Resulullah Aleyhisselatu Vesselam Ve Müslüman Gençler
Bismillahirrahmanirrahim
“Allah`a ve Resûlüne itaat edin, birbirinizle çekişmeyin; sonra korkuya kapılırsınız da kuvvetiniz gider. Bir de sabredin. Çünkü Allah sabredenlerle beraberdir.” (Enfal: 46)
İslam, Allah Teâlâ`nın dinini meslek edinip bu uğurda çabalayan muvahhid gençlerin omuzlarında yükselerek günümüze kadar geldi. Peygamber Aleyhisselatu Vesselam`ın davetine Mekke`nin müşrikleri karşı çıkarken, daveti kabul edip Hz. Peygamberin etrafında güçlü bir halka oluşturanlar ve daveti canları pahasına savunup yaymaya çalışanlar Mekke`nin gençleriydi.
İslam`ı kabul ettikten sonra Resulullah Aleyhisselatu Vesselam`a bağlılıklarını ortaya koyan ve itaatte bulunan genç sahabeler, karşılaştıkları baskı, dayatma ve işkencelere rağmen en küçük bir tavize yanaşmamış, Mekke`de Medine`de ve Hazreti Peygamberin istediği bölgelere giderek İslam`ı yaymaya çalışmışlardı. Resulullah (SAV)`ın etrafındaki o mübarek insanlar gençlerimizin yolunu aydınlatan nur kaynaklarıdır. Allah Resulü`ne bağlılıklarını ve İslam`ı yaşamadaki ihlas ve samimiyetlerini örnek edinen Müslüman gençler, aynı samimiyet ve ihlasla İslam`ı yaşamak ve yaymak için çabaladıklarında aynı başarıyı elde edeceklerdir.
İslam`ın ilk dönemlerinde davet götürülen insanlardan tepki gösterip engel olmaya çalışanlara karşı İslam`ı kabul eden gençler büyük fedakârlıklarda bulunarak hem İslam`ın yayılması için çalışıyor hem de Hz. Peygamber (SAV) etrafında güçlü bir halka oluşturarak rehberlerinin, önderlerinin zarar görmesini engellemeye çalışıyorlardı. Aynı şeylerle günümüzde de karşılaşıyoruz. Bıkmadan, ihlasla sorumluluklarımızı yerine getirirsek onların muvaffak oldukları gibi biz de muvaffak oluruz inşallah.
Gençlere önem veren ve onları yetiştirmek için çabalayan Hz. Peygamber (SAV) onları ilme yönlendirmiş, zekâ ve kabiliyetlerine güvendiği gençlerin ilmi alanda uzmanlaşmaları için kendilerine imkânlar sağlamıştır. Büyük önem arz eden vahiy kâtiplerini genellikle gençlerin arasından seçmiştir. Başka kavimlere ve milletlere gönderdiği mektupları daha çok gençlere yazdırmıştır. Bazı gençleri Süryanice ve İbranice gibi o günlerde ihtiyaç duyulan yabancı dilleri öğrenmeye teşvik etmiştir. Yahudilerle arasında elçilik yapması için genç sahabelerden Zeyd b. Sabit (ra) gibileri görevlendirmiştir.
Resulullah (SAV)`ın miras bıraktığı Kur`an ve sünnet hakla batılı ayırt edecek mahiyette olup hidayet kaynağı olarak ilk günkü gibi sağlamlığını ve canlılığını muhafaza etmektedir. Bunlar, Mü`minlerin hayatının temel dayanağıdır. Genç kardeşler, İslam`dan bihaber yaşayan insanlara Hz. Peygamberin mesajını iletme kabiliyetine sahiptirler. Aynı zamanda Peygamber (SAV)`ın etrafında saf tutan genç sahabelerin varisi olarak bize bıraktıkları sorumluluğu yüklenme inanç ve bilincini de taşımaktadırlar. Her çağın insanları gibi kulluk vazifemizi icra etmekle yükümlüyüz. İnanan gençler olarak bu sorumluk sırtımıza yüklenmiştir. Onların bıraktığı emaneti büyük bir sabır ve azimle hedefine ulaştırmamız en önemli vazifelerimizdendir.
Kutlu Doğum Etkinliklerinin yoğun şekilde yapıldığı Peygamber Aleyhisselatu Vesselam`ın bereketli mevsimini teneffüs etmekteyiz. Örnek ve Rehber olan Peygamber Aleyhisselatu Vesselam aramızda yaşıyor. O`nun etrafını saran genç sahabelerden biriymişiz gibi bir bilinç, anlayış ve ruhla çalışıp çabalayarak, büyük başarılar elde edeceğimizden şüphemiz yoktur.
