Bir dizi temaslarda bulunmak üzere Bitlis`e gelen HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı ve Parti sözcüsü Mehmet Yavuz, parti İl binasında partililere hitap etti. Yavuz'u, İl Başkanı Celal Gül ve partililer karşıladı. Partililerin yoğun katılım gösterdiği toplantıda konuşan Yavuz, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.

6-8 Ekim olayları ve Cizre`de katliamlarını geçekleştiren provokatörlerin kimler olduğunu bildiklerini belirten Yavuz, provokatörlerin Bingöl`de suçüstü yakalandığını söyledi. HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş`ı eleştiren Yavuz, “Halkı sokağa davet ederek kendine dikta ettirilen rolü oynadı. Bizler o zaman da söyledik kim halkı sokağa davet etmişse, kim saldırgan bir tutum içerisine girmişse provokatör odur.” dedi.

Mevlana Celaleddin`in sözüyle Demirtaş`a cevap

Demirtaş`ın Bingöl`deki sözlerine Mevlana'nın “Bir lafa bakarım laf mı diye? Bir de söyleyene bakarım adam mı diye” sözleriyle cevap veren Yavuz, şunları söyledi: “Geçen gün bey efendi Bingöl`de konuşma yapıyor. Hizbullah Cemaati ve IŞİD Üzerinden isim vermeden partimize yönelik kendisine yakışan bir üslup kullanıyor.

Diyoruz ki, Cizre olaylarından sonra bir sükunet ortamı oluşmuşken, bu sükunet ortamını durup dururken neden germeye çalışıyorsun. Neden bu galiz küfürleri yaparak kendine yakışan bir üslubu kullanarak gerginliği tırmandırmaya çalışıyorsun?” diye sordu.

Başta Kürt politik çevreler olmak üzere Türkiye kamuoyuna çağrıda bulunan Yavuz,  “İşte provokatör Bingöl`de suçüstü yakalanmıştır. İşte provokatör budur. Hiçbir gereği yokken, ortam sessiz ve sakinken, ağza alınmayacak bir küfürbazlıkla ortamı gerecek, şiddet ve kaos ortamına katkı sunacak, hizmet edecek bir üslubu kullanan bu zat, provokatör olduğunu bu sözleriyle ispat etmiştir. 6-8 Ekim olaylarında ve Cizre katliam girişiminde provokatör arayan ve hala bulamayan varsa işte diyoruz ki, buyurun suçüstü yakalanmıştır.” diye konuştu.

“HÜDA PAR, kimseye saldırmadı ve saldırmaz”

Yavuz, bu güne kadar HÜDA PAR tarafından, HDP`nin veya başka bir yapının binalarına, ilçe teşkilatlarına, evlerine veya işyerlerine atılmış tek bir çakıl taşının olmadığını ve olamayacağını kaydetti.

Yaşananların barbarlarla medenilerin çarpışması olduğunu ifade eden Yavuz, “Biz medeni bir toplumuz. Barbar bir topluluk değiliz. Oluşturmaya çalıştığımız düzende medeni bir düzendir. İnsana saygının esas alındığı bir düzendir. Esasen bu barbarlarla medenilerin çarpışmasıdır.

Biz halkımıza medeniyet gömleğini giydirmeye çalışıyoruz. Birileri ise ateşten bir gömlek giydirmeye çalışıyor. Terör gömleğini giydirmeye çalışıyor. Anarşi gömleğini giydirmeye çalışıyor. Kaos ve şiddet gömleğini giydirmeye çalışıyor. Bunun üzerinden nemalanmaya çalışıyorlar. Bunun karşılığında Kürt gençlerinin ölmesi, onların politik rant devşirmelerine sebebiyet veriyor.

Biz Allah`ı şahit tutarak söylüyoruz ki, sadece bize gönül vermiş hiçbir gencimizin ölmesini istemediğimiz gibi, bize düşman hale getirilmiş, algılarıyla oynanmış, gözü karartılmış, bizim şeytanlaştırılmamız sonucu bizi düşman olarak belleyen o gençlerin de ölmesini istemiyoruz. Biz onlar gibi değiliz. Bizim gözetmek zorunda olduğumuz uhrevi dengeler var.

Çünkü bizim kalbimizde Allah korkusu var. Çünkü biz bir insanı haksız yere öldürmenin, bütün insanlığı öldürmekle eş değer olduğuna inanan bir gelenek ve anlayıştan geliyoruz. Biz ihya etmek istiyoruz. Öldürmeyiz Allah`ın izniyle." şeklinde konuştu.   (Şükrü Tontaş - İLKHA)