• DOLAR 34.547
  • EURO 36.015
  • ALTIN 3005.461
  • ...
Mehmet Yavuz: `PKK 3 yıldır hazırlık yaptığı savaşı başlattı`
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Bildiğiniz üzere 7 haziran seçimleri sonrası tırmanan terör olayları özellikle doğu ve güneydoğu halkını çok olumsuz etkilemekte. Bölge halkının son yaşananlara karşı tavrı nedir? İzlenimlerinizi paylaşır mısınız?

Bismillah,

*Bahsettiğiniz gibi bölge halkı çatışmadan, kaos ve karışıklıktan bıkmış durumda. Son olaylar da işi iyice içinden çıkılmaz bir hale getirdi. Bölge halkı şu anki çatışmalı sürecin yaşanmaması için HDP'ye oy verdi. Barajı geçer de barışı sağlar, diye. Ama geldiğimiz aşamada ne barış oldu ne de çatışmasızlık ortamı sağlandı. Halk ne yapacağını şaşırmış durumda. Bu kaotik ortamın tamamı halkın zararınadır. Bu durumun seçimlere nasıl yansıyacağını da kestirmek pek mümkün değil.

Çözüm sürecinde gerek hükümet gerekse HDP'nin ne gibi yanlışları oldu? Sizin çözüm süreci ile ilgili hükümetle veya diğer partilerle herhangi bir görüşmeniz oldu mu?

*Hükümet çözüm sürecini silahlı örgütün silahı bırakmasına endeksledi. Buna hem kendisi inandı hem de toplumu inandırdı. En büyük hatası bu oldu, zira varlığını silaha borçlu olan bir hareketin asla silah bırakmayacağını öngöremedi ve bunun hem bölge halkına hem ülkeye hem de siyasal iktidarın bizatihi kendisine ağır bedelleri oldu. HDP, çözüm sürecinde sadece postacı rolünü oynadı. İmralı-Kandil-hükümet arasında kuryelik görevi gördü. Silahlı örgütten bağımsız bir şey yapması asla mümkün değildir. O açıdan HDP'den ziyade burada PKK'yi konuşmak gerekir. PKK çözüm sürecini hiçbir zaman Kürt meselesini çözmek ya da barış ortamını sağlamak şeklinde görmedi. Tamamen fırsatçı davrandı ve bu süreci savaşa hazırlık süreci olarak gördü ve bu doğrultuda şehirleri silah ve patlayıcı deposu haline getirdi. 7 haziran'dan sonra da bizim de öngörülerimiz doğrultusunda üç yıldır hazırlık yaptığı savaşı başlattı.

Bizim çözüm süreci boyunca hükümetle resmi olarak bir kez temasımız oldu. Diğer partilerle de görüş alışverişi şeklinde temaslarımız oldu, ancak bunlar sonuca götürücü bir boyut kazanmadığından pek etkili olmadı.

6-7 Ekim olaylarından da bahsedecek olursak HDP bölgede ne yapmak istiyor ve PKK Hüdapar'a neden saldırıyor?

*HDP silahlı örgütün siyasi kanadıdır. PKK'nin talimatları doğrultusunda adım atar. HDP'nin bölgede yapmak zorunda olduğu tek bir şey vardır. O da Kandil veya İmralı'dan gelen talimatları yerine getirmek. PKK'nın ağırlıklı olarak HÜDA PAR'a ve diğer yapılara saldırmasının tek bir nedeni var:

Bölgede tekçi ve tektipçi yapısını egemen kılmak. Bu doğrultuda muhalif hiçbir yapıya hayat hakkı tanımıyor.

7 Haziranda HDP'nin meclise girmesini nasıl değerlendiriyorsunuz? Kürt halkı HDP'ye olan sempatisini arttırdı mı sizce?

*HDP'nin meclise girmesi, siyaset yapması, açık olan siyaset kanalları üzerinden bir mücadele vermesini olumlu buluruz, ancak bunun yukarıda bahsettiğim nedenlerden dolayı mümkün olamayacağını hep beraber gördük. Kürt halkı HDP'ye bütün usulsüzlük, haksız rekabete rağmen ve küresel-yerel medya destekli algı operasyonlarının da etkisi ile  7 Haziran seçimlerinde HDP'ye sempati ile yaklaştı. Ancak bu sempatinin şu anda hızla kaybolmakta olduğunu söyleyebiliriz.

1 Kasım seçimlerine girmeyeceğinizi açıkladınız. Bunu Ak Parti'ye bir destek olarak algılamalı mıyız?

*1 Kasım seçimlerine girmeme gerekçemiz Ak Parti de dahil olmak üzere herhangi bir partiyi desteklemek değil, bu çatışmalı ortamda halkın iradesinin sandığa yansımayacağına dair bizdeki hasıl olan kanaattır. Kararımızın bir boykot olmadığını, seçmenlerimizi özgür iradeleri doğrultusunda serbest bıraktığımız özellikle ifade etmek isteriz.

Hüdapar kendini Kürt İslam partisi olarak tanımlıyor dersek neden bölgedeki Müslüman Kürtlere istediği ölçüde ulaşamadı. Ve neden namaz kılan Müslüman Kürtler hatta imamlar PKK'yı savunabiliyor?

*HÜDA PAR kendisini Müslüman bir Kürt partisi olarak tanımlamıyor, önce oradan başlayalım. HÜDA PAR kendisini İslam'ı referans almış bir siyasi hareket olarak tanımlıyor. Tabanımızın kahir ekseriyeti şu an itibarı ile Kürt illerinde ama İstanbul, İzmir ve Ankara başta olmak üzere birçok Batı şehirlerinde de teşkilatımız var. Aldığımız oy oranlarına gelince üç yıldır kurulmuş, hazineden hiçbir yardım alamayan ve bir taraftan devlet gücünü arkasına almış iktidar partisi diğer yandan uluslararası sistemin ve merkez diye tabir edilen medyanın gücünü arkasına almış silahlı vesayet gölgesindeki yereldeki iktidar partisine karşı her açıdan dezavantajlı durumlarda mücadeleye rağmen aldığımız oy oranlarını iyi olarak değerlendiriyoruz. İmkanlarımız arttıkça ve normalleşme sağlandıkça yani şartlar eşitlendikçe sonuç elbette değişecektir.

Son olarak terör olayları hakkında vermek istediğiniz mesajları kısaca alabilir miyiz?

*Son olarak Türkiye'de ulaşmak istediğiniz hedef ne olursa olsun, bunun için silahlı bir mücadeleye gerek olmadığını, siyaset kanallarının açık olduğunu, sistemden kaynaklanan sorunlar da dahil olmak üzere bütün meselelerin siyasal zeminde çözülebileceğini düşündüğümüzü özellikle ifade etmek isteriz. Bu açıdan başta Kürt halkının evlatları olmak üzere hiç kimsenin eline silah, bomba ve molotof almaması gerektiğini ısrarla vurguluyoruz. Gençlerimizin eline kalem ve Kur'an verme prensibi ile yola çıkan HÜDA PAR'ın; bağrından çıktığı en az bin yıllık tarih ve medeniyete uygun projelerini gerçekleştirme yolunda yavaş ama emin adımlarla bu normalleşmeye katkı sunmaya çalıştığını da vurgulamak isteriz.

Selam ve dua ile...

Hilalhaber.com

Bu haberler de ilginizi çekebilir