Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Antalya'da düzenlenen Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu HSYK'nın seçim sisteminin değiştirileceğini açıkladı. Bakan Bozdağ ayrıca, yargıda çok başlılık olduğunu belirterek iki askeri mahkemenin kaldırılacağını söyledi.
Bozdağ, yeni anayasa çalışmalarına ilişkin, "Ocak ayı sonuna doğru Bilirkişilik Kanun Tasarısı'nı TBMM'ye sevk edeceğiz ve böylelikle bilirkişilik konusunda Türkiye ilk defa müstakil, özel bir kanuna sahip olacak" dedi.

Bozdağ, Kundu Turizm Bölgesi'ndeki Adalet Teşkilatını Güçlendirme Vakfı tesislerinde düzenlenen Yargı Teşkilatı Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, yargıdan herkesin memnun olabileceği bir sistem geliştirmeyi hedeflediklerini söyledi.

Bilirkişilik müessesesinin, şu anda yargıya güveni en fazla zedeleyen, yargıdan memnuniyeti en olumsuz etkileyen müesseselerden biri olduğunu dile getiren Bozdağ, "Hem ahbap çavuş ilişkileri nedeniyle hem bilirkişilikle ilgili belli bir standardın olmaması nedeniyle çok ciddi sorunlar yaşadığımızı buradan ifade etmek isterim" diye konuştu.

Bozdağ, ocak ayı içerisinde İstanbul'da bilirkişilikle ilgili bir sempozyum yapacaklarını aktararak, "Ocak ayı sonuna doğru Bilirkişilik Kanun Tasarısı'nı TBMM'ye sevk edeceğiz ve böylelikle bilirkişilik konusunda Türkiye ilk defa müstakil, özel bir kanuna sahip olacak" ifadesini kullandı.

Bilirkişilerin kimlerden olacağına dair esasların burada belirleneceğini, o esaslara uygun eğitim alanların sertifikalandırılacağını belirten Bozdağ, o esasları kaybedenlerin bilirkişilik hakkının elinden alınacağını ve bir daha bilirkişilik yapamayacağını söyledi.

Bakan Bozdağ, bununla ilgili bir üst kurul bir de bölge kurulları oluşturulacağını anlatarak, "Bu kurullar bunlara dair kayıtları tutacak, diğer işlemleri yapacaklar. Ayrıca Türk Ceza Kanunu'nda bilirkişilikle ilgili öngörülen ceza çok düşük bir ceza, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası öngörülüyor" dedi.

Gayri hukuki, gayri ahlaki rapor tanzim edenlerin, bunun hukukta karşılığının ağır olduğunu göreceğini ve ceza açısından da gereken cevabı alacağını kaydeden Bozdağ, bunların sadece bilirkişiliği kaybederek kalmayacağını, aynı şekilde ceza görerek ayrıca bir karşılık ödeyeceğini vurguladı.

Bozdağ, Adli Tıp Kurumu ile noterliklerin yeniden yapılandırılması konusunda bu dönemde önemli bir adım atacaklarını ifade etti.

"DANIŞTAY VE YARGITAY ÜYELERİNİN GÖREV SÜRELERİ SINIRLANACAK"

Yüksek yargıda görev yapan hakim ve savcıların TBMM Başkanlığına mal bildiriminde bulunmalarının önünü açan bir adım atacaklarını belirtenBozdağ, Danıştay ve Yargıtay'da görev yapan üyelerin görev sürelerini sınırlayacaklarını söyledi.

Yargı alanında önemli çalışmaların olduğuna işaret eden Bozdağ, şöyle konuştu:

"Yargı alanında birçok milatlar oldu ama bana göre en önemli milat 20 Temmuz 2016'da olacaktır. O da adli ve idari yargıda istinafın faaliyete geçecek olmasıdır. Çünkü istinaf konusu Türkiye'de çok tartışıldı, adeta yılan hikayesine döndü. 2004'te yasa çıktı, AB ülkeleri 'istinafı Türkiye'de erken faaliyete geçirelim' diye bize fonlardan kaynak aktarımında bulundu, bölge adliye mahkemelerini yaptık, söz verdiğimiz tarihte, istinafı faaliyete geçiremediğimiz için bu paraları maalesef geri vermek durumunda kaldık. 2004-2016, tam 12 yıldır mazereti tüketememişiz. Şu anda istinafa geçelim dediğimizde eminim ki pek çoğunun aslında bu kadar hakim, bu kadar savcı, nasıl olacak bu iş diye pek çok soru geçiyor. Eğer mazeret ararsak 100 sene daha istinafa geçmemek için mazeret buluruz."

Adalet Bakanı Bozdağ, onun için bu mazeret arayışına son verilmesi gerektiğini anlatarak, bütün mazeretlere rağmen tarihi adımı atmak ve ortaya çıkacak birtakım aksaklıklar varsa çıktığı anda onlara müdahale ederek, gerekli yürüyüşe başlamak durumunda olduklarının altını çizdi.

