• DOLAR 34.607
  • EURO 36.666
  • ALTIN 2915.147
  • ...
İhraç edilen savcılara Silivri yolu göründü
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) 17 ve 25 Aralık darbe girişimlerinin savcıları Zekeriya Öz, Celal Kara, Muammer Akkaş ve Mehmet Yüzgeç ile hakim Süleyman Karaçöl'ü meslekten attı. HSYK 2'nci Dairesi daha önce 3'er aylık "meslekten uzaklaştırma" yaptırımı uyguladığı isimlerle ilgili soruşturma sürecini tamamladı. Daire, 2'ye karşı 5 oy çokluğuyla 5 ismi meslekten ihraç etti. Üyeler Mahmut Şen ve Mustafa Kemal Özçelik, "İhraç kararı için ceza davası sonucu beklensin" görüşünü savundu. Öz, Kara, Akkaş, Yüzgeç ve Karaçöl'ün atılma gerekçeleri "Birlikte hareket ederek yargı bağımsızlığına zarar verdikleri", "Nüfuzlarını kötüye kullanarak hakimlik meslek onuruna aykırı davrandıkları", "Yargı bağımsızlığı ile tarafsızlığına zarar verdikleri ve toplum gözünde yargının bağımsız olmadığı izlenimi yaratmaya çalıştıkları" şeklinde sıralandı. Kararla ilgili HSYK 2'nci Daire Başkanı Mehmet Yılmaz şu açıklamalarda bulundu:

SAVCILIK ONURUYLA BAĞDAŞMIYOR: Savcı Öz hakkında savcılık onuru ile bağdaşmayacak şekilde Dubai'ye tatile gittiği, Fatih Belediyesi'nde bir firma lehine girişimde bulunduğu, Dubai'deyken kendisini göreve başlatmış gibi evrak düzenlettiği için ihraç kararı verildi. Akkaş ve Kara, başsavcılıktan habersiz soruşturma yürüttükleri için, yine Akkaş adliye önünde basın bildirisi dağıttığı için ihraç edildi.

HERKES ÖZGÜRCE KONUŞTU: Savunmaları sonuna kadar alındı. İstedikleri tüm belgeler gönderildi. Müfettişce alınan savunmanın dışında kurul tarafından da savunmaları istendi. Tüm talepleri yerine getirildi. Ek savunma hakları verildi. Her şey son derece özgür bir ortamda tartışıldı. Herkesin bütün yasal haklarını kullanması için elimden geleni yaptım. Bütün arkadaşlarımın muhalefetlerini, karşı sözlerini, haklı sözlerini, sabırla dinleyip neticeye ulaştırıyoruz. Herkes özgürce konuşuyor, özgürce istediğini söylüyor. Oylarını da tek tek özgürce alıyoruz. Kimsenin yakasına yapışıp "Şöyle, böyle" dediğimiz yok.

DİSİPLİN SORUŞTURMASI: Dairenin işlemi disiplin soruşturması sonunda verilmiş bir karar. Cezai yönden bir suç tanımı yapılmadı. Ancak savcıların örgütlü hareket ettikleri karara şöyle yansıdı: "Birbirlerinden bağımsız ve ayrı soruşturma yürüten savcılar aynı gün soruşturmaya başlayarak aynı gün gözaltı ve malvarlıklarına el koyma kararları vermişlerdir. Savcılar ve hakimin bu şekilde birlikte hareket etmeleri, hayatın olağan akışına aykırıdır.Biz bu soruşturmaların (17 ve 25 Aralık) tarafsız yapılmadığı ve yargıyı yıpratan bir eylem olduğu kanısına vardık.

FTÖ'YE DAHİL EDİLEBİLİRLER

HSYK 2'nci Dairesi'nin kararına da yansıyan bu tespitler, Öz, Kara, Akkaş, Yüzgeç ve Karaçöl'ün ihraçlarına neden olan bu eylemlerinin yargıda yürütülmekte olan Fethullah Gülen Terör Örgütü (FTÖ) soruşturmasına da dahil edilebileceklerinin en önemli işareti olarak görüldü.

