`Teknoloji eğitimde amacına uygun kullanılmalı`
Teknolojinin eğitimde doğru bir şekilde kullanılmasında öğretmenlerin rolüne dikkat çeken İkra Eğitim Der Başkanı Murat Arslan, teknolojinin amacına uygun bir şekilde kullanıldığında çok faydalı olduğunu söyledi.
Diyarbakır`da faaliyetlerini yürüten İkra Eğitim, Sağlık, Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (İkra Eğitim-Der) Başkanı Murat Arslan, teknolojinin eğitimde doğru bir şekilde kullanılması için öğretmenlerin önemine dikkat çekerek, teknolojinin amacına uygun bir şekilde kullanıldığında çok faydalı olduğunu belirtti.
Eğitimin kalitesinin artırılması gerektiğine dikkat çeken Arslan, eğitim camiasında teknolojiye vakıf olmayan öğretmenlerin olduğunu bildirdi.
‘Eğitimde zengin hale gelebilmek için öğretmenlerimizin yeterli donanıma sahip olması gerekir`
İnternette dolaşmak ile internetin öğrenilemeyeceğini kaydeden Arslan, bilgisayarın faydalı programları üzerinde çalışmanın teknolojiyi öğrenmede daha etkili olacağının kaydetti.
Bilişim teknolojisinin eğitime gelmesiyle birlikte, Türkiye`de Fatih projesinin altyapısının hazırlığının yapıldığına dikkat çeken Arslan, “Sınıflar buna hazır hale getirilmeye çalışılıyor. Fiziksel koşulların bilişim teknolojiye uygun bir şekilde tasarımlı olması gerekiyor. Okul binası, dersliklerin bilişim teknolojilerine uygun bir dönemde olması gerekiyor. Dünyada bunu başaran Çin ve Güney Kore`de ciddi kazanımlar elde edilmiştir.” dedi.
‘Zamane çocukları, teknolojide öğretmenleri geride bıraktı`
Öğretmenin, öğrencinin gözünde yetersiz olması, dersin kalitesini düşürdüğünü söyleyen Arslan, “Öğretmen, teknoloji kullanımında etkin olmalı. Liderlik vasfı yetersiz ise ders içerisinde ne kadar etkili olabilir? Öğretmenin sınıfa hâkim olması gerekiyor. Zamane çocukları daha anasınıfından itibaren bilgisayarlar ve tablet ile hemhal olduğundan bu noktada ne yazık ki öğretmenlerimizi geride bırakmıştır.” diye konuştu.
Günümüzde gençlerin zamanlarının büyük çoğunluğunu sosyal medyada geçirdiğini belirten Arslan, “Gençler zamanlarını ya internet kafelerde oyun oynayarak ya da anlamsız yazışmalar yaparak geçiriyor. Dünyanın gerçeklerinden ve toplumdan soyutlanmış, tamamen hayal âleminde, sanal bir ortamda yaşayan gençlikle karşı karşıyayız. Zamanını bu şekilde harcayan, topluma, ailesine fayda vermeyen ve üretken durumda olmayan bir genç neslin topluma katkısı ne olabilir?” ifadelerini kullandı. (M. Sıddık Bilge/Emrah Deniz – İLKHA)