İsviçre'nin Basel kentinde Helepçe'yi anma programı
İsviçre'nin Basel şehrinde Halepçe Katliamı'nın yıldönümü münasebetiyle Said-i Nursi Vakfı tarafından Halepçe'yi Anma Programı düzenlendi.
Kürdistan coğrafyasında son yüzyılda işlenen en vahşi katliamlardan biri olan Halepçe Katliamı'nın, yıldönümü münasebetiyle İsviçre'nin Basel şehrinde bir anma programı düzenlendi.
Said-i Nursi Vakfı'nın düzenlediği program vakıf müdavimlerinden Halil Evsen'in okuduğu Çevşen ile başladı. Okunan Çevşenin ardından mikrofonu alan araştırmacı yazar Zülküf Er, Halepçe'de işlenen katliamın öncesini ve sonrasında yaşanan gelişmelere değindi.
Halepçe'yi Anma programında konuşan Araştırmacı Yazar Zülküf Er, Halepçe'ye kimyasal bomba ataların bombalara elma aroması kattığını belirterek, bu şekilde daha fazla insanın ölümüne sebebiyet verdiklerini belirtti.
Halepçe Katliamı’nın yaşandığı dönemde diktatör Saddam Hüseyin’in Irak'ın başında olduğunu hatırlatan Er, 1979’da İran’da gerçekleşen İslam Devriminin bölge ülkelerine sıçramasını önlemek için, Batılı Emperyalistler ile Arap diktatörlerinin kışkırtmasıyla, Saddam Hüseyin’in 1980’de İran’a savaş açtığını aktardı.
İran’ın karşılık vermesiyle savaşın dengelendiğini ve bu savaşta 1 milyonun üzerinde kişinin hayatını kaybettiğini belirten Er, 8 yıl süren savaşın sonlarına doğru İran’a yakın bir mesafede olan Halepçe şehrinin, İran askerleri tarafından ele geçirilmesine öfkelenen Saddam Hüseyin’in, 16 Mart 1988’de kimyasal bombalarla Halepçe’ye saldırarak malum olan katliamı gerçekleştirdiğini belirterek, katliamın yapıldığı günde, beş bin kadın, çocuk ve yaşlı insanın yaşamını yitirdiğini , daha sonraki yıllarda kullanılan gazın etkisiyle de bu rakamın 100 bini bulduğunu söyledi.
“Halepçe’ye elma kokan bomba yağdırıldı”
Konuşmasında katliamdan sağ kurtulanların anlattığı bazı bilgileri de paylaşan Er, uçakların şehre yaklaştığını duyan halkın sığınaklara kaçtığını, yapılan bombardımanın daha önceki bombardımandan çok değişik olduğunu fark ettiklerini belirterek, “Daha önce yapılan saldırılarda kullanılan bombalar büyük bir gürültüyle patlıyormuş, ancak katliamın yapıldığı gün atılan bombalar, sesten çok duman saçıyormuş. İnsanlar sığınaktan çıktığında, etraftan gelen elma kokusu dışında bir şey hissetmemişler. Hatta kadın ve çocuklar elma kokusunun geldiği yöne doğru gitmişler, tabi buda daha çok insanın hayatını kaybetmesine neden olmuş.” ifadelerini kullandı.
Program son olarak Helepçe’deki katliamın korkunç boyutlarını gözler önüne seren sine vizyon gösterimiyle sona erdi. (Ahmet Bayram – İLKHA)