`6-8 Ekim şehitlerinin kanı 3 bin 500 STK`yı bir araya getirdi`
Diyarbakır`da düzenlenen Kürt Meselesine İslami Çözüm Çalıştayı hakkında konuşan İnanç Özgürlüğü Platformu Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Gökdemir, 6-8 Ekim tarihlerinde şehit olanların kanının bereketi sonucu, 3 bin 500 STK`nın bir araya geldiğini söyledi.
İnanç Özgürlüğü Platformu Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Gökdemir, Diyarbakır`da yaklaşık 3 bin 600 sivil toplum kuruluşunu temsilen 600 delegenin katılımıyla gerçekleştirilen Kürt Meselesine İslami Çözüm Çalıştayı hakkında İlke Haber Ajansı`na (İLKHA) değerlendirmelerde bulundu.
Çalıştayda alınan kararları desteklediklerini dile getiren Gökdemir, Çözüm Süreci`ne dair 3`üncü göz hakem heyetinin oluşturulmasının önemli olduğuna değindi.
6-8 Ekim tarihlerinde katledilen şehitlerin kanının, çalıştayda birçok STK`nın bir araya gelmesine fırsat sağladığını belirten Gökdemir, “Bu çalıştayı bir araya getiren ruh, Diyarbakır`da 6 - 8 Ekim olaylarındaki ruhtu. 6-8 Ekim şehitlerinin kanı bugün 3 bin 500 sivil toplum kuruluşunu bir araya getirdi. Türkiye`nin dört bir yanından Müslümanlar bir araya geldiler. Bundan dolayı şehitlerin bereketi bir nur gibi aydınlandı. Şehit Yasin ve arkadaşlarının kanı, yeryüzünde bulunan, özelliklede Ortadoğu`daki zulmü bitirecek.” dedi.
“Kürt meselesi Ortadoğu`nun yeniden şekillenmesinde önemli bir yer tutuyor”
Kürt meselesinin, tarihi, siyasi, ekonomik ve sosyolojik tarafları olan, yaklaşık 100 yıllık bir sorun olduğuna değinen Gökdemir, şu ifadeleri kullandı:
“Ortadoğu`nun yeniden şekillenmesinde dahi Kürt meselesi önemli bir yer tutuyor. Ne yazık ki PKK ile devlet arasında olan savaşın Kürt halkına indirgenmesi için her şey yapıldı. Diğer ülkelerde yaptıkları gibi Türkiye`de de Kürt sorunun üzerinde bazı şeyler yapılmak istendi ama bir türlü başarılı olamadılar. Kürt Meselesine İslami Çözüm Çalıştayı`nda bu noktaya çok dikkat edilmiştir.”
“İslami STK`ların çözüm masasında olması gerektiğine inanıyorum”
Anayasadaki tekçi ve kavmiyetçi dayatmalar sonucu Türkiye`de anadilde eğitim gibi sorunların meydana geldiğini kaydeden Gökdemir, “Halkımız açısından herkesin anadil hakkı olduğunu düşünüyorum. Kendi dilinde eğitim almayı bir hak olarak görüyorum. Yayınlanmış böyle bir bildirge doğru bir çalışmadır. Toplumun tüm kesimlerini kucaklayan İslami sivil toplum kuruluşlarının çözüm masasında olması gerektiğine inanıyorum. Yoksa bu tekçi anlayış adeta bir kangren haline gelir. HAK PAR ve bünyesinde birçok İslami STK`yı barındıran HÜDA PAR`ın masada olmasını önemsiyoruz.” şeklinde konuştu. (Hamza Adiyaman-İLKHA)