Yaşanan müessif hadiseler sebebiyle bugün zor bir süreçten, ağır bir imtihandan geçiyoruz. Sınırlarımızda ve sınırlarımızın ötesinde savaşlar varken, bu savaşlardan kaçan milyonlarca mülteci insan ülkemize sığınırken, bizim ülkemizi de bu ateş çemberinin içine çekmek isteyen şer odakları var. Bizi birbirimize düşürmek, gücümüzü zayıflatmak, kardeşi kardeşe kırdırmak (Türk`ü Kürd`e, Kürd`ü Türk`e, Müslüman`ı Müslüman`a) isteyenler var. Bu sinsi oyunlarıyla milleti korkutmaya, yıldırmaya, bölmeye ve yok etmeye yeltenenler var. Milletin evlatlarını kaçırıp, hain emellerine alet eden şer odakları var. İslam dinini bertaraf edip kin, öfke, hırs ve nefreti dillerine dolayan, bu topraklarda fitne ateşini körüklemeye çalışan din düşmanları var.
Bu hadiseler neticesinde kardeşlik duygularımız ve gönüllerimiz onulmaz yaralar alıyor. Yüzlerce yıldır birbirlerine kardeşçe bakan, kardeşlik duyguları besleyen; gönülleri, zihinleri ve gayeleri bir olan kardeşlerin arasına bu denli ayrılık tohumları atılması bizleri derinden üzmektedir. Birbirine ülfet, muhabbet ve ünsiyet beslemesi gereken gönüllerin ne yazık ki hırs, menfaat, bencillik, kin ve intikam ateşiyle kavrulması sadece ve sadece bu sinsi düşmanlarımızı sevindiriyor. Unutmayalım ki kardeşi kardeşe hasım gösterenler şeytan asasının aynı oklarıdır. Bu şeytani oyunun piyonu olmamak için de herkesin basiret ve feraseti elden bırakmaması gerekir. Yüreklerimizi dağlayacak, birlik ve dirliğimizi bozacak fitne ve fesat ateşlerinin başta büyük şeytan Amerika ve Batı emperyalizmi tarafından körüklendiğini de unutmamak gerekir. Bunun Türkiye`deki ayakları ise Türk Kemalizmi, Kürt Kemalizmi ve paralelcilerdir. Bu sinsi oyunun, çıkarılan çatışmaların iç savaş çıkarıp ülkeyi Suriyeleştirme amacıyla yoğunluk kazandığını da herkesin iyi bilmesi lazım.

Herkes şunu iyi bilmelidir ki ırkçılık, milliyetçilik, kin, nefret ve fitne hastalıklarının ilacı İslam`dır. Çünkü İslam barış, kardeşlik, adalet ve huzurun kaynağıdır. İslam dini müminler arasındaki kardeşliği eşsiz örneklerle takdim eder. Bu kardeşlik bir bedenin ahenk içinde çalışan organları gibi yekvücut bir kardeşliktir. Bu kardeşlikte kardeşimizin canı bizim canımız,  onur ve haysiyeti bizim onur ve haysiyetimizdir, onun yokluğu yokluğumuz, varlığı da varlığımızdır. Kardeşimizin canı, malı, izzeti, şerefi ve namusu saygındır, dokunulmazdır. Bu denli öneme sahip olan kardeşlik bağımızı güçlü tutarsak Allah`ın izni ve yardımıyla bizi birbirimize kırdırtamayacakları gibi ülkemizi de Suriye`ye çeviremeyeceklerdir. Nitekim Resulullah (s.a.v) bir hadisi şeriflerinde; “Birbirinize nefret ve düşmanlık beslemeyin, birbirinize haset etmeyin, birbirinize sırt çevirmeyin. Ey Allah`ın kulları kardeş olun.” buyurmaktadır.
Sözlerime şu dualarla son vermek istiyorum:

Ya İlahi! Ya Rabbel Alemin! Birliğimizi, beraberliğimizi ve kardeşliğimizi daim eyle. Mazlumca katledilen kardeşlerimize rahmetinle muamele eyle. Her türlü dahili ve harici bela ve musibetlerden bizleri muhafaza eyle. Huzurumuzu bozmaya, vicdanımızı köreltmeye, birlik ve dirliğimizi sona erdirmeye çalışanlara sen fırsat verme. Bir eline Kur`an diğer eline kalem vermeyi amaçladığımız çocukların eline zorla silah tutuşturanları sen Kahhar ismi celilinle kahr-u perişan eyle. Bütün acılara ve oynanan oyunlara rağmen cümlemizi haktan, hukuktan, adaletten ve merhametten bir an olsun ayırma. (Amin)

Musab Irmak / Batman – Yaş: 21

Genç Yazarlar ile HASBİHAL
Batman`dan Musab Irmak kardeşimiz, ırkçılık ve soydaşlık taassubuyla birbirini öldürmenin hiçbir faydası olmadığını Avrupa yaşayarak öğrendi. Bugün Müslümanların aynı yanlışa düşmesi için İslam düşmanları elinden geleni yapmakta. Ne yazık ki Müslümanlar bu hataya düşmemek için aynı gayreti göstermemekte, geçmişten ibret almamakta. Şaşılacak durum belki de budur. Oynanan kirli oyunu yaşadığımız coğrafya üzerinden ortaya koymuşsunuz. İslam`ın müminlere bakış açısını çok güzel ifade etmişsiniz. Tecrübelerinizi de paylaştığınız yeni yazılarınızı bekliyoruz. Allah`a emanet olun.