• DOLAR 34.6
  • EURO 36.704
  • ALTIN 2919.106
  • ...
Cumhurbaşkanı Erdoğan Adana'da toplu açılış törenine katıldı
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Adana’dan Tufanbeyli ilçesine geçen Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada Sabancı Grubu tarafından yapılan Enerjisa Tufanbeyli Termik Santrali’nin açılış törenine iştirak etti. Bazı bakan ve milletvekilleri ile Sabancı Holding ve Enerjisa yöneticilerinin de hazır bulunduğu törende, Cumhurbaşkanı Erdoğan bir konuşma yaptı.

Türkiye’nin özel sektöre ait en büyük linyit santrali

Açılışı yapılan santralin Sabancı Grubu’na, Türkiye’ye ve millete hayırlı olmasını dileyerek konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan,  1,1 milyar dolara mal olan ve 450 megavat kapasiteye sahip Enerjisa Tufanbeyli Termik Santrali’nde, 6 milyar dolarlık doğal gaza denk kömür kullanılarak 1,5 milyon konutun tüketimini karşılayacak enerji üretileceğini belirtti.

Yapımında 4 bin 500’ü aşkın kişinin çalıştığı, işletme döneminde de bin kişiye istihdam sağlayacak santralin, Türkiye’nin özel sektöre ait en büyük linyit santrali olduğuna; yeni ve çevreyle uyumlu teknolojisi sayesinde, uluslararası standartlarda üretim yapacağına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bildiğiniz gibi bu tür yatırımlarda birçok ‘istemezük’ diyenler çıkar. Fakat bunların üzerine üzerine gitmek suretiyle,  tüm milletimizin ve ülkemizin menfaati çıkarı için onlara bunu kabul ettirmek durumundayız” dedi.

“2023 hedeflerimiz doğrultusunda ilerledikçe, enerji talebimiz de katlanarak sürecek”

Enerjinin, Türkiye’nin dışa bağımlı olduğu alanların başında geldiğine ve Türkiye’nin cari açığının önemli bölümünün, enerji hammaddelerinin ithalatından kaynaklandığına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemiz geliştikçe, büyüdükçe, sanayiden ticarete, hizmet sektöründen altyapıya kadar her alanda ileriye gittikçe, enerji ihtiyacımız da artıyor. Milletimizin refah düzeyinin yükselmesi, şehirleşmenin artması, her alanda teknolojinin daha etkin kullanılması, enerji talebini yükseltiyor. ‘Bir ülkenin refah düzeyi nasıldır, ne durumdadır?’ sorusunun cevabı enerji tüketimiyle orantılıdır. OECD ülkeleri arasında enerji talep artışının en fazla olduğu ülke, Türkiye’dir. 2023 hedeflerimiz doğrultusunda ilerledikçe, enerji talebimiz de katlanarak sürecektir” diye konuştu.

“İthal kömürün ülkemize gelmesine karşıyım”

Türkiye’nin kömür ve su gibi kendi kaynaklarını, güneş ve rüzgâr gibi doğal kaynakları daha etkin kullanarak, enerjide yükselen talebi karşılamayı ve dışa bağımlılığı en aza indirmeyi hedeflediklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, son 13 yılda bu doğrultuda kamu kaynakları ile özel sektörün dinamizm ve imkânlarını adeta seferber ettiklerini söyledi ve ekledi: “Bunun için de ‘illa ithal kömür alalım’ gayreti içinde olanlar var, şahsen ben ithal kömürün ülkemize gelmesine karşıyım. Onu da burada ayrıca açıklıyorum. Niye karşıyım? Cari açığı tahrik ettiği için karşıyım. Benim yerli kömürüm var mı? Var. Kalori değeri düşüktür, olabilir. İthal kömürden 5 kullanacağın yerde, bundan 10 kullanırsın. Ama yerli kömür kullanmak suretiyle de cari açığımızı düşürürüz. Bu adımın atılması lazım” değerlendirmelerine yer verdi.

Sadece güneş ve rüzgâr gibi doğal enerji kaynaklarıyla Türkiye’nin ihtiyacını karşılamanın mümkün olmadığının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kömür ve su kaynaklarımızı, mutlaka en ileri seviyede, en iyi şekilde değerlendirmek mecburiyetindeyiz. Bugün burada açılışını yaptığımız tesis, kömür kaynaklarımızın etkin kullanımı bakımından çok önemli ve örnek bir yatırımdır” şeklinde konuştu.

