Çocukları dağa kaçırılan anneler çocuklarını istedi
Çocukları PKK tarafından kaçırılan anneler, Diyarbakır Şeyh Said meydanında yaptıkları basın açıklamasıyla çocuklarını istedi.
PKK ve PKK`ya yakın derneklerin çeşitli bahanelerle dağa götürüp bir daha geri getirmediği çocukların anneleri, yaşanan duruma isyan etti. Çocukları geri gelene kadar pes etmeyeceklerini belirten anneler, çözüm varsa çocuklarımız da gelmeli dedi.
Çocuğu PKK tarafından kaçırılan anneler ve çocukları asker iken öldürülen anneler adına yapılan basın açıklamasını Hatice Eren okudu. Annelerin dillerinden düşmeyen tek kelime ise barıştı.
Asker anneleri ve evlatları dağda olan anneler olarak barış ve kardeşlik için bir araya geldiklerini belirten Eren, “Kan ve gözyaşının ebediyete kadar susması, toplumsal ve kalıcı barışın tesisi için anne yüreğimizle tüm muhatapların vicdanlarına seslenmeye geldik. Tüm ideolojik ve politik kimliklerin üstünde anne kimliğimizle tüm siyasilerin ruhuna seslemeye geldik. Çünkü annelerin ideolojileri yoktur ve vicdanları vardır. Barış da ancak merhameti geniş olan annelerin eliyle gelecektir. 40 yıldır devam eden bu kirli savaşın en çok bedel ödeyen tarafları olan biz anneler çözüm sürecinden önce hayali bile mümkün olmayan Diyarbakır Şeyh Said Meydanından tüm dünyaya ilan ediyoruz. Herkes artık bilmelidir ki bu kirli savaş devam edemez.” dedi.
“Partiler üstü bir akılla sorunumuz çözülsün”
Bin yıldır kardeş olan bu halkın evlatlarının kirli bir savaşın kurbanı olmalarına anneler olarak sessiz kalmayacaklarını vurgulayan Eren sözlerini şöyle sürdürdü: “Meşruiyetini savaştan alan her kesime 'edi bese` yani 'Artık yeter' diyoruz. Umarım ve dileriz ki inadına barış, inadına kardeşlik diyen bu birlikteliğimizden siyasiler ve gereken mesajı alır ve çözüm sürecinin ruhuna uygun tavır sergilerler. Siyasilerden beklentimiz, bu sorunu partiler üstü bir akılla ele alıp bir an önce nihayete kavuşturmalarıdır. Zira biz annelerin ne bekleyecek takati ne de mecali kalmıştır. Bizler 30 yıl öncesinin Kürt ve Türk anneleri değiliz. Hiç kimse etle tırnak olmuş bu halkı birbirine düşüremeyecektir ve bizim doğurduğumuz çocuklarımızı kirli siyasetlerine kurban edemeyecektir.” ifadelerini kullandı.
“Aynı gemide olan herkesin barış için çabalaması lazım”
Tüm Türkiye halklarından barış, kardeşlik, birlik ve beraberliği savunmalarını istediklerini kaydeden Eren, “Son derece hassas bir sürecin arifesinde olduğumuz şu günlerde herkesin barışı daha sık vurgulamasını ve buna uygun pratik geliştirmeleridir. İslam`ın bir anlamı da barıştır. Barış için çabalaması gerekenlerin en fazla bizlerin olması gerektiğinin barış ve kardeşlik için atılan her adımın aslında bir ibadet olduğunun bilincinde olmamız gerekiyor. Aynı gemiyi paylaştığımız herkesin, her kesimin bu süreci sahiplenmesi gerekir. Aslında bu ülkede yaşayan ve yüreği bu ülke için çarpan aynı gemide olduğumuzun farkında olan herkesin çabalaması ve bir şeyler yapması gerekmektedir.” diye konuştu.
“Yeni bir sayfa açıp helalleşmeliyiz”
Tüm ideolojik, politik yanları bir tarafa bırakıp bu kutlu barış yolunda bir olmanın gerektiğini vurgulayan Eren son olarak şunları söyledi: “Savaşın devam etmesini isteyen tüm sistemlerin karşısında dimdik durmalı, ülkenin birlik ve beraberliği adına demokrasi ve insan hakları, eşitlik ve özgürlük adına, kadın hakları adına el ele vermeli, bir olmalıyız. Geçmişe sünger çekilmeden barış olmaz. Geçmişin tüm hata ve günahlarını silip yeni bir sayfa açmalı ve helalleşmeliyiz. İşte şimdi bunun ilk adımını biz anneler atıp öncellikle siyasilere kucaklaşıp barış için çabalamaları gerektiğini söylüyoruz. Ne olur barışı partiler üstü bir akılla bir an önce nihayete kavuşturun ve yüreğimizdeki bu ateşe Allah rızası için bir su dökün.” (Emrah Deniz, Ali Fidancı - İLKHA)