Uzun yargılamalar konusunda herkesin şikayeti olduğunu vurgulayan Bozdağ, yeni düzenlemeyle beraber hukuk davalarının yüzde 89'u, ceza davalarının yüzde 91'i, idari davaların da yüzde 80'inin istinafta kesinleşeceğini belirtti.

HSYK'NIN YAPISI

Yeni dönemde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun yapısının değiştirilmesine çalışacaklarını anlatan Bozdağ, siyasi partilerle uzlaşmaları halinde anayasanın tamamını değiştirme yolunu tercih edeceklerini kaydetti.

Bozdağ, Anayasanın tamamını ortadan kaldırıp, 12 Eylül'ün darbe anayasasını bir tarafa koyup, milletin seçtiği parlamenterler eliyle herkesin kendini hür hissettiği bir ortamda, milletin anayasasını yaparak yeni bir dönemin kapısını açmanın bütün siyaset kurumunun en önemli görevlerinden biri olduğunu anlattı.

En önemli, en şerefli borçlarını millete yeni bir anayasa hediye ederek ödeyebileceklerini belirten Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ama maalesef Türkiye'de yeni bir anayasayı yapma konusunda bir uzlaşma zeminini siyaset kurumu bugüne kadar bulamadı. Ön yargılar, kırmızı çizgiler, falanlar filanlar... Hep yeni anayasanın önünde dağlar gibi engel oldu. Ön yargı olmasa, kırmızı çizgi olmasa, biz anayasanın her maddesini otursak, konuşsak, tartışsak kıyamet mi kopar? Tartıştık, anlaşamadık 'hayır' dersiniz biter."

Yeni anayasa için konuşmak, tartışmak gerektiğinin önemine işaret eden Bozdağ, şunları kaydetti:

"Ama maalesef, biz bu kırmızı çizgi siyaseti nedeniyle çocuklar ip atlıyor ama Türkiye'nin koca koca siyasetçileri bu kırmızı çizgiyi atlamayı bir türlü beceremediler. İnşallah bu millet, bu kırmızı çizgiyi hepimize atlatacak. Bugün atlamadık, yarın atlayacağız ama oturup konuşacağız. Uzlaşmayla olacağı için tek bir partinin dediği olmayacak, herkesin üzerinde mutabakat sağladığı maddeler anayasa hükmü olacak. Biz bunu arzu ediyoruz, inşallah yeni dönemde bu yol açılır."

"HSYK SEÇİM USULÜNÜ DEĞİŞTİRMEMİZ GEREKİYOR"
Yeni bir anayasanın yapılamayacağına dair bir ihtimal ortaya çıkarsa, o zaman anayasadaki yargıyla ilgili kısımlarda uzlaşmayla adım atma ihtimallerinin olacağını dile getiren Bozdağ, "HSYK seçim usulünün bu yöntemle devam etmesi, yargıya en büyük zararı veriyor, bundan sonra da verecektir. Yargının içindeki ayrışmalara son vermek için bu seçim usulünü behemehal değiştirmemiz gerekmektir. Eğer başka alanlarda uzlaşma sağlayamazsak bile hiç olmazsa HSYK'nin seçim usulü konusunda bir uzlaşmayı ortaya koymaya mecburuz" değerlendirmesini yaptı.

ASKERİ YÜKSEK MAHKEMELER KALKACAK
Bozdağ, yargıda çok başlılığın da olduğunu, Askeri Yargıtay, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'nin bulunduğunu vurgulayarak, bunları da artık ortadan kaldırıp, Askeri Yargıtay'ı Yargıtay'da, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'ni de Danıştay'da birleştiren bir adımı atmanın Türkiye'nin yararına olacağını söyledi.

Cumhuriyet savcılarıyla ilgili yeni bir çalışmayı başlattıklarını açıklayan Bozdağ, "Soruşturmanın daha etkin, verimli ve zamanında sonuçlanması, savcılık makamının ve savcıların sorunlarının ve çözüm önerilerinin ele alınması maksadıyla sadece soruşturma ve savcılıkla alakalı bir araştırma, inceleme ve çalışma süreci başlatıyoruz" dedi.

BOZDAĞ CENAZE NAMAZINA KATILDI

Bakan Bozdağ, İstanbul'da şehit edilen Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz'ı bir kez daha rahmet, şükran, minnet ve duayla andığını ifade etti.

Strateji Geliştirme Daire Başkanı Alpaslan Azapağası da iki gün sürecek toplantı hakkında bilgi verdi.

Bozdağ, konuşmasının ardından, kolon kanseri tedavisi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Eski Kars Valisi Hasan Pakir'in (75), Muratpaşa Camisi'ndeki cenaze namazına katıldı.