Kürt halkının sorununu, PKK sorununa indirgemek doğru değildir
Kelhaamed Dergisi yazarlarından Akademisyen Cevdet Kahraman, Diyarbakır`da gerçekleşen `Kürt Meselesine İslami Çözüm Çalıştayı`nı önemsediğini vurgulayarak, yüz yıllık Müslüman Kürt halkının sorununu, PKK sorununa indirgemenin doğru olmadığını söyledi.
7-8 Mart`ta Diyarbakır`da düzenlenen ‘Kürt Meselesine İslami Çözüm Çalıştayı`nı değerlendiren Kelhaamed Dergisi yazarlarından Akademisyen Cevdet Kahraman, bu meselenin PKK ile başlamış bir mesele olmadığını belirterek, “Yüz yıllık Müslüman Kürt halkının sorununu, PKK sorununa indirgemek doğru değildir.”dedi.
Düzenlenen çalıştayla ilgili İlke Haber Ajansı`na değerlendirmelerde bulunan Kahraman, “Kürdistan ve Kürt meselesi aşağı yukarı 200 yıl ya da 250 yıl geçmişi olan bir sorundur. Cumhuriyetle başlamayıp fakat Cumhuriyet döneminde katmerleşerek inkâr ve asimilasyon politikaları neticesinde ortaya çıkmış bir sorundur.” ifadelerinde bulundu.
“Kürt sorunu PKK ile başlamış bir sorun değildir”
“Kürt sorunu PKK ile başlamış bir sorun değildir.”diyen Kahraman, “PKK belki Kürt sorunun neticesidir. Kürt sorunun daha geçmişi ve arka planı vardır. Özelikle Cumhuriyet kurulduğundan sonra, Cumhuriyetin kurucu kadrosu; laik, seküler, ırkçı ve Türk ırkının üstülüğünü esas alan bir politika benimsiyor, Türkler dışındaki diğer etnik gurupları yok sayıyorlardı.” dedi.
“Şeyh Said hadisesi, kurulan laik Cumhuriyet felsefesine bir itirazın sonucudur”
Kahraman, “Kürt uleması kurulan laik sisteme itiraz etti. Kürtlerin sisteme itirazları iki noktadır; bir, dinleri kâle alınmadığı için diğeri Kürtlerin varlığı inkâr edildiği içindir. Şeyh Said hadisesi, kurulan laik Cumhuriyet felsefesine bir itirazın sonucudur. Aslında o da bir neticedir. Bu sebep değil sonuçtur. Şeyh Said, ‘Türklerle aramızda İslam kardeşliği bağı vardı, onu da kopardılar` demişti.” ifadelerini kullandı.
“Müslüman Kürt halkının sorununun, PKK sorununa indirgenmesi doğru değildir”
Devletin yüz yıllık sorunu, yirmi ve otuz yıllık soruna, bir PKK sorununa indirgemesinin doğru olmadığını vurgulayan Kahraman, şu ifadelerde bulundu: “Doğrusu devlet, Kürtlerden kurtulmak istiyor. Cüzi haklar vererek, Kürtlerin asıl hakları olan ana dilde eğitim gibi bazı önemli haklarını göz ardı ediyor. Oysa Kürtlerin İslami ve insani olan haklarının verilmesi bir lütuf değildir. Bunların verilmesi gerekiyor. Kürtlerin birçok hakkı gasp edilmiş, ama bazı aktörlere, yani PKK`ye bazı haklar vererek ve bunlarla anlaşarak bir yere varmaya çalışıyorsa bu yanlış bir politikadır. Elbette silahın bırakılması açsından PKK ile görüşülebilir.”
“Çalıştay olması gereken bir çalıştaydı, çok önemli mesajlar verildi”
Müslümanların birliği ve Kürt meselesiyle ilgili çözüm üretilmesi açsından geç kalınmışsa da önemli bir çalıştay yapıldığını söyleyen Kahraman, “Müslümanların Kürt sorunu ile ilgili bu adımı geç kalınmış bir adımdır. Aslında daha önce yapılması gerekiyordu. Yinede çok önemli bir gelişmedir. Çalıştay olması gereken bir çalıştaydı. Çok önemli mesajlar verildi. Müslümanların birliği açısından ve Kürt sorunuyla ilgilenme ve çözüm üretme açsından geç kalınmışsa da önemli bir çalışmadır. Bu anlamda olumlu bir ilk adımdır. Devamının gelmesi gerekiyor. Farklı illere ve farklı zeminlere ve zamanlara yayarak, toplumun değişik kesimleriyle de diyalog kurarak daha kapsamlı çalışmalar yapılır diye düşünüyorum.” dedi. (Nihat Kanat-İLKHA)