Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yeni atanan öğretmenlere üç aylık bir stajyerlik uygulaması başlatıldı. Bu uygulama dolayısıyla yeni atanan öğretmenlere danışmanlık yapacak olan öğretmenlere ve bu öğretmenlerin okul müdürlerine TBMM Vakfı Bingöl Fen Lisesi konferans salonunda bilgilendirme toplantısı yapıldı.

Toplantıya Vali Yavuz Selim Köşger’in yanı sıra, Milli Eğitim Bakanlığı Rehberlik ve Denetim Daire Başkanı Yaşar Keleş, İl Milli Eğitim Müdürü Yakup Sarı, okul müdürleri ve öğretmenler katıldı.

Seminerinde konuşan Vali Köşger, “Eğer insanımızı iyi eğitemezsen, insanımızı geleceğe iyi hazırlayamazsak, insanımızın zihin donanımını, bilgi donanımını, bilgi altyapısını çağı aşan bir donanım ile tezyin edemezsek, orta gelir tuzağına takılıp kalma hatta gerileme ihtimalimiz var. Güney Kore 1950’lerde bir savaşın içine yuvarlandı. O zaman Güney Kore’nin gayri safi milli hâsılası 100 bin dolardı, Türkiye’nin 300 bin dolardı. Güney Kore, savaşı atlattıktan sonra ülkenin neye gereksinim duyduğunu göz önünde bulundurarak çok iyi bir planlama ile sistematik bir eğitim süreci oluşturdu ve bugün gayri safi milli hâsılaları 25 milyon dolar. Sadece Samsung firmasının yaptığı ihracat Türkiye’nin ihracatına denk. Yani ülkelerin gelişmesinin anahtarı, sizin zihinlere yükleyeceğiniz bilgiden, sizin vereceğiniz eğitimden geçiyor.” dedi.

“Öğretmenlik, malzemesi insan olan bir meslektir”

 “Öğretmenlik; malzemesi insan olan bir meslektir.” diyen Vali Köşger, “Diğer mesleklerde ıskartaya çıkarma ihtimaliniz var. Ancak insanı ıskartaya çıkarma ihtimalimiz yok. Çok önemli bir mesleği icra ediyorsunuz. Ayrıca öğretmen yetiştiriyor olmanız, öğretmenlere rehberlik ediyor olmanız itibari ile ülkenin geleceği ile ilgili sorumluluklara sahipsiniz.” ifadelerini kullandı.

“Öğretmenlerimizin kâmil insan yetiştirmesi lazım”

Öğretmenlerin kâmil insan yetiştirmesi gerektiğini söyleyen Vali Köger, “Eğer yetiştirdiğimiz insan tam anlamıyla olgun insan değilse milletine, memleketine, kutsal değerlerine bir yerde zarar verir. Dolayısıyla yetiştirdiğimiz insanın ‘insan’ gibi olması lazım. Yani insanlığın üzerine meslekleri inşa edeceğiz. İnsanlık kumaşını öğrenciler üzerinde iyi dokuyamamış isek sonradan kazandıracağımız meslekler de sıkıntı verir. Çocuklarımızın her birini bu ülkenin kaderini, hatta tüm dünyayı değiştirecekmiş gibi yetiştirmemiz lazım. Bu projenin Bingöllümüze, ülkemize, milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Sizlere de başarılar diliyorum.” diye belirtti.

“Öğretmenin eğitimi her şeyden önemli”

Milli Eğitim Bakanlığı Rehberlik ve Denetim Daire Başkanı Yaşar Keleş, programda yaptığı konuşmada, “Şubat ayında Bakanlığımız 30 bin öğretmen ataması gerçekleştirdi. Atama merasiminde Sayın Cumhurbaşkanımız eğitimle ilgili çok önemli açıklamalarda bulundu; ‘Biz, yarınlarımızı emanet edeceğimiz nesilleri, öğretmenlerimizle yetiştireceğiz’ dedi. Bu bilinç içerisinde hareket ederek bakanlık olarak şu kararı aldık, Öğretmenin eğitimi her şeyden önemli. Eğer biz öğretmenlerimizi eğitiyorsak, geleceğimizi emanet edeceğimiz çocuklarımızın eğitimi konusunda büyük başarılar elde edebiliriz.” dedi.

“Bir kişiyi dahi kaybetmeye asla hakkımız yok”

Keleş konuşmasına şöyle devam etti:  “Bugün bir fabrika ürünlerinin yüzde 3- yüzde 5’ini çok rahatlıkla defolu ürün olarak ayırabiliyor. Bunda problem yok. Ancak biz insan yetiştiriyoruz. Bir kişiyi dahi kaybetmeye asla hakkımız yok. Çünkü biz yarınları yetiştiriyoruz. Yetiştireceğimiz 1 yanlış kişi yarın ailesi için, yaşadığı çevre için büyük problem oluşturacaktır ve bunun bütün vebali bizimdir.” diye konuştu.

‘Her şeyden önce aday öğretmenlerimize iyi birer örnek olmamız gerekiyor’

Belli bir süre aynı mesleği icra eden kişilerde, mesleki körlüğün gelişebileceğini belirten Keleş, bunun için öğretmenlerin kendilerini yenilemesi ve geliştirmesi gerektiğini söyledi. Keleş, “Her şeyden önce aday öğretmenlerimize iyi birer örnek olmamız gerekiyor. Uzun uzun nutuklar yerine, aday öğretenimiz size baktığı zaman nasıl öğretmen olması gerektiğini görmeli.” diye ekledi.

“Öğretmen öğretmenin gölgesinde yetişir”

Toplantıda bir konuşma yapan İl Milli Eğitim Müdürü Yakup Sarı, şunları söyledi: “Bu süreç bir tecrübe paylaşımı olacaktır. Bizim öğrencilik yıllarımızdaki sınıf deneyimimiz şundan ibaret; Derse girdiğimiz öğretmenimiz bize ‘hoş geldiniz, sefa geldiniz benim de yoğun işim vardı sınıf size emanet’ dedi çıktı gitti. 1 hafta boyunca biz derse girip çıktık. Bir tecrübe öğrenemedik. Öğretmenliği atandığımız okulda öğrenebildik. Bu işin bir usulü olması gerektiğine karar verildi. Buradaki amaç, sizlerin sahip olduğunuz tecrübelerini, birikiminizi yeni atanan öğretmenlerimize aktarmanızdır. Teknoloji had safhaya ulaşmış durumda. Kuş gibi havada uçuyoruz, balık gibi suda yüzüyoruz. Hayal edemeyeceğimiz şeyler gerçekleşti ancak ‘insan insanın gölgesinde gelişir’ düsturu değişmedi. Milli Eğitim Bakanımızın da dediği gibi ‘öğretmen öğretmenin gölgesinde yetişir.’”

Sarı, “Hedefimiz, aday öğretmenlerimizi öğretmenliğe hazırlamak. Hepiniz tecrübeli öğretmenlersiniz, öğretmenlik ile ilgili birçok hatıralarınız vardır. Bu tecrübelerinizi aday öğretmenlerimize aktardığınız zaman, gelecek nesillerimiz daha sağlıklı, daha verimli, daha iyi yetişecek diye düşünüyorum. Projenin hayırlı olmasını diliyorum.” dedi.

Program, yapılan konuşmaların ardından sona erdi. (İLKHA)