HÜDA PAR üyesi ve Yeni İhya-Der Başkanı Aytaç Baran`ın PKK tarafından katledilmesiyle ilgili görülen davanın ilk duruşmasında, tek tutuklu sanık olarak yargılanan Diyadin Gümüş, mahkeme tarafından tahliye edildi. Kendilerinin hiç bir taleplerinin dikkate alınmayıp tek tutuklu sanığın da serbest bırakıldığını belirten Baran`ın ailesi ve dava avukatları duruma tepki gösterdi.

Duruşmanın ardından Kayseri Adliye Sarayı çıkışında basın mensuplarına açıklama yapan dava avukatlarından Abdulgani Orhan, suikastının tek tutuklu sanığının ilk duruşmada serbest bırakılmasını eleştirerek; “Polisin sanığı yakalama anındaki tutanağında belirttiğimiz hususlar sabit olmasına rağmen mahkeme, polisin resmi tutanağına değil de Aytaç Baran`ın katil zanlısının sözlü olarak verdiği beyana itibar ederek tahliyesine karar verdi.” diye konuştu.

“Dosya alelacele Adalet Bakanlığına gönderildi”

Kayseri`de görülen Baran Davası`nın ilk duruşmanın içeriği hakkında basın mensuplarını bilgilendiren Avukat Orhan, “Malumunuz 7 Haziran Seçimlerinden 2 gün sonra Diyarbakır`da gerçekleştirilen bir suikastta, İslami kimliği ile tanınan, Diyarbakır`ın sevilen şahsiyetlerinden ve kanaat önderlerinden olan Aytaç Baran, başkanı olduğu Yeni İhya-Der`den evine giderken silahlı saldırı sonucu katledildi. Bu suikastin ardından Diyarbakır`da başlatılan soruşturma, gizlilik kararı alınarak sürdürüldü. Gizlilik kararı kaldırıldığı gün ise dosya  alalacale Adalet Bakanlığına gönderildi. Akabinde ise dosya güvenlik gerekçesiyle Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmişti. Bugün ilk duruşma yapıldı. Bu dosyada 2 sanık vardı bunlardan birisi Diyarbakır`da polisle girdiği çatışmada öldürülen Sezgin Demirok diğeri ise tutuklu olan Diyadin Gümüş isimli sanık idi.” diyerek süreci ayrıntılarıyla aktardı.

Orhan, davanın tek sanığı Gümüş`ün bu günkü duruşmaya tutuklu bulunduğu Osmaniye T Tipi Kapalı Cezaevinden görüntülü olarak, SEGBİS sistemi ile bağlanıp yaptığı savunmada kendisine yönelik tüm suçlamaları ve iddianameyi ret ettiğini ifade etti.

“Mahkeme başkanının tavrı ne usule ne de hayatın olağan akışına uygun gerçekleşti”

Mahkeme heyetinin duruşmada cinayet sanığının tüm haklarını kollarken kendilerine ise farklı muamelede bulunduğunu belirten Orhan, “Aytaç Baran`ın avukatları olarak bizim mahkemeden bazı taleplerimiz oldu. Fakat mahkeme başkanının tavrı ne usule ne de hayatın olağan akışına uygun gerçekleşti. Kendisi müşteki sıfatı ile duruşmaya katılan Aytaç Baran`ın eşine ve babasına dahi müdahale etti. ‘Sadece bu sanıkla alakalı konuşun, başka konuşacak bir durumunuz yok, biz sadece bununla bağlıyız` şeklinde bizce azarlama mahiyetinde müdahalelerde bulundu.” dedi.

“Mahkeme ‘bana ne?`ci bir tutum içinde”

Duruşma sırasında bazı olumsuzluklara maruz kaldıklarını vurgulayan Orhan, “Soruşturmanın genişletilmesiyle alakalı beyanlarımız esnasında da Hakim Bey`le bazı olumsuz diyaloglar yaşadık. Buna karşın aynı Hakim, gerek sanığın gerekse sanığın avukatının savunmasına hiçbir şekilde müdahale etmedi. Eşit ve adil bir yargılanma yapılmasını beklerken bugün bir hayal kırıklılığına uğradık. Mahkeme kendisine gelen dosyada eksiklikler varsa bu eksikliklerin tamamlanması için dosyayı geri göndermesi gerekirken bunu yapmamış tabiri caizse ‘Olay yeri burası değil, ben istemediğim halde Adalet Bakanlığı dosyayı buraya göndermiş. Ben de sadece bana gelen şu anda da tek sanığı bulunan dosya ile ilgili işlem yapacağım` şeklinde bir mantık içinde oldu.” ifadelerini kullandı.