ÖZ ,SAVUNMA YALANINA SIĞINDI

Darbe girişimi başarısız olunca kendisini Ttwitter'a vuran Zekeriya Öz, dün meslekten atıldığı haberini alınca çılgına döndü. Öz, Twitter'dan peş peşe mesajlar yayınladı. Öz "HSYK anayasa ve yasaları çiğneyerek savunmamızı dahi almadan yukarıdan aldığı talimatla bu kararları vermiştir yazıklar olsun bağımlı HSYK'ya", "HSYK'nın savunma için verdiği süre dolmadan ihraç kararı vermesi, bu kararı vermesi için emri veren kişiden korktuklarından hukuku çiğnediler" tweetler'i ile savunma yalanına sığındı. Halbuki HSYK 2'nci Daire Başkanı Mehmet Yılmaz açıklamasında savcılarla hakimin savunmalarının sonuna kadar alındığını belirterek "İstedikleri tüm belgeler gönderildi. Müfettiş tarafından alınan savunmanın dışında ayrıca kurul tarafından da savunmaları istendi. Defalarca başka taleplerde bulundular, onlar yerine getirildi. Ek savunma hakları verildi. Ondan sonra karar verildi" dedi. Öz'ün attığı tweetlerden bazılı şunlar: "Haberler doğruysa HSYK yetki gaspı yapmıştır.Verdiği karar yok hükmündedir verdiği kararda milletinden gecikmeden ötürü özür de dilememiştir", HSYK'da CB'nin atadığı türbanlı üye biz burada siyasal yargılama yapıyoruz diyerek, kararların kimin talimatıyla verildiğini itiraf etmiş."

25 ARALIK'IN SAVCISI

25 Aralık'ta darbe girişiminin ikinci ayağı için düğmeye basan savcıydı. Ülkenin önde gelen işadamlarına ve şirketlerine operasyon için Emniyet'e talimat verdi. Ancak, dönemin Başsavcısı Turan Çolakkadı devreye girip hukuksuz olduğu gerekçesiyle talimatlara uyulmamasını istedi. Akkaş, darbe boşa çıkınca basına yasadışı bildiri dağıttı. Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığı'na savcı olarak atandı. Sonrasında ise tedbiren görevden uzaklaştırıldı. Daha önce de Beşiktaş Adliyesi'nde özel yetkili savcı olarak Hrant Dink cinayetine ilişkin ek soruşturmayı yürütüyordu. Paralel Yapıyı'ya yakın kamu görevlilerinin suçlandığı soruşturmayı sonuca bağlamadı. 2012'de Metro Turizm'in sahibi Galip Öztürk'e yönelik iddianame hazırladı. Soruşturmaya bazı AK Partili politikacıları da dahil etmişti. Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi'nde Kara ile birlikte yargılanıyor.

17 Aralık operasyonlarını Celal Kara ile birlikte başlatan savcıydı. Memur Suçları Bürosu savcısıydı. Örgütlü Suçlar Savcılığı'nca ortada örgüt olmadığı gerekçesiyle kendisine gönderilen Fatih Belediyesi'ne yönelik soruşturma evrakını 15 gün gibi kısa bir sürede inceleyip dosyayı 17 Aralık operasyonuna dönüştürdü. Soruşturma dosyasını UYAP'a kaydetmeyip, başsavcıya bilgi vermeden örtülü operasyon yapmaya kalkıştı.

