HANGİSİ BAŞ, HANGİSİ KUYRUK?
Hüseyin Kaya / doğruhaber / siyaset-gemisi
Amerika`da güçlü Yahudi lobilerinin bulunduğu ve bunların, basından sinemaya, siyasetten silah sektörüne kadar birçok alanda etkin olduğu biliniyor. AIPAC bu alanda en öne çıkan Siyonist kuruluşlardan biridir. Hatta bir tür “icazet merkezi” olarak da kabul edilebilir.
Amerikan siyasetinde seçimler yaklaştığında iki güçlü siyasi akım da (Demokratlar ve Cumhuriyetçiler) Yahudilere ve İsrail devletine şirin görünmek için azami gayret sarf ediyorlar.
Önümüzdeki seçimlerde de iki isim ön plana çıkıyor.
Demokratların adayı eski Dış İşleri Bakanı Hillary Clinton ve Cumhuriyetçilerin adayı emlak zengini Donald Trump…
Amerikan-İsrail Halkla İlişkiler Komitesi`nin (AIPAC) yıllık toplantısında konuşan Donald Trump, İsrail`e eskiden beri destek olduğunu hatırlatmış.
Daha önce İsrail konusunda tarafsız olacağına yönelik açıklamalarının aksine en büyük İsrail destekçilerinden olduğuna ve İsrail`in güvenliğine değinen Trump, “Başkan olduğumda önceliğim İran ile yapılan felaket anlaşmayı bozmak olacak” demiş.
Trump, şunları söylemiş: “Uzun zamandır iş yapıyorum. Anlaşmalar nasıl yapılır, iyi bilirim. Bu anlaşma Amerika, İsrail ve Ortadoğu`nun tamamı için tam bir felaket. Dünyanın en önde gelen terör destekçisi ülkelerinden birini ödüllendirmiş olduk ve karşılığında ise hiçbir şey almadık.”
AIPAC`in toplantılarına daha önceden Hillary Clinton da katılmış ve orada İsrail`in güvenliğinin “tartışılmaz” olduğunu söylemişti.
Clinton, nükleer anlaşma kurallarına uymaması halinde İran`a yaptırımların en güçlü ve hızlı şekilde yeniden uygulamaya konulacağını vurgulamış, gerekirse füze denemeleri nedeniyle İran`a yeni yaptırımlar getirilebileceğini ifade etmişti.
Şimdi bu tabloya bakıp “İsrail mi Amerika`yı yönetiyor, Amerika mı israil`i?” diye sormak gerekmez mi? Yoksa siz de “Aslında ikisi bir devlet” diyenlerden misiniz?
Politikaları büyük oranda örtüşüyor. Siyasi alanda “iyi polis kötü polis” oyununda bile rol paylaşımını dikkatli bir şekilde yapıyorlar.
İsrail`de “ılımlılar” iktidara geldiğinde Amerika`da genellikle “neo con” şahinlerden oluşan Cumhuriyetçiler iktidarda oluyor. İsrail`in şahinleri iktidara geldiğinde Amerika`da demokrasi ve barıştan daha fazla söz eden Demokratlar iktidara geliyor.
Bu tesadüf olabilir mi?