Hocalı katliamı bir devlet terörüydü
Hocalı katliamına götüren süreci değerlendiren Doç. Dr. Beşir Mustafa Yev, Hocalı`da çoğunluğunun çocuk ve kadınlardan oluşan sivillerin Ermenistan güçleri tarafından katledilmesinin devlet terörü olduğunu söyledi.
Azerbaycan'ın Karabağ bölgesinin Hocalı kasabasında Ermenistan tarafından 26 Şubat 1992 tarihinde Hocalı kasabasında çoğunluğunun çocuk ve kadınlardan oluşan 613 sivil hayatını kaybetmişti.
Hocalı Katliamına götüren süreci değerlendiren Doç. Dr. Beşir Mustafa Yev,1987 yılında Sungay Tugaylarıyla Azerbaycan`ın kuzey kesimi olan Kimya mühendisliğinin de bulunduğu bir şehirde 6 Ermenin ölmesiyle başlayan süreçte Erminlerin büyük bir kısmının Ermenistan ve Rusya'ya geri döndüğünü bunun ardından da Erivan olaylarının yaşandığını söyledi.
Olaylarda birçok Müslüman'ın katledildiğini, 1992 yılına gelindiğinde ise Karabağ`ın işgal edildiğini, Hocalı kasabasının da bu işgalin son halkası olduğunu belirtti.
Ermenistan`ın Hocalı kasabasında ermeni nüfusunun yoğunlukta olduğu iddiasına da değinen Mustafa Yev, "Hocalı'da yaşayan nüfus Azerbaycan Türkleri ve Azak Türkleriydi. Hocalı'da Ermeni nüfusu hemen hemen yok denecek kadar azdı. Resmi rakamlara göre 7 ile 10 bin nüfus yaşıyordu Hocalı'da. Hocalı kasabasının büyük bir nüfus Müslümanlardan oluşmaktaydı. Fakat savaş zamanlarında özelikle genç nüfus askerde ve savaş cehhesindeydi. Geriye kalan nüfus yaşlı, kadın ve çocuklardan oluşuyordu. Ermeniler her zaman nüfusu etkin olarak ortaya atmışlardı. Kendi tarihlerine baktığımızda tarihleri mitoloji destanlara dayandırılan bir tarih ortaya koymuşlardır. Ermeniler kilise ve Hristyanlığı kullanarak bunların etrafında cem olmuşlardır. Ermeni kimliği çıkaran tek faktör de kilise ve kilise etrafındaki din adamlarıydı." ifadelerini kullandı.
Ermeniler hedeflerine ulaşmak için her şeyi mubah görüyorlardı
Hocalı kasabasının jeopolitik açından önemli bir yer olduğunu dile getiren Yev, Hocalı kasabasının, Karabağ'ı Azerbaycan`ın tüm illerine bağlayacak kavşak bir noktada olduğunu bunun da Ermenistan açısında önemli olduğunu söyledi.
Ermenilerin hedeflerine ulaşmak için her şeyi mubah gördüklerini belirten Yev, "Hocalı bir bakıma bir intikamdı. Kin nefret sarmalının son halkasıydı. Bu katliam ağırlıklı devlet eliyle gerçekleşmişti. Hocalı katliamı, Ermenistan devlet terörünün bir ürünüydü. Hocalı'da karşılarında silahlı güç yoktu, suçsuz silahsız mahsum insanlar vardı. Ermenilerin Hocalı'da yaptıkları katliamda kafaları kesmiş, derileri yüzmüş, parmakları kesmiş, yaşlıları işkenceyle öldürmüşlerdir. Annenin gözü önünde evladı öldürme, ırza geçme ve akla gelebilecek her türlü işkenceyi uygulamışlardır." dedi.
Ölün ve öldürün emrini veriyorlardı
Hocalı'da soykırım uygulandığını belirten Yev, "Soykırımı açıkça söylüyorlar hem Ermeni komutanlar hem de Ermeni devlet adamları, Haçın hatırı için ölün öldürün emrini veriyorlardı. Aynı şekilde şunu söylüyorlardı: 'Biz buraya yüz senede olan olayların intikamını almak için geldik. Sanmayın ki, biz sizi rahat bırakacağız.' Bunu da sırf oradaki nüfusu ortadan kaldırmak ve sadece Ermenilerden oluşan bir Ermenistan kurmak için yaptılar." diye konuştu.
Erivan olaylarına da değinen Yev, Erivan olaylarının da 1918'de yapılanların da soykırım olduğunu ifade eden Yev, "Burada öldürülenler sadece Azerbaycan Türkleri değil. Kürtler ve Farslarda öldürülmüştür. Çünkü Erivan`daki o nüfus ağırlıkla olmuştur. Şuanda bile Ermenistan Müslüman yaşamayan tek ülkelerden biridir. Gayri resmi rakamlara göre Ermeni gibi geçinen Müslüman nüfusunun varlığından da bahsedebiliriz. Şuanda Azerbaycan`da 20 bine yakın Ermeni asıllı kadın yaşamaktadır. Savaş zamanında ermeni ile evlenen bir Müslüman kadın ya boşanmış geri gönderilmiş ya da öldürüşmüş. Ama Müslüman ile evli olan bir Ermeni kadın boşanmamış. Hem geleneğimizde hem inancımızda hem de insanlık değerimizde bu yapılmamıştır. Bunun yanı sıra Türkiye`de de 100 bin kaçak Ermeni yaşamaktadır. Osmanlı döneminde 300 bini aşkın bir Ermeni nüfusu yaşamaktaydı." dedi.
Ermeniler camileri ahır olarak kullandılar
Ermenilerin işgal ettikleri toprakları kültürel bir soykırım da yaptıklarını, özellikle Müslümanların mezarlarını, camilerini de tahrip ettiğini dile getiren Yev, "Ermenilerin yaptıkları tahribatları kültürel mirasın soykırımı diye adlandırabiliriz. Hem bilimsel literatürde hem de eski kaynaklardan edindiğimiz bilgilerde böyle geçmektedir. Ermenistan işgal ettiği toprakları oradaki halkı öldürecektir, sürgün edip göçe zorlayacaktır. O toprakları kendine has millileştirmek için oradaki kültürel miraslara zarar verip Hıristiyanlaştırma politikası yürüttü. Örneğin Hocalı'da ve Karabağ'da bulunan Müslüman mezarlıklarını traktörlerle tahrip edip daha sonra burada Hıristiyanlar yaşamış süsü vermek için haç işaretleri koymuşlardır. Camileri Sovyetlerden kalan gelenek olarak depo olarak kullanıyorlardı. Lakin Ermeniler Sovyetlerin bile yapmadığını yaparak camileri ahır olarak kullanmışlardır. Bu durum basına da yansımıştı." (Muhammed Dayan - İLKHA)