• DOLAR 34.447
  • EURO 36.303
  • ALTIN 2837.002
  • ...
25 Aralık olayı davası ertelendi
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Mahkeme heyeti, sanık avukatları gerekçelerini yazılı olarak sunduktan sonra, değerlendirme yapması için dosyayı bir üst mahkemeye gönderecek.  Takipsizlikle sonuçlanan 25 Aralık Soruşturmasında usulsüzlükler yaptığı ve şüphelilere kumpas kurduğu iddiasıyla Fetullah Gülen`in de aralarında bulunduğu 69 sanık hakkında açılan davanın görülmesine devam edildi. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi`nde 8`i tutuklu 69 sanıklı sabah saatlerinde başlayan davada, kimlik tespitlerinin ardından sanık avukatlarının beyanlarıyla devam etti. Gün boyu süren duruşmada, sanık avukatları, reddi heyet, yetkisizlik, görevsizlik ve tahliye taleplerinde bulundular. Hakkında kırmızı bülten talebi çıkarılan firari sanık Fetullah Gülen'in avukatı Nurullah Albayrak, müvekkiline yöneltilen suçlamaları eleştirdi. Avukat Albayrak, “İddianamede yer alan iftira, hakaret ve kahve sohbetlerinde söylenebilecek delillerle ilgili eleştirilerimi daha sonra yapacağım. Müvekkilime yöneltilen 'Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti yıkmaya teşebbüs' suçundaki, 'cebir ve şiddet' iddianamede delillendirilmemiştir. Çünkü böyle bir durum söz konusu değildir” dedi.

25 Aralık soruşturma dosyasının müvekkilinin yargılandığı davada delil olarak gösterilmesine tepki gösteren avukat Albayrak, “Dünya hukuk tarihinde ilk kez bir soruşturma dosyası hükümeti yıkmakta delil olarak gösterilmiştir. Sanıkların büyük çoğunluğu emniyet mensubu, ruhsatlı silah sahibi kişilerdir. Suçlamalar arasında silahlı örgüt kurmak, yönetmek ve bu örgüte üye olmak var. Sanıkların bellerindeki silahlar suç işlemek amacıyla edinilmemiştir. Ancak savcının tezine göre belinde silah olan herkes silahlı örgüt kurabilir. Bu nedenlerle görev alanınıza girmeyen bu suçlamalara bakmakla görevli değilsiniz” şeklinde konuştu.

“GÜLEN İNANÇLARA VE KUTSALLARA SAYGI GÖSTERİLEN BİR DÜNYA İSTİYOR”
İddianameyi eleştiren avukat Albayrak, “İddianamede örgütün 45 yıl önce kurulduğu ancak 2 yıl öncesine kadar bilinmediği öne sürülmüş. Müvekkil ve hizmet hareketinin terör örgütü olduğu ileri sürülse de, müvekkil ve hizmet hareketinin terör örgütleri tarafından tehdit edildiğine dair 2006 tarihli emniyet raporu vardır. Müvekkil inançlara, kutsallara saygı gösterilen bir dünya istiyor. Bunu defalarca dile getirmiştir. Müvekkilin cebir ve şiddet gibi bir yöntem kullanması mümkün değildir” dedi.

“GÜLEN İLE DURSUN ARASINDA 700 KM MESAFE VAR”
Avukat Albayrak, “Müvekkil Amerika Pensilvanya'da, iddianamede yardımcısı olduğu iddia edilen Sinan Dursun ise Virginia'da yaşamaktadır. Adresler dosyada mevcuttur. Dursun, müvekkilimin eski bir okul arkadaşıdır. Yaşadıkları yerler ayrıdır ve aralarında700 kilometre mesafe bulunmaktadır. Kim kimi aramış, nasıl biraya gelmiş ve plan yapmışlardır? Dolayısıyla saydığım sebeplerden bu davaya bakmakla görevli değilsiniz. Doğal hakimlik ilkesine göre mahkemenizin görevsizlik kararı verilmesini talep ediyoruz” ifadelerini kullandı.

“BEN PARAYLA SATIN ALINMADIM”
Avukat Nurullah Albayrak`ın ardından bir kısım sanıkların avukatı söz aldı. Sanıkların avukatı, iddianamede Gülen`in yıllarca devletin yanında görünüp, ‘Gerekirse hakimleri ve savcıları parayla satın alın` dediğinin öne sürüldüğünü söyledi. Sanıklar avukatı, “Ben parayla satın alınmadım, buradaki arkadaşların da satın alındığını düşünmüyorum. Sizin mahkemeniz de görülen Şike davasında, sanıklar ‘kumpas çöktü` yazılı tişörtler bastırıp duruşmaya girdiler. Siz Şike davası sanıkları hakkında beraat vermeseydiniz, örgütten cezalandırsaydınız terörist mi olacaklardı? Ama mali şube polislerinin giydiği ‘Sıfır` yazılı tişörtler iddianamede terör örgütü üyeliği suçlamasına delil olarak sunulmuş” diye konuştu.

“ÜLKEYİ 16 ARALIK 2013`E DÖNDÜRME ÇABASINDAYIZ”
Sanıklar Hamza Tosun ve Mahir Çakallı`nın avukatı Osman Ertürk ise söz alarak, “Hadi şimdi 16 Aralık 2013 tarihine geri dönelim. Operasyonun 1 gün öncesine. Buradaki sanıklara o gün silahlı terör örgütü kurmuş ve casusluk yapmışsınız denseydi, hepsi birbiriyle dalga geçer, gülerdi. Biz ülkeyi 16 Aralık`a döndürme çabasındayız” dedi.

TUTUKLULUK HALLERİNİN DEVAMINA KARAR VERİLDİ
Ara kararını açıklayan mahkeme, firari sanıklar Fetullah Gülen ve Sinan Dursun hakkındaki gıyabındaki tutukluluk hallerinin kaldırılması talebini sanıkların yurt dışında bulunmaları, kuvvetli suç şüphesi ve tutuklama sebeplerinin devam etmesi gerekçeleriyle reddetti.

Mahkeme aralarında Yakup Saygılı`nın da bulunduğu 8 tutuklu sanığın, üzerlerine atılı suçun mahiyeti, delillerin henüz toplanmamış olması, atılı suçlamalar ve kuvvetli suç şüphesinin varlığı gerekçeleriyle tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.

AVUKATLAR REDDİ HAKİM TALEPLERİNİN GEREKÇESİNİ AÇIKLAYACAK
Taraf avukatlarına reddi heyet taleplerinin gerekçelerini sunmaları için 7 günlük süre veren mahkeme, yazılı beyanlarının alınmasının ardından kendi görüşlerini de ekleyerek, reddi heyet hususunda karar verilmek üzere dosyanın bir üst mahkeme olan İstanbul 14`üncü Ağır Ceza Mahkemesi`ne gönderilmesini kararlaştırdı.
Sanık avukatlarının yetkisizlik ve görevsizlik yönündeki talepleri de reddeden mahkeme, duruşmayı 9 Şubat Salı gününe erteledi.

 

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir