`Su Kaybını Önlesek Su Aramaktan Vazgeçeriz`
Orman ve Su İşleri Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürü Kınacı: "Türkiye`nin su kayıp kaçak oranı yüzde 60`ın üzerinde. Bu önemli bir kaynak kaybı demektir. Eğer bu kaybı önlersek yeni su kaynakları aramaktan vazgeçeriz"
KOCAELİ - Orman ve Su İşleri Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürü Cumali Kınacı, "Türkiye'nin su kayıp kaçak oranı yüzde 60'ın üzerinde. Bu önemli bir kaynak kaybı demektir. Eğer bu kaybı önlersek yeni su kaynakları aramaktan vazgeçeriz" dedi.
Kocaeli Su ve Kanalizasyon İdaresi'nin (İSU) su yönetimi konusunda sahip olduğu teknolojik proje ve yatırımları ülkedeki diğer büyükşehir belediyelerinin ilgili kurumlarına tanıtmak için düzenlenen "Akıllı Su Yönetimi Sempozyumu" Başiskele ilçesindeki bir otelde başladı.
Sempozyumun açılışında konuşan Orman ve Su İşleri Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürü Cumali Kınacı, Türkiye'de 16 olan büyükşehir sayısının 30'a çıktığını, böylece 14 yeni büyükşehir belediyesi ve 14 yeni su ve kanalizasyon idaresi genel müdürlüğü kurulduğunu söyledi.
Yeni kurulan idarelerin tecrübesizlikten sorunlar yaşadığına dikkati çeken Kınacı, "İlk olarak yapılanma konusunda sorun yaşıyorlar. Daha önce daire başkanlığı şeklinde yapılanan su işleri, birden genel müdürlüğe dönüşüyor. İkincisi sadece il merkeziyle sınırlı olan yetki sahası il sınırlarına kadar genişletiliyor. Bu özellikle alanı geniş olan illerimiz için büyük bir farklılık oluşturdu. Bunun dışında önceki belediyelerden devralınan borçlar da sorunlara yol açıyor" diye konuştu.
Kınacı, bu sorunların çözümü için çalışma yapıldığını ama en önemli konunun gelirlerin giderleri karşılaması olduğunu vurgulayarak, su ve kanalizasyon idarelerin verdikleri hizmetin bedelini bir şekilde tahsil etmeleri gerektiğini bildirdi.
-"Türkiye'deki 25 havza için yönetim planı hazırlama çalışmalarına başladık"
Avrupa Birliği aday ülkesi olarak muhakkak takip etmeleri gereken bazı kurallar olduğunu dile getiren Kınacı, "Bunun başında havza esası yönetim yaklaşımı geliyor. Yani tek tek her yerleşimin su ihtiyacını ayrı ayrı değil, bütün bölgeyi birlikte planlamak ve bu planları uygulama yaklaşımı. Bunun için havza yönetim planları hazırlayıp, bunları uygulamak ve uygulamaları takip etmek gerekiyor. Türkiye'deki 25 havzanın tamamı için nehir havza yönetim planları hazırlama çalışmalarına başladık" ifadesini kullandı.
Cumali Kınacı, Türkiye'deki su kayıp kaçak oranının yüzde 10 olan dünya ortalamasının oldukça üstünde olduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"Türkiye'nin su kayıp kaçak oranı yüzde 60'ın üzerinde. Bu önemli bir kaynak kaybı demektir. Eğer bu kaybı önlersek yeni su kaynakları aramaktan vazgeçeriz. 10. Kalkınma Planı'nda kayıp kaçakların azaltılması konusunda bir hüküm var. Bu da su kayıp kaçakları üzerinde durmamız gerektiğini gösteriyor. Bununla ilgili bir mevzuat çalışması yapıldı, bir yönetmelik hazırladık. Bu da geçen mayıs ayında yayınlandı. Yönetmeliğin 9. maddesine göre 2019'a kadar belediyeler su kayıp kaçak oranının en az yüzde 30 seviyesine düşürmekle mükellef. Daha sonraki süreçte 2023'e kadar en az yüzde 25 düzeyine düşürmekle mükellef. Bu mükellefiyeti yerine getirmeyen belediyelere ise İçişleri Bakanlığı'yla yaptığımız protokol çerçevesinde yaptırım uygulanacak."
-"Suyun doğru ölçülmesi büyük önem arz etmektedir"
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Yunus Emre Karaosmanoğlu ise dünyanın hızlı bir gelişim süreci içerisinde olduğunu, hayatın her alanında etkisini gösteren bu süreçten su kaynaklarının da nasibini aldığını belirtti.
