Evini terk etmek zorunda kalan halka dönmeyin tehdidi
Bölge halkının yaşadığı mağduriyete dikkat çeken Eğitimci-Sosyolog Musa Apuhan, çatışmalar nedeniyle evlerini terk etmek zorunda kalan halka dönmeyin tehditleri yapıldığını bununda halkın mağduriyetini daha da arttırdığını söyledi.
Bölgede yaşanan çatışmalar nedeniyle yeni bir göç dalgası yaşanmaya başladı. PKK'nın hendek kazdığı ilçelerde binlerce dar gelirli aile yaşadıkları yerleri terk etmek zorunda kaldı.
90`lı yıllarda köylerinin terk etmek zorunda kalan Kürt halkı, şimdi de çatışmaların yaşandığı Şırnak'ın Cizre ve Silopi, Diyarbakır'ın Sur, Silvan, Mardin'in Nusaybin, Derik ve Dargeçit`te şehir merkezlerindeki evlerini terk etmeye başladı.
Yaşanan göçlere ilişkin değerlendirmelerde bulunan Eğitimci-Sosyolog Musa Apuhan, evlerini terk etmek zorunda kalmakla zaten mağdur olan halkın bir de göç ederken bin bir güçlükle karşılaştığını söyledi.
Göç etmek zorunda kalan halka yönelik tehditleri de hatırlatan Apuhan, bu gün sırtında valiziyle evini barkını terk etmek zorunda bırakılan bu insanlara, ‘yarın gittiğiniz yerde yaşayamazsanız da sakın geri dönmeyin, size artık burada bir yaşam hakkı yok` şeklindeki tehditlerin bu insanların çaresizliğini bir kat daha arttırdığını belirtti.
“Bölgede yaşanan olaylar 90`lı yılları andırıyor”
90`lı yıllarda yaşanan çatışmalar nedeniyle köylerden şehirlere kontrolsüz göçler yaşandığını belirten Apuhan, “Ancak bu yanlış politikaların sonucu halk, şehir merkezlerinde de rahat bırakılmadı ve bu gün yaşanan sıkıntıların büyük bir kısmı bu mazlumlara o günlerden miras kaldı. Ekranlardan hepimiz görüyoruz kimi bir el arabasıyla kimi sırtındaki bir valizde yeni bir hayata doğru hicret ediyor. Bu gidenler veya kaçanlar öncelikle Güneydoğu dışında olan akrabalarının yanına, olmazsa ailesini ilk çırpıda atabildiği yere gidiyor. Bu aileler bir bütün olarak bir yere göç edemiyor ve ilk parçalanmışlık buradan yani daha yola çıkarken başlıyor.” diye konuştu.
Göçlerin ortaya çıkaracağı muhtemel sonuçlara da değinen Apuhan, çatışmalı ortamdan kaçan halkın gideceği yerin de o kentin en geri bırakılmış bölgeleri olduğuna dikkat çekerek, “Bu insanlar, yeni yaşam yerinde diğer kesimler tarafından güvensiz problemli gibi algılanır veya görülürler. Bu durum o kişileri psikolojik olarak her gün yıkar.” ifadelerini kullandı.
“Özellikle yaşlılar ve kadınlar göç şokunu bir ömür boyu yaşayacaklar”
Göç eden insanların gittikleri yerlerin gecekondularında büyük sıkıntılarla yaşam mücadelesi vereceğini belirten Apuhan şunları söyledi: “Özellikle yaşlılar ve kadınlar göç şokunu bir ömür boyu yaşayacaklar. Geldiği yere uyum sağlayamayacaklar. Kadınlar, hayatlarında hiç görmedikleri şehirlerde bunu en çok hissedenlerden olacak. Çoğu Türkçe bilmeyen kadın ve ihtiyarlar için, kendi göçleriyle büyüttükleri kocaman şehirlerde hayat; mahalleleriyle, Kürtçe bilen yakınlarıyla sınırlı olacak. Bu insanlar ne tam şehirli olacak, ne de köylü. Büyük şehre göç ettiğinde bu şehre uyum sağlaması gerektiğinin farkında olan birçok göç mağduru, gerekli altyapıdan yoksun olduğu için, kentlerde yeni ve çarpık bir kültürün oluşmasına sebep olacak.” (Nihat Kanat - İLKHA)