İstiklal Mahkemeleri Arşivleri Açılıyor
İçerisinde İstiklal Mahkemeleri arşivleri de bulunan eski meclis arşivleri günümüz Türkçesine çevriliyor
Tartışmalı kararlarıyla tarihe geçen İstiklal Mahkemeleri arşivi nihayet gün ışığına çıkıyor.
914 bin 695 sayfa belge ile 158 eski defterin bulunduğu Meclis arşivleri, 8 kişilik bir ekiple günümüz Türkçesine çevriliyor. 1,5 yıldır devam eden çalışmanın belli bir süre daha süreceği belirtiliyor.
Eski Meclis Başkanı Mehmet Ali Şahin tarafından başlatılan çalışmayla, 8 kişilik bir ekip belgeleri günümüz Türkçesine çeviriyor. 1,5 yıldır devam eden çalışmanın, 2-2,5 yıl daha sürmesi tahmin ediliyor. Çevirinin tamamlanmasının ardından arşivinin açılıp açılmamasına Meclis Başkanlığı ya da Başkanlık Divanı karar verecek. Ancak, çalışma tamamlanmayıncaya kadar açılması düşünülmüyor. Bu çalışma kapsamında, belgelerin, Türkçeye çevrilmesinin yana sıra teknolojik imkânlardan yararlanarak kayıt altına alınması, arşivlenmesi ve saklanması da mümkün olacak.
İstiklal mahkemelerine ait belgeler üzerinde çalışan Prof. Dr. Aybars, "O belgeler arasında İstiklal mahkemelerinin birbirleriyle, Ankara, valilikler ve kolordularla yaptıkları yazışmalar, dava sonuçlarının yer aldığı karar defterleri var. Bunlar İstiklal mahkemelerinin üyeleri olan milletvekilleri tarafından zarflara konulmuş, numara verilmiş" dedi. Belgelerin, Meclisin depolarında 30-40 metrelik duvarı kapladığını anlatan Prof. Dr. Aybars, bunlar üzerinde aralıklarla 1970`li yıllar boyunca çalıştığını, kendisinden başka kimsenin çalışmadığını tahmin ettiğini belirtti.
BELGELERDEN ÖĞRENİLECEK ÇOK ŞEY VAR
Meclis arşivinde "Pontus isyanı" ile ilgili belgeleri de gördüğünü, ancak bunlar üzerinde çalışmadığını kaydeden Prof.Dr. Aybars, Merzifon Amerikan Kolejinde ele geçirilen belge, harita ve yazışmaların yer aldığı 160`dan fazla dosyanın da bunlar arasında olduğunu bildirdi.
Bu belgeler üzerinde araştırmacıların çalışması gerektiğini belirten Prof. Dr. Aybars, "Dürüst tarihçilerin bunu bir doktora tezi yapmasını isterim. Çünkü bir döneme ait belgelerden öğrenilecek çok şey var" dedi. Aybars, belgelerin açılmasının konuyla ilgili daha fazla ayrıntının ortaya çıkmasına neden olabileceğini belirterek, "Ben bazı belgeleri gözden kaçırmış olabilirim. Rakamlar üzerinde bazı oynamalar olabilir. Örneğin ben, bir ay kadar çalışmış olan Diyarbakır İstiklal Mahkemesinin evraklarını bulamadım, bu nedenle kitabımı hazırlarken rakam koyamadım" şeklinde konuştu
İDAMLAR AÇIK ALANLARDA YAPILDI
Belgelerin açıklanmasında sakınca olmadığını belirten Prof.Dr. Aybars, şöyle konuştu:
"Bu mahkemeler halka açık çalıştı, idamlar açık alanlarda yapıldı. O nedenle gizliliği yok. Bu belgelerin açıklanmasından bir korkum yok, açıklansın. Ancak bu belgelerin araştırmacılara açıklanmasından, günümüz Türkçesine çevrilmesinden çok daha önemlisi korunmasıdır. Üzerinde çalışmadan önce günümüz teknolojisinden de yararlanarak orijinali kayıt altına alınmalı. 70-80 yıl öncesine ait olan bu belgeler yırtılabilir, üzerine bir şey dökülebilir, bu orijinalliğini bozar. Çünkü orada noktayı sıfır olarak yazmışlar. Küçücük bir darbe, bu bilgilerin aktarılmasında hataya yol açabilir."
1352 KİŞİ İDAM EDİLDİ 40 BİN KİŞİ DÖVÜLDÜ
Prof.Dr. Aybars, İstiklal mahkemelerinin, "Olağanüstü tehlike karşısında yasama organının kendi içinden seçtiği üyelerden kurulu mahkemelere olağanüstü yetkiler vermesiyle kurulan ihtilal mahkemeleri" olduğunu, kuruluş amacının asker kaçakları sorununu çözmek olduğunu" ifade etti. İstiklal savaşında asker kaçakları, casus, bozguncu, vatana ihanet suçlarını yargılamak, iç güvenliği sağlamak amacıyla 14, Cumhuriyet`in ilanından sonra Türk inkılâbının gerçekleşmesi amacıyla 3 istiklal mahkemesi kurulduğunu belirten Aybars, "İstiklal mahkemelerinde 55 bin kişi yargılandı, 1352 kişi idam edildi. Yaklaşık 3 bin kişi hakkında idam hükmü verilmesine karşılık uygulanmadı. Yaklaşık 40 bin kişi hakkında ise dayak cezası verildi" dedi.