Mevlana'nın 742'nci vuslat yıl dönümü vesilesiyle açıklamalarda bulunan Dicle Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Ahmet Tanyıldız, Mevlana`nın İslam âlimi olduğunu belirtti.

Mevlana`nın eserlerinin dünya üzerinde en çok okunan eserler arasında olduğuna vurgu yapan Doç. Dr. Tanyıldız,  Mevlana`nın hem bir hoca, hem bir müderris, hem şair, hem de tarikat erbabı olduğunu söyledi.

Tanyıldız, “Mevlana cenabı hakkın varlığına ve birliğine ilişkin şiirleri vardır. Kimi düşünürler ve araştırmacılar sadece pozitivist bir bakış açısıyla Mevlana`yı değerlendirmeye çalışıyor. Ben bunu bir eksik olarak buluyorum. Zira Mevlana bir İslam âlimidir ve dünyaya tevhit penceresinden bakmıştır. Cenabı hakkın varlığı, birliği ehlisünnet akidesi, peygamber efendimiz ve sahabelerin İslam kültüründeki konumlarını göz ardı etmeden şiirler söylemiştir. İslam`ın akaidin, tevhidin ve vahdet inancının mutlak bir şekilde Mevlana eserlerinde yer aldığını görüyoruz.” dedi.

“Mevlana`ya ait diğer eserlerin halka sunulması gerekir”

Yeni neslin Mevlana`nın eserlerinden dil farklılığından dolayı istifade edemediğini dile getiren Tanyıldız, “Mesnevi ve diğer eserler Arapça ve Farsça yazılmıştır. Özellikle mesnevi rağbet gördüğü için bu Farsça olan metni, Türk diline aktarılmıştır. Ancak akademik bir dille yayınlandığı zaman bunu toplum bireylerinin almaması zor olur. Bu vesileyle belki popüler faaliyet olarak mesnevinin ve Mevlana`ya ait diğer eserlerin halka sunulması gerekir. Ancak eserler piyasada var. İnternet dünyasında Mevlana`ya ait olmayan birçok ifade O`na atfediliyor. Bunun da önüne geçmek gerekir. Yapılacak ilk iş, hangi cümle, hangi vecize, hangi şiir, hangi beyit Mevlana`nındır bunun tespitidir. Bu internet âleminde zor. Eğer Mevlana`ya ilişkin resmi kurumlar ve birimler bu bilgi karmaşasına dur diyebilirse sağlıklı bir şiir ya da vecize platformu ortaya çıkabilir.” diye konuştu.

“Mevlana`nın mesajları halkla paylaşılmalıdır”

“Mevlana`ın eserleri gençlere aktarılmalıdır” diyen Tanyıldız şöyle devam etti: “Mevlana`nın mesajları halkla paylaşılmalıdır. Tabi ki Mevlana gibi bir şahsiyetin gençler tarafından anlaşılamıyor olması Mevlana`dan bir şey götürmüyor. Bizim eksikliğimiz oluyor. Zira o her insan gibi yaşadı vefat etti ama ardından yüzyılları aşan eserler bıraktı. Belki bizim birazcık boyumuzu uzatıp o pencereden bakıp Mevlana`yı seyretmemiz icap ediyor ve tattığımız balı karşımızdakine ikram etmemiz icap ediyor.” (M. Hüseyin Temel, Mustafa Kaynak – İLKHA)