“Benim için önemli olan milletimin ve ülkemin menfaati”

Dünyada kömürün, yüzde 29’luk oranla, en çok kullanılan enerji kaynağı olarak petrol ve doğal gazın önünde olduğuna ve enerji üretiminde kömürün, daha uzun yıllar boyunca liderliği elden bırakmayacağına vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizdeki bazı çevrecilerin, kömür, hidroelektrik ve nükleer santraller karşıtı eylemleri, hiçbirimizi yanıltmasın. Bunlara çok fazla kulak asmaya gerek yok. Gereğini yapmak durumundayız. Benim için önemli olan milletimin, ülkemin menfaatidir. Bunun karşısına dikilenlerin hepsi teferruattır. Bunların dikili ağacı yoktur bu ülkede. Köprü yaparsın, karşı çıkarlar. Baraj yaparsın, karşı çıkarlar. Ağaç dikersin, karşı çıkarlar. Bunlar zaten her şeyin karşısındadır.” eleştirilerinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sadece Avrupa ülkelerine baktığımızda, kömürle ilgili olarak karşımıza çıkan fotoğraf şudur: Polonya yüzde 84, Almanya yüzde 45, İngiltere yüzde 39, Romanya yüzde 38, Danimarka yüzde 34 oranında elektrik üretimini kömürle gerçekleştiriyor. Dünyada da durum farklı değil. Kömüre dayalı elektrik enerjisi üretimi Çin’de yüzde 75, Hindistan’da yüzde 73 seviyesinde. Peki, ülkemizde bu rakam nedir? Yüzde 28,5. Üstelik bunun da sadece yüzde 13,5’i yerli kömür… Geçtiğimiz günlerde nükleer santrallerle ilgili benzer bir örneği de kamuoyuyla paylaşmıştım. Avrupa ülkelerinde halen 135 nükleer santral faaliyet gösteriyor. Bu rakam dünya genelinde ne biliyor musunuz? 444. Ayrıca, inşa halinde 62 nükleer santral daha var. Türkiye, 2 tane nükleer santral inşaat teşebbüsünde bulundu diye kıyametler kopuyor.”

Türkiye’nin 15 milyar ton olan kömür rezervi ile 25 bin megavatlık potansiyeli destekleyecek bir rezerve sahip olduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni geliştirilen ve açılışına katıldığı termik santralde kullanılan teknolojilerin, artık kömürün kirli, çevreye zarar veren bir enerji kaynağı olduğu algısını tamamen yıktığını da sözlerine ekledi.

“Türkiye’nin yıldızının parlaması, bazı çevreleri endişelendiriyor”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, son yıllarda Türkiye’nin yaşadığı sıkıntıların çoğunun arkasında, Türkiye’yi 2023 hedeflerinden uzaklaştırma ve saptırma amacının olduğunu ifade etti ve konuşmasına şöyle devam etti: “Dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri haline gelmiş bir Türkiye’nin, birilerinin işine gelmediğini çok iyi görüyoruz, anlıyoruz. Bakınız eğer Türkiye’de bugün terör belasıyla karşı karşıyaysak, bunun en önemli sebeplerinden bir tanesi nedir biliyor musunuz? Türkiye’nin ilk 10’a yürüme sürecidir. Ve bunlar ülkemizi terör belasıyla bu amacından uzaklaştırmanın gayreti içerisindeler. Ama biz amacı da biliyoruz, bunu da yıkacağız. İhracatını 500 milyar dolara, dış ticaretini 1 trilyon dolara çıkaracak bir Türkiye’nin birilerini oldukça rahatsız ettiği açıkça görülüyor. Savunma sanayinde dışa bağımlılığından kurtulmuş bir Türkiye’ye, birilerinin tahammülü olmadığı belli. İşte burada olduğu gibi, kendi rezervlilerini kullanarak, potansiyelini harekete geçirerek, enerji konusunda kaynak çeşitlendirmesini başarmış bir Türkiye, hiç şüphesiz birilerinin işine gelmiyor. Özellikle Avrupa’da nüfus hızla yaşlanırken, Türkiye’nin genç, eğitimli ve dinamik nüfusuyla, yükselen bir güç olarak yıldızının parlaması, bazı çevreleri endişelendiriyor, olay bu kadar basit. Maalesef, ülkemizde de bu gerçekleri kavrayamadıkları için aynı üslupla konuşanlar, aynı amaca hizmet edenler var. Ben bunlara, rahmetli Cengiz Aytmatov’dan aldığım ilhamla, ‘mankurt’ diyorum.”

Bütün bunların hiçbirinin milletin, girişimcilerin ve iş adamlarının umurunda olmadığını belirten ve bunun sevindirici olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimiz, kendi hedeflerine odaklanmış bir şekilde, önüne çıkan, çıkartılan tüm engelleri sabırla ve dirayetle aşarak, yoluna devam ediyor. Girişimcilerimiz, iş adamlarımız, hem ülke içindeki yatırımlarını, hem de dünyanın dört bir yanında çalışmalarını sürdürüyorlar. Hükûmetimiz, kendi programını harfiyen uyguluyor. Bakanlıklarımız, kendi alanlarında bir yandan mevcut projeleri tamamlamak, bir yandan yeni projeleri hayata geçirmek için harıl harıl çalışıyor. Türkiye, sabotaj girişimlerine rağmen, hamdolsun, hedeflerine kararlılıkla ilerliyor.” diye ekledi. (İLKHA)







Bu haberler de ilginizi çekebilir