`Öyle yaparsa, HDP`nin elinde kuyruk da kalmaz`
GENAR Başkanı Mustafa Şen, 24 TV`de Ersoy Dede`nin sunduğu Açık Görüş programına konuk oldu. Şen, başkanlık sistemini, Hakan Fidan`ın istifasını ve HDP`nin barajı aşıp aşamayacağı konusunu değerlendirdi.
Selahattin Demirtaş'ın "dananın kuyruğu koparsa dana bizde kalır" şeklinde tehditvari sözlerini yorumlayan GENAR Başkanı, PKK'nın DEAŞ karşısında zaten çok kötü bir sınav verdiğini, DEAŞ'ın namlusunun ucunu görünce PKK'nın kaçacak yer aradığını söyledi, Kobani'de yaşananları hatırlattı. Şen "öyle bir şeye girerseniz, senin elinde kuyruk bile kalmaz, burası Türkiye" dedi.
Mustafa Şen, HDP'yle ilgili şöyle konuştu:
SENİN TEHDİTLERİNİ ARTIK MİLLET DE YEMEZ ,DEVLET DE YEMEZ
Fakat HDP'nin bazı diğer sözcüleri ve Demirtaş açıkça tehditler savuruyorlar. Bu tehditleri bu saatten sonra kimse (millet) yemez. Sen bu tehditleri devlete savuruyorsun, devlet de yemez. PKK'ya güveniyor olmalı. PKK DEAŞ'ın namlusunun ucunu görünce kaçacak yer arayan bir örgüt. Sen bu PKK'nın neyine güveniyorsun?
HDP BARAJI GEÇEMEZSE TÜM VEKİLLİKLER AK PARTİ'NİN OLUR. BUNUN TERSİ DE GEÇERLİ
HDP barajı geçemezse eğer bölgedeki tüm milletvekillikleri AK Parti'ye geçer. Tam tersi de geçerli. Üçüncü bir parti yok çünkü orada. Kaybetmeyen kazanır. Mesela Diyarbakır'da, HDP barajı geçerse Diyarbakır'daki tüm vekillikler HDP'ye geçer. Ama tersi de geçerli bunun. Bu yüzden çok riskli bir durum. HDP'nin bir şey dayatmak yerine, önümüzdeki süreci nasıl daha verimli yürütürüz bunun hesabını yapması lazım.
HDP KÜRTLERİN CHP'Sİ OLMAKTAN VAZGEÇMELİ
HDP, Kürtlerin CHP'si olmaktan vazgeçmelidir. Bir çok seçenek varken, gidip Kürtlerin CHP'si olmayı tercih etmek ve bunda direnmek gerçekten feraset ve basiret işi değil. Abdullah Öcalan'ın HDP'yi bundan sıyıracağını umuyorum. Bu hesapları Abdullah Öcalan'ın yapabilecek kapasitesi olduğunu biliyoruz.
DEAŞ, ASLINDA PKK'NIN HİÇBİRŞEY OLDUĞUNU GÖSTERDİ, ÇÖZÜME HDP'NİN ÇOK İHTİYACI VAR
Çözüm sürecine hükümetten çok HDP'nin ihtiyacı var. Çünkü DEAŞ aslında PKK'nın hiçbirşey olduğunu gösterdi. Namluyu gördüler, Mahmur Kampı'nı, Kobani'yi gördük. Kobani'deki halkın tamamını Türkiye aldı. Almasaydı, yüzbinlerle ifade edilen bir katliam olacaktı belki de.
SEÇİM BARAJI KALKMALI, DAR BÖLGE SİSTEMİ GELMELİ
Ben seçim barajının olmamasından yanayım. Bana göre baraj olmamalı, ama dar bölge seçim sistemi olmalı. Böyle olunca HDP'nin yanısıra HÜDA-PAR bile girebilir Meclis'e. Çoklü Kürtlü bir Meclis olur. Kürtlerin temsilcisi sadece HDP değil, diğer Kürt partileri de Meclis'te bir temsiliyet sahibi olur. En az 10 tane partinin genel başkanı Meclis'te olur. Kime ne zararı var bunun? Biz de böylelikle herkesi Meclis'te görürüz, sokaklarda değil. Matematiksel olarak bu mümkün. Peki HDP bunu istiyor mu, istemiyor mu?
HDP HÜDA-PAR'IN MECLİS'E GİRMESİNİ İSTEMİYOR, BU YÜZDEN SIFIR BARAJI DA İSTEMEZ
HDP, barajı yüzde 7'ye indirsen bayılır. Yüzde 5'e indirsen iki defa bayılır. Ama sıfır..? Bunu "diktatör" dedikleri Recep Tayyip Erdoğan önerdi. Hiç kimse "evet" demedi benim hatırladığım. Varsa da beni şu an düzeltebilir. HDP istiyor ki, "biz girelim ama HÜDA-PAR" girmesin Meclis'e. CHP de ister ki "DSP Meclis'e girmesin". Böyle demokrasi mi olur? Yani rakibin Meclis'te olmasın. Ama demokrasi, rakibinin de Meclis'te olmasını ön şart olarak koyan bir sistem.
star.com.tr