Önemli olan Hazreti Peygamberin söylediklerini, yaptıklarını ve ikrar ettiklerini öğrenmek, yaşamak, İslami daveti herkese sunmak, hikmetle yaklaşıp ikna etmek için çabalamaktır. İnsanları cehaletten kurtarıp İslam`ın nuruna yönlendirmektir. O`nun bize bıraktığı Kur`an ve sünneti öğrenerek ve yaşayarak bizzat onun rahlesinde tedris görme imkânını elde edebiliriz. İslam`a yoğunlaşarak, okuyarak ve öğrenerek gerekli donanımı elde ettikten sonra insanlarımızı hidayete çekebilir ve cehaletin önünde set olmak için çabalayabiliriz.
Her çağın Müslümanları, Müslüman gençleri sorumluluklarının bilincinde hareket edip İslam`ı yaşayarak ve tebliğ ederek insanlara götürmekle yükümlüdür. Bizden öncekilerden bunu hakkıyla yerine getirenler olduğu gibi, yapmayanların ihmalkârlığı küfrün güçlenmesine ve yayılmasına yol açtı. Bu alandaki ihmalkârlıklarımız küfrün daha fazla güçlenmesine ve Müslümanlardan yeni yeni mevziler kazanmasına neden olmuştur.
Gençler, Resulullah Aleyhisselatu Vesselam`ın davetinin bütün aşamalarında faal olarak çalıştılar. O`nu bir an olsun yalnız bırakmadılar. Mekke`de evinin nöbetini tutup müşriklerin saldırılarından kurtarmaya çalışırken, Medine`de dizinin dibinde çöküp ders aldılar. Savaş meydanlarında etrafında etten duvarlar örüp düşmanın darbe vurmasını önlemek için çabaladılar. Resulullah Aleyhisselatu Vesselam`ın vefatından sonra O`nun bıraktığı mirası sırtlayıp köy köy, şehir şehir ülke ülke dolaşıp yeryüzünün dört bir yanına İslam`ı yaydılar. Resul–i Ekrem Aleyhisselatu Vesselam`ın davetinin başından vefatına kadar bütün kademelerde gençlerin büyük görevler üstlendikleri ve İslami davetin her aşamasında faaliyet yürüttükleri görülür. İhlâs ve samimiyetle İslam`a sarılan ve bunun için canla başla çalışan gençlerin çabaları, İslam`ın Arap yarımadasını aşıp üç kıtanın insanlarına mesajını iletmeyi başardı.
Bugün de aynı yük, imanlı gençlerin omuzuna yüklenmiştir. Bozulmaların ve yozlaşmaların her geçen gün yaygınlaştığı günümüzde, genç sahabelerin sahip oldukları ruh, bilinç ve samimiyetle hareket edecek olan gençlerimiz bu işi başaracaklardır inşallah. Zira bozulmaların ve İslami hayattan uzaklaşmanın büyük bir hızla yayıldığı günümüzde bozgunculardan daha kapsamlı ve daha fazla çalışılmazsa bozulmanın önünü almak mümkün değildir.
Gençler İslami davanın temel taşlarıdır. Küfür ve zulüm bulutlarının dağıtılması ve insanlığın İslam nuruyla aydınlatılması onların büyük gayret ve çabalarıyla gerçekleşecektir. Resul–i Ekrem Aleyhisselatu Vesselam aralarında yaşıyormuşçasına bıraktığı miras olan Kur`an ve sünnete dört elle sarılıp büyük bir özveriyle yaşama ve yaymaya çalıştıklarında büyük değişimlere öncülük edeceklerdir.
Müslümanların zaaf göstermesi, buna karşın İslam düşmanlarının güçlenmesiyle birlikte İslam ümmeti büyük sıkıntılar yaşadı. Bunu fırsat bilen İslam düşmanları fitne ve fesat oyunlarıyla Müslümanlara büyük darbeler indirdiler. Bugün fitne ve fesadı yaygınlaştırıp Müslümanları birbirlerine düşürmeye ve birbirlerinin kanlarını akıtmaya çalışan İslam düşmanları, İslami vahdetin bütün yollarını tıkamak ve İslami olan her şeyi yok etmek için çabalıyorlar.
Bu büyük sıkıntıları aşmanın ve bu karanlık tabloyu tersyüz etmenin elbette çareleri vardır. Müslüman gençlerin asrısaadetteki gibi büyük bir ihlâs ve samimiyetle İslam`a sarılmaları, İslam`ı okumak ve yaşamak için çabalamaları, İslam`ın mesajını her tarafa götürmeleri ve Müslümanları kardeş görmeleri sayesinde İnşallah birçok sıkıntının önü alınacaktır.
Kardeşlerimizle berber rahmet iklimini beraber teneffüs etmek için yorulmadan, bıkmadan, usanmadan, bilerek, anlayarak ve hikmetle ailelerimizin, akrabalarımızın, sevdiklerimizin, dostlarımızın, halkımızın ve insanlarımızın Hazreti Peygamberi daha iyi tanıyıp örnek almaları için çaba sarf edelim.
Rabbim genç ashaba verdiği güzellikleri bizlere de nasip etsin.
Allah`a emanet olun.
Söz ve Kalem Nisan Baş Yazısı