HÜKÜMETE GÖZDAĞI VERMEYE KALKTI

Zekeriya Öz'e bağlı olarak 17 Aralık soruşturmasını yürüttü. Darbe girişimi boşa çıkınca Öz ile birlikte gazetecilere hükümetin aleyhine sert açıklamalar yapıp gözdağı vermeye kalktı. İfadesini aldığı Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir'e "İki dakikan var, anlat ve çık", "Derdini mahkemede anlatırsın" dediği ve savunma delillerini dosyaya koymamasıyla gündeme geldi. Soruşturmaya ilişkin delilleri toplamadan şirketlerin mal varlığına el konulması kararı çıkardı. Tanıklıktan çekinebilecek kişilerin dinlenmesi yasak olduğu halde, Rıza Sarraf ile eşi Ebru Gündeş ve Muammer Güler ile oğlu Barış Güler arasındaki konuşmaları dinlemekle suçlandı. Soruşturma dosyasını UYAP'a kaydetmeyip Başsavcıya bilgi vermedi. Hukuksuz dinleme, arama ve gözaltı kararları üzerine HSYK soruşturmadan el çektirip infaz savcısı olarak görevlendirildi. 17 Aralık'tan sonra Afyonkarahisar'a savcı olarak atandı. HSYK 2014'te tedbiren görevden uzaklaştırdı. Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi'nde "görevi kötüye kullanma" suçundan 3 yıl hapis istemiyle dava açıldı. Balyoz, Askeri Casusluk ve Sahte Çürük Çetesi soruşturmalarında görev yaptı.

24 DAKİKADA ŞİRKETLERE EL KOYDU

25 Aralık operasyonu kapsamında Sulh Ceza Hakimi olarak işadamları ve şirketlerin mallarına tedbir koyma kararını verdi. Soruşturma dosyasını yeterince incelemeden, CMK'nın 128. maddesine aykırı bir şekilde şüphelilerin mal varlıklarına el koymakla suçlandı. Dosyanın kapsamlı olmasına rağmen kendisine geldikten sonra 24 dakika içinde 7 işadamı ile 2 şirketin tüm mal varlıklarına el konulmasına karar verdi. Nöbetçi olmadığı halde telefon dinleme kararlarları verdi. Suç işlendiğine dair kuvvetli şüphesi olup olmadığı, mal varlığının bu suçtan elde edilip edilmediği konusunda hiçbir inceleme ve araştırma yapmadan, dosya üzerinden el koyma kararı verdi. Önce Kütahya'ya atandı, sonra tedbiren görevden uzaklaştırıldı. Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi'nde Kara ve Akkaş ile birlikte yargılanıyor.

YARGILAMA YARGITAY'DA

HSYK'nın4 savcı ve 1 hakim hakkındaki kararı, mahallindeki en yakın ağır ceza mahkemesine gidecek. Ağır ceza, son soruşturma talep ederse, bu kişiler hakkında iddianame hazırlanacak. Yargılama izni verilenler, birinci sınıf hakim ve savcı oldukları için ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay'da yargılanacak. İhraç edilen hakim ve savcıların Danıştay'a itiraz hakları bulunuyor. Yargılama sonunda Öz, Kara, Akkaş, Yüzgeç ve Karaçöl suçlu bulundukları takdirde, onlarca suçsuz insanı gönderdikleri Silivri Cezaevi'ne bu kez kendileri girecek.

REZALETİ SABAH ORTAYA ÇIKARMIŞTI

Hükümete yönelik yargı darbesinin beyin takımında yer alan Zekeriya Öz'ün bir inşaat firmasının parasıyla Dubai'de yaptığı tatili SABAH ortaya çıkarmıştı. 31 bin 588 dolarlık, 6 gecelik VIP tatilin belgelerini SABAH ortaya koymuştu. Öz, skandalın ortaya çıkmasıyla hemen ertesi gün HSYK 1. Dairesi'nce Bakırköy Cumhuriyet Başsavcıvekili olarak atanmıştı. 1 ay sonra da Bolu'ya düz savcı olarak gönderilmişti. Zekeriya Öz'ün, inşaat şirketine, seyahat faturalarını aldırıp yok etmek için polis ekibi gönderdiği de ortaya çıkmıştı.

25 ÇUVAL HİÇ AÇILMADI

SABAH, 25 Aralık operasyonunda ise Muammer Akkaş'ın gözaltı kararlarını hiçbir delile dayanmadan aldığını gündeme getirmişti. Akkaş, polisin 2 yıllık izleme sonucu düzenlediği tapelerin bulunduğu 25 çuvala elini bile sürmeden operasyona karar vermişti. Akkaş'ın yerine atanan savcılar kırmızı kurşun mühürlü 25 çuvalın hiç açılmadığını belirleyince tutanak tutmuştu.

Kaynak: Sabah

Bu haberler de ilginizi çekebilir