Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Kerkük-Ceyhan boru hattına 25 Şubat'ta PKK tarafından saldırı düzenlendiğini, petrol akışının durdurulması nedeniyle yangın çıkmadığını açıkladı. Bakanlık tarafından yapılan yazılı açıklamada, Kerkük-Ceyhan boru hattı üzerinden Irak`tan Türkiye'ye gerçekleştirilen ham petrol sevkıyatı, PKK'nın sabotajları ve alınan geçici güvenlik tedbirleri çerçevesinde 17 Şubat 2016 tarihinde durdurulduğu belirtilerek, şunlar ifade edildi:

"25 Şubat 2016 tarihinde İdil İlçesinde bulunan boru hattının 65. kilometresinde terör örgütü tarafından patlama gerçekleştirildi. Petrol akışının durdurulması nedeniyle yangın yaşanmamıştır. Ancak 40 ve 46 inç çapındaki borularda hasar meydana gelmiştir. Ayrıca güvenlik güçlerimiz hat üzerinde birden fazla noktada bombalı düzenek tespit etmişlerdir."

Yaşanan gelişmelerin PKK'nın bölgesel istikrarı ve işbirliklerini hedef almak için her tür girişimde bulunabileceğini ve uluslararası ticaret için büyük bir tehdit olduğunu bir kez daha gösterdiği vurgulandı ve PKK'nın Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi'ne de zarar verdiği şu sözlerle belirtildi:

 "Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi'nin en önemli gelir kaynağı olan Kerkük-Yumurtalık petrol hattına yapılan bu saldırılar, terör örgütü PKK'nın bölgedeki Kürtlerin refahı ve geleceği için en büyük engel olduğunu ispat etmiştir. Boru hattında yaşanan hasarın ivedilikle giderilmesi için çalışmalar başlatılmış, hattın güvenliği için de gerekli önlemler alınmıştır. Sevkiyatın en kısa zamanda tekrar başlatılması öngörülmektedir" 

PKK, daha önce de defalarca bu hatta saldırı düzenlenmiş, bu yüzden petrol sevkiyatı sık sık kesintiye uğramıştı. Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi daha önce bu saldırılar sonrası şu açıklamada bulunmuştuı:

"Bu saldırı, Kürdistan halkının yaşamına, Peşmerge güçlerinin direnişine, sığınmacıların rızkına karşı yapılmış bir sorumsuzluktur. Bu saldırının, Kürdistan bölgesinin ekonomisine ve Kürdistan halkının yaşamına darbe vurmaktan başka hiçbir anlamı yoktur. PKK bu eylemi nedeniyle, Kürdistan halkı ve tüm taraflarca kınanmalıdır"