Dışişleri Bakanlığı`ndan Papa açıklaması
Dışişleri Bakanlığından, Papa Franciscus`un, 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarına ilişkin konuşmasının, Türkiye ve Türk milleti açısından yok hükmünde olduğu bildirildi.
Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Katolik aleminin ruhani lideri Papa Franciscus veErmeni temsilcilerinin, 1915 olayları konusunda Vatikan'daki Aziz Petrus Bazilikası'nda düzenlenen ayinde dile getirdiği ifadelerinin tarihi ve hukuki gerçeklerle bağdaşmadığı bildirildi.
Açıklamada, Papalık makamına geldiği günden bu yana, dünyada farklı gruplar arasında barış ve dostluğun tesis edilmesini savunduğunu belirten Papa Franciscus'un, çekilen acılar arasında ayrımcılık yaptığına, seçici bir bakış açısıyla 1. Dünya Savaşı'nda hayatını kaybeden Türk ve Müslüman halkların uğradığı mezalimi görmezden geldiğine, başta Ermeniler olmak üzere sadece Hristiyanların acılarını öne çıkardığına yer verildi.
"Tarihin siyasete alet edildiği bu ayinde, geçmiş yüzyıllarda Anadolu'dan uzak coğrafyalarda yaşanan büyük acılar ve açılan karanlık sayfalar, bu meyanda sömürgeciliğin zulmü tamamen gözardı edilerek, 1915 olaylarıyla ilgisi olmayan, yüzlerce yıl Anadolu'da birlikte yaşadığımız Hristiyan kardeşlerimizin zikredilmesi kabul edilemez" denilen açıklamada soykırımın hukuki bir kavram olduğu vurgulandı.
"Hukukun koşullarını yerine getirmeyen iddialar, ne kadar yaygın kanaat mefhumuyla açıklanmaya çalışılırsa çalışılsın, iftiradan ibarettir" ifadesine yer verilen açıklamada şunlar kaydedildi:
"Papa Franciscus'un konuşmasında Bosna ve Ruanda'da uluslararası yetkili mahkemelerce soykırım oldukları saptanmış acı olaylar 'toplu kıyım' olarak zikredilirken, hakkında hiçbir mahkeme kararı olmayan 1915 olaylarına soykırım denmesi manidardır. Bu çelişkinin adalet ve vicdan kavramlarıyla izah edilmesi mümkün değildir.
Üzüntüyle görüyoruz ki Papa Franciscus'un bugün düzenlenen ayindeki sözleri, 28-30 Kasım 2014 tarihleri arasında ülkemize gerçekleştirdiği ziyarette ve dönüş yolunda 'iki tarafın da iyi niyetli olduğunu, uzlaşının gerçekleşmesi için taraflara yardım edilmesi ve halkların uzlaşması için dua edilmesi gerektiğini' belirten ifadelerinden ciddi bir sapmadır.
Oysa, Türkiye ziyareti sırasında ve akabinde verilen mesajlardan sonra, bugün düzenlenen ayinde, 1. Dünya Savaşı sırasında hayatını kaybeden her bir can için Hristiyan, Müslüman, Musevi olduğuna bakılmaksızın dua edileceği ve Tanrı'dan rahmet dilenmesi üzerinde bir uzlaşıya varılabileceğini düşünmüştük.
Papanın bugünkü ifadelerinden, gelecek nesillere dostluk ve barış miras bırakmak yerine tarihten husumet çıkarmakta inat eden Ermeni anlatısının etkisi altında kaldığını görüyor ve bu tutumu reddediyoruz.
Papalık gibi ulvi bir makamdan, tarihi olaylar hakkında dini ayrımcılığa ve tek yanlı yorumlara prim verip, tarihten husumet çıkartanları desteklemek yerine, özellikle dünyanın halen içinde bulunduğu hoşgörüsüzlük, ayrışmalar ve çatışmalar ortamında etnik ve dini ayrımcılıkları reddeden evrensel bir dilin inşa edilmesini sağlayacak ortak yaklaşımlara ve barışa hizmet etmesi beklenirdi."
Açıklamada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 23 Nisan 2014'te yayınladığı mesajda yer alan "Bugünün dünyasında tarihten husumet çıkarmak ve yeni kavgalar üretmek kabul edilebilir olmadığı gibi, ortak geleceğimizin inşası bakımından hiçbir şekilde yararlı da değildir" ifadesi aktarılarak, "Her açıdan tartışmalı, önyargılara dayalı, tarihi tahrif eden ve Birinci Dünya Savaşı koşullarında Anadolu'da yaşanan acıları tek bir dinin mensuplarına indirgeyerek takdim eden ifadeler Türkiye ve Türk milleti için yok hükmündedir" değerlendirmesi yapıldı.
Konuyla ilgili Türkiye'nin görüşünün Dışişleri Bakanlığına davet edilen Vatikan'ın Ankara Büyükelçisi Antonio Lucibello'ya aktarıldığı, Türkiye'nin Vatikan Büyükelçisi Mehmet Paçacı'nın da istişareler için Türkiye'ye çağrıldığı bildirildi.