HDP`nin sokağa çıkma çağırısının ardından yaşanan 6-8 Ekim saldırılarında PKK yandaşları tarafından katledilen Yasin Börü, Hüseyin Dakak, Riyat Güneş ve Hasan Gökgöz`ün katledilmesiyle ilgili Ankara 1. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada yargılanan 6 sanığın daha tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmasına tepkiler sürüyor.

Mağdur yakınları, Ankara`ya alınan davada ifadelerinin dahi alınmadığını belirterek tepkilerini dile getirdi.

Katledildiğinde henüz 16 yaşında olan Yasin Börü`nün babası Fikri Börü, mahkemenin tahliye kararına bir anlam veremediğini söyledi.
Her duruşmada birkaç sanığın serbest bırakıldığını belirten Fikri Börü, “Oğlumun katledilmesi ile ilgili davayı güvenlik gerekçesiyle Ankara`ya göndermişler. Ankara`da bize ve dava avukatlarına hiç haber vermeden duruşmayı yapıp sanıkları salıveriyorlar. Her seferinde birkaç kişiyi bırakıyorlar. Bu duruşmada da 6 kişiyi serbest bıraktılar. Bunlar kamera kayıtlarında gözüküyorlardı. Bu insanların kaç kişi olduğu belliydi. Neden sanıkları serbest bırakıyorlar. Davadan mağdur yakınlarından kimsenin haberi yoktu. Sanıkların serbest bırakılmasını medyadan öğreniyoruz.” dedi.

“Bu nasıl bir mahkemedir ben de anlamadım”
Olayın azmettiricileri hakkında davacı olduklarını ifade den Börü, “Olayın azmettiricileri hakkında biz davacı olduk ama azmettiricilere yönelik hiçbir soruşturma açılmadı. Azmettiriciler de cezalandırılmalıydı. Çünkü çocuklarımızı mazlumca şehit ettiler. Bu acıyı yaşatanların cezasız kalmasını istemiyoruz. Devletin yetkililerinden bu davanın üzerinde durmalarını istiyorum. Bu nasıl bir mahkemedir ben de anlamadım.” ifadelerini kullandı.

Mahkemenin tarihi hakkında hiç bilgi sahibi olmadıklarını ifade eden Hasan Gökgöz`ün babası Mehmet Gökgöz, mağdurları çağırmadan sanıkların salıverilmesine tepki göstererek, bu gidişle davada tutuklu sanığın kalmayacağını belirtti.

“Bu adalet değil zulümdür”
Gökgöz, “Bir mahkeme mağduru çağırmadan, onu dinlemeden nasıl karar verebilir. Ben şikâyetçi olduğum halde sanıklar nasıl serbest bırakılabilir. Ben devlete adalete sesleniyorum. Eğer adalet mülkün temeliyse hani adalet nerede. Adamı paramparça etmişler eğer buna adalet diyorlarsa ben buna adalet demiyorum ben buna zulüm, hakaret diyorum.” dedi.

Yaşananları Allah`a havale ettiğini dile getiren Gökgöz, “Yakında Allah kısmet ederse hacca gideceğim. Kâbe de Allah`ın huzurunda ben bu savcı ve hâkimlerden davacı olacağım, elim öbür dünyada yakalarında olacaktır. O mahkemedeki hakim ve savcı empati yapsın, PKK`liler onların çocuklarını paramparça etselerdi yine de serbest bırakırlar mıydı? Ben onları Allah`a havale ediyorum. Öbür dünyada Mahkeme-i Kübra`da onların yakasını tutacağım ve Yarabbi ben bunlardan davacıyım diyeceğim.” ifadelerini sözlerine ekledi.

Tahliyelere tepki gösteren Riyat Güneş`in kardeşi Nihat Güneş ise mağdurken daha da mağdur olduklarını ifade etti.
Sanıkların tahliye edilmesine bir anlam veremediklerine dikkat çeken Güneş, “Bir yıla yakındır devam eden davada daha mahkemeye çağırılmamışız. Bizi Diyarbakır Savcılığından çağırıyorlar ifade için ama bir gün önce sanıkları serbest bırakmışlar. Ben anlamadım neye dayanarak bizim ifademizi alıyorlar. Bize şikâyetçi olup olmayacağımız hakkında soru soruyorlar. Madem sanıkları serbest bırakmışsınız, biz bu saatten sonra şikâyetçi olsak ne anlam ifade edebilir ki.” dedi.

“Ahirette iki elimiz yetkililerin yakasında olacak”
Yetkililerin yaşananlara karşı duyarsız olduğunu söyleyen Güneş, “Mağdur ile daha da mağdur oluyoruz. Cumhurbaşkanımız sürekli Hz. Ömer`in kullandığı sözü ifade ediyor. Bir kurdun kuzuya zarar vermesinin hesabını yapıyor. Peki, bu gencecik canların hesabını Allah cumhurbaşkanından sormaz mı? Biz bu dünyada belki bu yapılanların hesabını soramıyoruz ama yetkililer bilsin ki ahirette iki elimiz yetkililerin yakasında olacak. Baklava çalan çocuğa yıllarca ceza veriyorlar ama burada gencecik canları katledenler serbest bırakılıyor. Nasıl bir adalet sistemi halen aklım almıyor.” sözleriyle tepkisini ortaya koydu.  (M.Hüseyin Temel / Mustafa Kaynak - İLKHA)