Kudüs'teki temaslarının ardından Beyt Hanun "Erez" Kapısı'ndan Gazze Şeridi'ne geçen Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Filistin Birlik Hükümeti Din İşleri ve Evkaf Bakan Vekili Hasan Es-Seyfi ile makamında görüştü.

İsrail saldırılarında yıkılan Abdullah Bin Ömer ve Ali Bin Ebi Talib camilerini ziyaret eden Görmez, HAMAS Siyasi Birimi Başkan Yardımcısı İsmail Heniyye ile de bir araya geldi.

Görmez, yıkılına camileri ziyareti sırasında, Türkiye'nin, Gazze'de yıkılan ve zarar gören camilerin yeniden inşası, onarımı ve İslami mimari modelleri konusunda destek vermeye hazır olduğunu söyledi.

Filistin Birlik Hükümeti Din İşleri ve Evkaf Bakan Vekili Hasan Es-Seyfi'yi ziyaretinde konuşan Görmez, Müslümanların Gazzelilere karşı sorumluluğumuz hakkıyla yerine getiremediklerini belirterek, tefrikanın ümmete verdiği zarara değindi. Görmez, "İstiklal şairimiz Mehmet Akif der ki: “Girmeden tefrika bir millete düşman giremez, toplu vurdukça sineler onu top sindiremez.” Aslında Allah'ın ipine birlikte sarılın ayetinin tefsiri kabilindendir. Ateşin kenarında yaşamak Gazze'de yaşamak değildir. Ateşin kenarında yaşamak tam da o tefrikanın ucunda yaşamaktır." ifadelerini kullandı.

“İzzet denildiği zaman akla Gazze geliyor”

Gazze ile izzetin birleştiğini, izzet denilince akla Gazze'nin geldiğini belirten Görmez, "İzzet Allah'ın müminlere yakıştırdığı çok güzel bir kelimedir. Abdullah b. Ömer ve Ali b. Ebû Talib`in camilerini gördüm bugün. Uzun süredir projeler üzerinde çalışıyoruz. İnşallah en kısa zamanda bugün alacağımız bir kararla inşaatlarını hemen başlatmamız ve behemehal camileri bitirmemiz gerekmektedir. Biliyorum ki Gazze`de mescit, sadece namaz kılma mekanı değildir. Aynı zamanda eğitim verildiği, çocukların, gençlerin, kadınların, ailelerin her türlü hizmeti aldığı bir mekandır." dedi.

“Mescitleri, mabetleri harabeye çeviren birinden daha zalim kimse olamaz”

Bütün dinlerde ve medeniyetlerde “mabetlerin masumiyeti” kavramı olduğunu ifade eden Görmez, Ama, yetmişten fazla caminin tek tek seçilerek bombalanmış olması, bunu yapan düşünceyi, zihniyeti bütün yönleriyle ortaya koyuyor. Mabedi, mescidi harabeye çeviren birinden daha zalim kimse olamaz. Bu yeni projeleri yaparken sadece namaz mekanı değil çocukların, ailelerin istifade edeceği mekanlar hazırlamamız gerekir." diye konuştu. (İLKHA)