Hızlı ve düzensiz sanayileşme, küresel ısınma, kuraklığa sebep olan iklim değişiklikleri ve bilinçsiz tüketimle her geçen gün azalan kaynakların daha verimli ve etkin kullanılabilmesi için iyi bir kontrol mekanizmasının tesis edilmesinin kaçınılmaz olduğunu vurgulayan Karaosmanoğlu, dünyanın dörtte üçünün sularla kaplı olmasına rağmen yer yüzündeki toplam su kaynaklarının sadece yüzde 1'inin kullanılabilir olmasının suyun akıllı kullanımının önemini gösterdiğini anlattı.
Karaosmanoğlu, Birleşmiş Milletler'in (BM) yaptığı bir araştırmaya göre 2080 yılına kadar dünya nüfusunun yaklaşık yarısının kritik su sıkıntısı yaşayacağını aktararak, "Bu nedenle, çok önemli bir yaşam kaynağı olan suyun planlı bir şekilde arzının sağlanması, doğru ölçülmesi, sistem kayıplarının en aza indirilmesi, bilinçli bir şekilde kullanılması büyük önem arz etmektedir. Sayaçların doğru ve hassas ölçüm yapabilirliğinin önemi bir kat daha artmıştır" şeklinde konuştu.
Akıllı şehirlerin tartışıldığı bu günlerde suyun doğru ve etkin bir şekilde insanların hizmetine sunulmasının dünyada tüm ülkelerin öncelikli politikaları arasında yer aldığını vurgulayan Karaosmanoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
"Günümüz teknolojisiyle ülkeler, suyun kaynağından başlayan ve evimizdeki tüketimine kadar olan tüm yolculuğunu izleyebilmekte ve analiz edebilmektedir. Akıllı su sayaçları su kullanım değerlerini idareye anlık olarak ileterek su satışı, abonelik işlemleri, iş emirleri gibi aktivitelerin takibini kolaylaştırmakta, açma-kapama, arıza bildirimi, uzaktan erişim gibi fonksiyonlarıyla su yönetim sistemine çok büyük faydalar sağlamaktadır. Akıllı su sayaçları sayesinde şebekede meydana gelen sızıntılar anında tespit edilerek otomatik olarak idareye iletilmektedir. Su sayaçlarının piyasaya arzı, denetimleri ve kullanıma sunulduktan sonra muayeneleri bakanlık olarak görev alanımıza girmektedir. Görev alanımıza giren diğer ölçü aletlerinde olduğu gibi su sayaçlarında da birçok çalışma yürütülmektedir. Su yönetimiyle ilgili görev ve sorumluluk alanımıza giren her türlü çalışmayı aktif olarak destekleyeceğimizi memnuniyetle bildirmek isterim."
-"Su, güncel bir sorun olmaktan çıktı"
Kocaeli Valisi Hasan Basri Güzeloğlu ise Türkiye'nin su zengini bir ülke olmadığına dikkati çekerek, "Bu nedenle, Türkiye suyu dikkatle yönetmesi, su kavramını önemle ele alması gereken bir ülke. Bu konuda dünyanın sayılı bir otoritelerinden biri olan Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu'nun su yönetimi konusundaki gayretleri ve yerel ölçekte devam eden projeler su kavramını güncel bir sorun olmaktan çıkardı ama yaşanılan ve yaşanılacak tüm risklere karşı tedbirlerin doğru alınması ve politikaların doğru belirlenmesi gerekir" değerlendirmesinde bulundu.
Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu da Türkiye'deki tüm su ve kanalizasyon idareleriyle bilgi paylaşımına açık olduklarını vurgulayarak, "11 yıl önce göreve geldiğimiz zamanki eski su ve kanal idaresi arasında dağlar kadar fark var. Yerel yönetim hizmetleri olarak önce altyapı dedik. Bu hizmette kararlı olduk. Gerek şebeke yenilemesi gerekse teknolojik yatırımlar yaptık. Su kaybımızı önemli ölçülerde azalttık. Atık su arıtma konusunda önemli yatırımlar yaptık. Bu yatırımlara sürekli teknolojik gelişmeleri ekleyerek devam edeceğiz" şeklinde konuştu.
Açılış konuşmalarının tamamlanmasının ardından İSU'nun geri dönüşüm suyu projesi ve SCADA sisteminin tanıtılacağı ikinci oturuma geçildi. Yarın İSU'nun yüksek tüketim, mobil iş emri, içme suyu kanalizasyon altyapı bilgi sistemi sunumlarının gerçekleştirilmesiyle devam edecek sempozyum, perşembe günü sona erecek.
AA