Gençlik ve Spor Bakanlığının organizasyonuyla Mersin`in Silifke ilçesine giden 11`inci sınıf öğrencisi Cafer Gizli, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü 23 Nisan Tesisinde bir grup PKK`li öğrencinin bıçaklı saldırısına uğrayarak katledildi.

Cafer Gizli dindar bir kişiliğe sahip olduğunu belirten okul arkadaşları, onun katledilmesi nedeniyle büyük üzüntü duydukları söylediler.

Cafer ile 2 yıl aynı sınıfta eğitim gören yakın arkadaşı İsmail Tofan, “Cafer ile yolda giderken tanışmıştık, sıra arkadaşımdı. Çok saf, çok iyi biriydi. Daha sonra birkaç okul değiştirdi. En son da Gaffar Okan Anadolu Lisesine gitti. Ölüm haberini aldığımızda hepimiz yıkıldık. O, böyle bir katliamı hak etmedi. Ama Allah onu şehadete erdirdi. Bu da hepimize yeter.” dedi.

“Birlikte İslami sohbetlere giderdik”

Arkadaşı Cafer ile birlikte İslami sohbetlere gittiklerini dile getiren Tofan, sözlerine şöyle devam etti: “Ona ters bir şey söylense bile hep gülerdi. Birlikte İslami sohbetlere giderdik. Allah bize onun yolundan gitmeyi nasip eylesin. Yasin Börü ile hem okuldan hem de gittiği İslami sohbetlerden tanışmışlar. Aytaç Baran`ı da tanıyordu.”

Cafer Gizli`nin bir diğer arkadaşı Enes Kılıç ise onun büyüklerine karşı saygılı, küçüklerine karşı da çok sevecen olduğunu belirtti.

Mersin`de PKK`li öğrencilerin ‘Neden Sur`u bırakıp da geldiniz? Orada savaş var, katliam var.` diyerek tartıştıkları Gizli`yi katlettiklerini ifade eden Kılıç, “Yan sınıfımızda okuyordu. Görüştüğüm, sorduğum, sürekli beraber olduğum bir arkadaşımdı. Cafer, Sur içinde oturuyordu. Olaylar nedeniyle Sur içinden çıktılar. Sur`dan çıkması, dindar bir kişiliğe sahip olması nedeniyle katledildi. İnşallah bizler de arkadaşımızın yolunda olacağız. Allah ondan razı olsun.” şeklinde konuştu.

“Bunu yapanları Allah kahr-u perişan etsin”

Böyle bir katliamı Cafer`e reva görenleri Allah`a havale ettiğini belirten Sefa Çimen de “Çok iyi bir çocuktu. Hep güler yüzlü, temiz kalpli biriydi. Dövsen de sövsen de hep gülerdi. Namazında niyazında, dindar bir kişiydi. Kim böyle bir şey yaptıysa, Allah kahhar ismiyle kahr-u perişan etsin. Ben onun bir üst sınıfındaydım, ‘abi` derdi bana. Küçüklerine de ‘kardeşim` diye hitap ederdi. Saygılı, terbiyeli bir çocuktu. Biz ondan razıydık, Allah da ondan razı olsun. Mekânı cennet olsun inşallah. Hepimiz Kürd`üz, hepimiz Müslüman`ız ama bazıları bunun farkında değiller. İnsanlar uyansınlar artık.” diye konuştu. (Hamza Adiyaman/M. Sıddık Bilge-İLKHA)