• DOLAR 34.447
  • EURO 36.303
  • ALTIN 2837.002
  • ...
Yarım asırdır takunya üretiyor
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

İnsanların binalarda yaşamaya başlamasıyla takunyaların yerini plastik terlikler aldı. Eski bir sanat olan takunya ustalığı da kent yaşamının giderek artmasıyla unutulmaya yüz tuttu. Bir zamanlar tarihi evlerin banyolarında, hamamlarda, cami ve mescitlerde kullanılan takunyalar artık süs eşyası oldu.

Kaybolma tehlikesiyle karşı karşıya olan birçok mesleğin devam ettirilmeye çalışıldığı Mardin'de takunyacılık yapan 75 yaşındaki Şeyhmus Sara, babasından öğrenip 60 yıldır sürdürdüğü mesleğini yeni nesillere öğretmek istiyor. Mardin'de bir zamanlar gelinlerin çeyiz sandığını süsleyen takunyalar şimdi süs eşyası oldu.

Takunyacılığın en son temsilcilerinden biri olan 75 yaşındaki Şehmus Sara, 50 yıldır bu işle uğraşıyor. Diğer birçok el sanatı gibi bu işinde teknolojiye yenik düştüğünü anlatan Sara, “50 yıl önce Mardin'de yaklaşık 100'e yakın takunya ustası vardı. Şimdi Mardin'de çarşıyı ararsanız, ancak bir veya iki dükkânı ancak bulursunuz. Bu meslek sayesinde 5 çocuğumu büyüttüm. Eskiden iyi para kazanıyorduk. Suriye Irak ve Arap ülkelerinden çok talep geliyordu. Haftada bin çift takunya üretip satıyorduk. Geçimimizi bu şekilde yapıyorduk. Ama şimdi haftada 5 çift takunya üretip satıyoruz. Ben bu işten değil yaşlılık maaşı ile geçiniyorum. Teknoloji yüzünden yüzlerce sanatkâr işsiz kaldı. Eski sanatlarda bir bir yok olmaya başladı." dedi.

Süs eşyası oldu

Takunyanın Güneydoğu'da başta Mardin, Gaziantep, Diyarbakır, Urfa, Siirt illerinde hala kullanıldığını anlatan Şeyhmus Usta, “Sağlık açısından yararlı olduğunu biliniyor. Takunya giyenlerin vücudunda oluşan olumsuz elektriği dışarı atıyor. Hatta takunyalar mantar ve bakteri oluşumunu engelliyor. Eskiden her evde, her genç kızın çeyiz sandığında mutlaka özenle işlenmiş takunya bulunurdu. Günümüzde ise maalesef artık süs eşyası olarak vitrinlerde sergileniyor.” diye konuştu.

Şeyhmus Usta, eskiden takunyanın nakışları hafif olanları evlenme çağındaki kızlara, ağır işlemeli olanları nişanlı kızlara, işlemeleri çok ağır olanlar ise yeni gelinlere layık görüldüğünü anlattı.

Gümüş işlemeli takunya

Eskiden gelinler için gümüş işlemeli takunya yaptıklarını dile getiren Şeyhmus Usta, “Her gelin muhakkak bir takunya alırdı. Şimdi kimse buna değer vermiyor. Söğüt ve ceviz ağaçlarından yapılan takunyalar eskiden el ile işlenir, öyle yapardık. Şimdi ise makinayla yapıyoruz. İşçilik azaldı meslek de yok olma aşamasına geldi.” diye konuştu.

Plastik terlikler mesleğimizi bitirdi

“Eskiden dedelerimiz, babalarımız, yani atalarımız takunya alır camilere bağışlardı ve böylece bir hayra vesile olurlardı.” diyen Şeyhmus Usta, “Bu gelenek günümüze kadar ulaştı ancak camilerde takunya terliklerin yerini plastik terlikler alınca hem mesleğimiz bitti hem de bu gelenek tarihe karıştı.” dedi.

Destek bekliyor

Devletten destek beklediğini dile getiren Şeyhmus Usta, “Mesleğin bitmemesi için devletin bize yardım etmesi lazım. Eğer destek alamazsam; gelecek sene bu mesleği bırakmak zorunda kalacağım. Ne yazık ki meslekte yok olup gidecek.” diye konuştu. (M. Salih Keskin – İLKHA)




 

Bu haberler de ilginizi çekebilir