Hüseyin Kaya / Doğruhaber

Evet, şeytanın taifesi seçimlerden sonra bir günü zor bela geçirdi.

İkinci gün bitmeden tertemiz bir Müslümanı, Kur`an aşığı Aytaç Baran`ı şehid ettiler.

Şimdi ortaya çıkıyor ki, bir süredir tehdit ediliyormuş Şehid Aytaç. Polis de istihbarat aracılığıyla suikast hazırlığından haberdarmış ve bu durum Şehide de bildirilmiş.

Ve bazılarının sandığı gibi “Eğer barajı geçmezseler şiddetin dozunu artırırlar” görüşünün doğru olmadığı, kendilerini güçlü gördüklerinde daha saldırgan oldukları bir kez daha ortaya çıktı.

Öyle ya barajı aştınız; tehdit, baskı ve hile ile de olsa yüksek bir oy aldınız. Satılık İslamcı eskileriyle, eşcinsel sapıklarla, dini her türlü değere düşman Türk soluyla, kerhaneci Kemalistlerle yaptığınız ittifak neticesinde “Türkiyelileştiniz” ve yüksek bir oya ulaştınız. Biraz daha çaba harcasanız CHP`nin başındaki “adamcağız” pılını pırtısını toplayıp gidecek ve ülkenin “Ana Muhalefeti” hatta iktidarı bile olabilirsiniz.

Ama siz onca gücünüz ve müttefiklerinize rağmen “üç beş sadık adam”dan korkuyorsunuz.

Allah`tan başka kimsesi olmayan insanları öldürüp Allah`a kavuşturmakla tehdit ediyorsunuz.

Her yerde ve aşamada Pkk ile berabersiniz; ama “silahlı bir örgüt” olmadığınızı iddia ediyorsunuz.

Tam da koalisyonda kilit öneme geçmişken böyle söylentiler kızdırıyor eş genel başkanı.

Demirtaş, “Ben herkesten bu dönemde dikkatli ve tedbirli olmasını özellikle rica ediyorum. Herkes, bütün çevreler, siyasi partiler. Bizim kimseye düşmanlığımız yok. Biz silahlı bir örgüt falan değiliz". Bu saçmalığı bıraksınlar. Kimin elinde silah var, iyi biliyor herkes. Biz demokratik siyaset yapan Türkiye`nin büyük bir siyasi hareketi, partisiyiz.

“Biz silahlı bir örgüt değiliz” diyor Demirtaş.

Ama bakın yeni milletvekili ne diyor.

Muş milletvekili olarak seçilen Burcu Çelik Özkan, koruculara hitaben, “Bu memleketten defolup gideceksiniz. Bize uzattığınız o keleşi size çevirmesini çok iyi biliyoruz” dedi.

Evet, silahlı bir örgüt değil; ama keleşi biat etmeyenlere çevirmeyi “çok iyi” biliyormuş!

Muş milletvekili seçimden bir gün sonra bu açıklamayı yaptı.

Açıklamadan bir gün sonra da Diyarbakır`da öldürmeyi “çok iyi bilen” çeteler, Aytaç Baran`ı şehid etti.

Biz de saçmalamayı bırakalım artık. Keleşi “çok iyi bilen”; ama silahlı bir örgüt olmayan, sırtını Kandil`e dayamayan, “açık oy” kullandırarak tek Parti faşizmini hortlatan ve kendilerine “demokrat” diyenlere yol açalım.

Demokrasiniz de adaletiniz de özgürlükçülüğünüz de yerin dibine batsın!

Allah`ın laneti şeytanın, dostlarının, destekçilerinin, Kur`an düşmanlarının, örtü düşmanlarının, sapıklığı meşrulaştıranların, sapıklığa ses çıkarmayanların, gerçekleri gizleyenlerin ve yalancıların üzerine olsun!