• DOLAR 34.7
  • EURO 36.773
  • ALTIN 2961.825
  • ...
Kadına değeri İslam verdi
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

8 Mart sözüm ona dünya kadınlar günü. Diğer adıyla timsahların gözyaşlarını döktüğü gün…

Çünkü 365 gün 24 saat kadının duygularını, düşüncelerini, bedenini, iffetini, namusunu fütursuzca harcayanlar 1 günü kadınlara ayırarak kadına sözde değer verdiklerini iddia ediyor. Daha kötüsü ise bu güruh bu bir gün üzerinden İslam`a ve İslami değerlere savaş açıyor.

İslam`ın kadına verdiği değerlerin farkında olmayan bilinçsiz Müslümanların katı tutumu ve İslam düşmanlarının fitne ve oyunları nedeniyle kadınlar, son yüzyılda medeniyet, çağdaşlık, kadın hakları, özgürlük, çalışma hayatına atılma adı altında evinden uzaklaştırıldı.

Fakat zamanla kadın ticari bir meta olarak kullanılmaya başlandı. Çağdaşlık, ekonomik özgürlük adıyla başlanan kadın istismarı çok farklı mecralara ulaştı.

Allah`ın kadınlara eşleri ve aileleri için verdiği özellik ve farklılıklar istismar edildi. Bugün gazetelerin manşetleri, televizyon reklamları tamamen kadın bedenin teşhiri üzerine kuruludur. Bütün dizi ve sinemalarda kadının bedeninin, iffetinin harcanarak kullanıldığını görmekteyiz. Yine sözde kadın hakları savunucularının kadın üzerinden, kadının dişiliği üzerinden ticaret yaptıklarını görmekteyiz.

Ancak işin ilginç tarafı Yahudi tüccarın cami avlusunda Müslümanı dövmesi ve bir taraftan imdat çığlığı ile bağırarak yetişin Müslümanlar bu Müslüman beni dövüyor diye naralar atması gibi kadını istismar edenler bir de kadın hakları ve İslam kadına değer vermiyor yaygarasını koparıyor.
Tüm bunların yanında İslam dünyasında son yüzyılda kadınların evlerinden yuvalarından çocuklarından koparılmasının faturası da çok ağır oldu.

Öncelikle kadın evinden dolayısıyla çocuğundan uzaklaşınca çocuklar anne eğitiminden, şefkatinden, merhametinden yoksun yetişti.

Annenin terbiye edemediği çocukları vahşi sokaklar terbiye etti. Şefkatsiz yetişen nesil büyüyünce elindeki güçle dehşet saçmaya başladı. Dolayısıyla nesil fesada uğradı.

Kadının dışarda çalışma adı altında evinden ayrılmasıyla ailedeki birlik, beraberlik, bağlılık, itaat, karşılıklı saygı, sevgi kalmadı. Bu zamanla kadında evde erkek olmasa da olur mantıksızlığını oluşturdu. Böylece ailede bir sorunlar zinciri meydana geldi.

Allah`ın kadın ve erkeğe verdiği hak ve hukuktan habersiz olan bireyler işi beşeri mahkemeler yoluyla çözmeye çalıştılar. Ancak hemen her alana da olduğu gibi beşeri mahkemelerin kararları tarafları tatmin etmeyince, insanlar kendi nefislerine uyarak sorunlarını çözmeye başladı. Yaşanan sorunlara sözüm ona bazı yasal çözümler getirildi. Yapılan yasalar var olan suç oranının önüne geçmesi gerekirken adeta insanları suç işlemeye itti.

Örnek olarak Allah`ın erkeğe emanet ettiği eşinin şikâyeti ile erkeği evinden uzaklaştıran, kollarına bileklik takarak eve yaklaşması durumunda polis çağıran bir kanun sadece erkeğe cinayet işlettirdi.

Bu nedenle toplumuzda her alanda olduğu gibi aile anlaşmazlıkları yüzünden işlenen cinayetlerin sayısı da sürekli arttı.

Mevcut kanunlar evliliğin devamından çok boşanmaya özendirdi. Kanunlar özgürlük adı altında kadını baştan çıkarttı, boşanmaların sayısı her geçen gün daha da arttı.

İslam düşmanlarının tarih boyunca İslam`a karşı kullandıkları konulardan biri İslam dininin kadına verdiği değerler üzerinedir. Ancak işin daha garibi bu konuda İslam`ın kadına verdiği değerlerden habersiz olan Müslümanların kullanılmasıdır.

Kaynak: Rehber TV

Bu haberler de ilginizi çekebilir