“Mahkemede resmi tutanaklara değil, cinayet sanığının sözlü beyanına itibar edildi”

Tutuklu bulunduğu Osmaniye T Tipi Kapalı Cezaevinden SEGBİS ile savunmasını yapan cinayet sanığı Diyadin Gümüş`ün ilk duruşmada çelişkili ifadelerde bulunduğunu belirten Orhan, “Duruşmada, sanığın yalan beyanlarda bulunduğunu, üzerinde yakalanan silahla ilgili ifadelerinin de yalan olduğunu belirttik. Polisin sanığı yakalama anındaki tutanağında belirttiğimiz bu hususlar sabit olmasına rağmen mahkeme, polisin resmi tutanağına değil de Aytaç Baran`ın katil zanlısının sözlü olarak verdiği beyana itibar ederek tahliyesine karar verdi.” diyerek yaşanan çelişkilere dikkat çekti.

“Kamera görüntüleri incelenmeden sanık tahliye edildi”

Sanık hakkında tasarlayarak adam öldürme suçlamasıyla iddianame hazırlanmışken bu şekilde bir tahliye kararı verilmesinin anlaşılmaz olduğunu dile getiren Orhan, açıklamalarına şöyle devam etti: “Kaldı ki bu sanık hakkında gizli tanığın beyanları sözkonusu. Bununla birlikte Aytaç Baran`ın öldürülme anını kaydeden kamera görüntüleri var. Bu kamera görüntülerin de 2 şahıs var. Bu şahıslardan birisi, daha önce biri ile husumeti ve yaralama olayı olduğu için fotograf teşhisi sözkonusuydu. Bu sanığın isminin Sezgin Demirok olduğu bu şekilde teşhis edilmişti.  Fakat görüntüdeki diğer şahsın kriminal labaratuarda tespiti henüz yapılmadı. Durum böyle iken bir kriminal inceleme yapılmadan tutuklu sanığın tahliyesine karar verildi. Halbuki önce bu inceleme yapılmalıydı. Malasef mahkeme bunu da yapmadı. Bizim bu konudaki taleplerimizi de ret etti. Sadece sanığın sözlü beyanlarına itibar ederek ‘dosyadaki delil durumu` diyerek tahliyesine karar verdi.”

“Bizce bugün hukuka uygun bir karar verilmedi”

Mahkemenin yargılama usulüne uymadığını ifade eden Orhan, “Dava ile ilgili eksiklikler ve gerekli incelemeler tam olarak gerçekleşmemişken sanığa yönelik teşhis incelemesi de yapılmadan tahliye kararı verildi. Bizce bugün Kayseri Adalet Sarayı`nda hukuka uygun karar verilmedi. Bununla ilgili itirazlarımız söz konusu olacak.” diye konuştu. Orhan, ikinci duruşmanın ise bu şekli ile 3 Mayıs 2016 tarihine ertelendiğini kaydetti.

Baba Baran: Hâkim-savcı bizi doğru dürüst konuşturmadı

Duruşmayı takip eden Aytaç Baran`ın babası Mehmet Baran da mahkemenin tahliye kararını ve kendilerine yönelik olumsuz tavırlarını eleştirdi. Acılarının hâlâ taze iken bu şekilde bir muameleye maruz kalmalarının üzüntüsünü paylaşan baba Baran, “Buraya geldiğimizden beri hâkim-savcı bizi doğru dürüst konuşturmadı. Aytaç onun evladı olsaydı acaba böylemi terslerdi. Bugün burada adalet namına bir şey görmedik, bu ne biçim bir adalettir. Aytaç`ın katilleri neden Diyarbakır yerine Kayseri`de yargılanıyor, bizi niçin buraya getirdiler, bunu anlayamıyoruz.” diyerek tepki gösterdi.

Oğlunun katil zanlısının gerekli incelemeler tamamlanmadan serbest bırakılmasının kabul edilemez olduğunu belirten Baran, “Tüm katillerin ve azmettiricilerin yakalanmasını istiyoruz.” dedi. (İLKHA)