Şehadet Öğretmeni Hz. Hüseyin
Feyzullah Zerey / doğruhaber
Kılıç ile zillet arasında tercih yapması istenen Hz. Hüseyin “Heyhat minez’zille!” diyerek zülme karşı direnmiş bu uğurda canını feda etmiştir. Gelecek nesillere Kur’an’ın gerçek mesajını anlamaları uğrunda büyük bir miras bırakmıştır. Kerbela bir şehadet mektebi, Hz. Hüseyin, bu mektebin öğretmeni bizler de öğrencileriyiz.
KUFE HALKI HZ. HÜSEYİN’İ DAVET EDİYOR
Yezid, babası Muaviye’nin kendisini veliahd ilan etmesinden dolayı Muaviye’nin ölümü üzerine halifeliğini ilan etti ve herkesin biat etmesi için çağrıda bulundu. Ona biat etmek istemeyenlerden biri olan Hz. Hüseyin, bütün ev halkını alarak Kufe’ye doğru hareket etti. Zira Kufe eşrafı kendisine mektuplar yazarak Kufe’ye davet etmişlerdi. Durumu tahkik etmek için amcasının oğlu Muslim Bin Akil’i Kufe’ye gönderince Kufe halkından 18 bin kişi Hz. Hüseyin adına Müslim bin Akil’e biat etti. Müslim bin Akil, durumu bir mektupla Hz. Hüseyin’e bildirerek acele gelmesi gerektiğini dile getirdi. Fakat mektubun gönderilişinden 27 gün sonra Müslim bin Akil, Kufe valisi ibn Ziyad tarafından şehid edildi.
VAZGEÇIRMEYE ÇALIŞIYORLAR
Müslim bin Akil’in mektubunu alan Hz. Hüseyin, yol hazırlığına başladı. Abdullah bin Abbas, Abdullan bin Zübeyr gibi ashabın ileri gelenleri onu bu kararından vazgeçirmek için çok uğraştılar. Hz. Hüseyin kararını değiştirmedi.
SUSUZ BIRAKILIYORLAR
Hz.Hüseyin ve beraberindekiler Kerbela’ya vardıktan sonra İbn Ziyad, Ömer bin Sa’d’ı askeri komutan olarak üzerlerine gönderdi. Verilen emir gereği Hz. Hüseyin ve beraberindekilerin Fırat nehrinden su içmeleri engellendi. İbn Ziyad yanındaki Şimr bin Zilcevşen’in tavsiyelerine uyarak Hz. Hüseyin’in ileri sürdüğü şartları kabul etmedi. Verdiği son emirde Hz. Hüseyin’in kendisinin hükmüne boyun eğmesini, ya da öldürülmesini istedi.
HZ. HÜSEYİN VE ARKADAŞLARI ŞEHADETE HAZIRLANIYOR
Ömer bin Sa’d komutasındaki ordu Muharrem’in onuncu günü harekete geçti. Hz. Hüseyin, arkadaşlarına kendisini bırakıp gitmelerini istedi. İstisnasız bütün arkadaşları “Vallahi biz senden ayrılmayacağız, canlarımızı senin yolunda feda edeceğiz” dediler. Hz. Hüseyin’in yanında 32 atlı ve 40 piyade vardı.
“BEN PEYGAMBERİNİZİN KIZININ OĞLU DEĞİL MİYİM?”
Hz. Hüseyin atına bindi, öne çıkıp karşısındaki orduya seslenerek onları hakka davet etti. Onun konuşmasından etkilenen bazı askerler saf değiştirerek Hz. Hüseyin’in tarafına geçti. Kufe ordusunun süvari komutanı Hürr de bunlardan biriydi. Nihayet Hürr, Hz. Hüseyinin saflarında şehid edildi.
HZ. HÜSEYİN’İN ÇOCUĞU KOLLARINDA ŞEHİD OLUYOR
Ehli beytin gençleri Hz. Hüseyin önünde kendilerini birer birer feda ettiler. Hz. Hüseyin’in küçük yavrusu Abdullah, babasının kucağında oklara hedef olup şehid edildi.
HZ. HÜSEYİN’İN ŞEHADETİ
Hz. Hüseyin var gücüyle tek başına bir orduya karşı çarpışıyordu. Omuzuna kılıç darbeleri vurdular, düşüp düşüp kalktı. Nihayet bir mızrakla sırtından vuruldu, mızrağın ucu göğsünden çıktı. Kahrolası Sinan bin Enes Hz. Hüseyin’in başını vücudundan ayırarak şehid etti.
Hz. Hüseyin şehid edildiği zaman cesedinde 33 mızrak ve 34 kılıç yarası vardı. Tarihler hicri 61. yılı Cuma günü öğleden sonraydı ve Hz. Hüseyin 57 yaşındaydı.
MÜBAREK CESEDİNİ ATLARLA ÇİĞNEDİLER
Hz. Hüseyin’in iç elbiselerine kadar bütün giysilerini soydular. Cesedini atlara çiğnettiler. Kesik başı Kufe ve ardından Şam’a gönderildi. Hz. Hüseyin’in 72 yareni şehid edildi.
Hz. Hüseyin’in misyon ve mesajını kardeşi Hz. Zeyneb nesillere taşıdı.
33 mızrak, 30’u kılıç darbesiyle şehadet şerbetini içen Peygamberin torunu Hz Hüseyin’i, şehadetinin yıl dönümü münasebetiyle yad ederken, mücadelesiyle zalimlerin tahtını sarsan “Heyhat minez’zille!” mesajını bir kez daha hatırlıyoruz