Ortadoğu Teknik Üniversitesi yerleşkesinde ODTÜ Meclis Topluluğu tarafından Siyer Araştırma Vakfı Başkanı Muhammed Emin Yıldırım'ın katılımıyla düzenlenen programa katılmak isteyen öğrenciler, solcu grupların bıçaklı sopalı saldırısına uğradı.

Etkinliğin düzenlendiği caminin çevresinde bıçaklarla dolaşan saldırganlar, camiye gelmek isteyen ve aralarından başörtülü bayanların da bulunduğu öğrencilere saldırarak kovaladı. Saldırılarda biri yabancı uyruklu 3 öğrenci darp edildi.

ÇAD'da su kuyusu açılması için düzenlenen yardım standına da saldıran sol görüşlü öğrenciler, buradaki başörtülü öğrencileri darp etti.

Dün yaşanan olaylarla ilgili olarak İlke Haber Ajansına değerlendirmelerde bulunan Siyer Araştırma Vakfı Başkanı Muhammed Emin Yıldırım, yaşananların kabul edilebilecek bir tarafının olmadığını belirterek, yaşananların ilim adına konuşanların ilimden, bilimden korkması, konuşmaktan aciz olmasının bir göstergesi olduğunu söyledi.

“Oluşturdukları bazı algılar üzerinden bizi hedef haline getirmeye çalışıyorlar”

Saldırganların kullandıkları üslupta her zaman olduğu gibi bu programda da kendilerine karşı gördükleri insanlara yönelik bir şiddet, baskı, gasp ve saldırı olduğunu söyleyen Yıldırım, saldırganların bu tavırlarıyla fikirleri gölgelemek gayretinde olduğunu söyledi.

Yıldırım, “Bu şekilde usulsüzlüklerini, haksızlıklarını, hadsizliklerini meşrulaştırmak için sizi de kendileri gibi tanımlama gayretine girmişlerdir. Onun için de sizin söylediğiniz fikirler üzerinden, yazdıklarınız üzerinizden değil de, toplumda oluşturdukları bazı algılar üzerinden bizi hedef haline getirmeye çalışıyorlar. Bu bağlamda, bunlar IŞİD`çidirler, bunlar Özgecan`ın katillerine destek verenlerdir, onları ortaya çıkaran zihniyettir şeklinde hiçbir şekilde yana yana gelebilecek bir durumda olmayan söylemler üzerinden kedileri için bir meşruiyet aramaya girişmişlerdir.” şeklinde konuştu.   

“Güneş balçıkla sıvanmaz”

Hangi düşünceden olursa olsun ODTÜ`de okuyan öğrencilerin gelerek kendisinin verdiği konferansta bulunmasını ve kendisini dinledikten sonra soru sormalarını çok istediğini belirten Yıldırım, böyle bir yol dururken orada bulunanların konuşma yerine saldırmalarının ve fikirler üzerinden kendilerini ifade etmemiş olmalarını Hz. Peygamberin hayatından verdiği bir örnekle değerlendirdi.

Yıldırım, “ Bunlar da Peygamberimiz döneminde yaşanan cehaletin bir benzerini sergiliyorlar. Evet, o gün peygamberin sesinin duyulamaması için cahil toplum eline aldığı tencere tavaları bir birine vurarak bunun önüne geçmeye çalışırken, bu gün yaşanan ise bu sesi kısmak için sopalar ve bıçaklarla saldırmak şeklinde tecelli etmiştir. Bu tavırlarıyla, attıkları sloganlarla bizim söylediklerimizi gölgelemeye çalışıyorlar. Ama şunu iyi bilmeleri gerekir ki güneş balçıkla sıvanmaz ve hakikat her zaman hakikattir ve sesi hep gür olacaktır.” İfadelerini kullandı.

“Keşke mertçe bir düşmanlık yapsalardı”

Bu tarz saldırıların kendilerinin ancak aşk ve şevklerini arttıracağını belirten Yıldırım, fikirsel anlamda her zaman için insanların bir araya gelmesinin mümkün olmadığını ve böyle bir beklentilerinin de olmadığını belirterek, fikirler üzerinden düşmanlık yapan bu zihniyetin düşmanlıklarında bile mert davranmadıklarını söyledi.

Yıldırım, “ Keşke böyle bir tavrı sergilemeselerdi ve mertçe bir düşmanlık yapsalardı da işi başka noktalara çekerek olmadık ithamlarla iftira etmemiş olsalardı.” dedi.

“Eşkıyalık söylemleri üzerinden bir yere varılmaz”

ODTÜ öğrencileri adına dün yayınlanan bir bildiri üzerinden üniversitede okuyan öğrencilerin adeta bir hedef göstermeye gittiğini belirten Yıldırım, her neye mal olursa olsun mekân ayırmaksızın hakikati dile getirmek adına söyleyecekleri sözü esirgemeyeceklerini söyledi.

Yıldırım, “Üniversiteler kimsenin babasının tekelinde değil. Biz şunu konuşturur, bunu konuşturmayız tarzı eşkıyalık söylemleri üzerinden bir yere varılmaz. Kimin bu manada söyleyecek sözü varsa gelip bu meydanda sözünü söyleyecek. Eğer bilim diyorlarsa, ilim diyorlarsa öncelikle kendilerinin kullandığı bu söylemleri terk etmeleri gerekir.” şeklinde konuştu.

“Demek ki ODTÜ kimsenin babasının malı değilmiş”

ODTÜ`de dün yaşanan olayların bir hafta öncesinden ateşlenmeye başlandığını ve programın yapılmamasına yönelik öğrencileri tehdit edildiği, kurulan kermes standının dağıtıldığı ve başörtülü öğrencilere saldırıldığını belirten Yıldırım, tüm bu gayretlerin tek amacının üniversitede yapılacak olan bu programın önüne geçmek için yapıldığını söyledi.

Yıldırım, “ Ancak her şeye rağmen bizler bu programı yaptık. Yapmamız da gerekirdir. Yoksa birileri çıkar, ‘Bak işte biz istediğimize program yaptırır istediğimize yaptırmayız` derlerdi. Ama elhamdülillah bu kadar sıkıntıya rağmen birçok öğrenci kardeşlerimizin katılımıyla programı icra ettik. Demek ki ODTÜ kimsenin babasının malı değilmiş. Onlarda bunu görmüş oldular.” dedi.

“İnsanları aldatanlara alanların terk edilmemesi gerek”

Bundan sonrada hiçbir şekilde itidallerini kaybetmeden yollarına devam edeceklerini belirten Yıldırım, bu tür gerginlikler çıkararak insanları aldatanlara da alanların terk edilmemesi gerektiği uyarısında bulundu.  (Fikret Özkan  - İLKHA)