İHH İnsani Yardım Vakfı`nın düzenlediği çözüm süreci toplantısında konuşan İnsani Hak ve Hürriyetler Derneği (HÜR- DER) Batman Şube Başkanı Faysal Yaman, Kürt meselesi ile ilgili önemli değerlendirmelerde bulundu.

“Medyada zulümlerin hiçbiri anlatılmıyor”

Müslüman Kürtlerin inançlarından dolayı 100 yıldır gördüğü zulmün bugün de aynı şekilde devam ettiğini belirten Yaman, “Bu bölgede yaşayan ve bu bölgenin özelliklerini bilen bir Müslüman olarak şunu açıkça söyleyebilirim ki, Kemalizm`in Müslümanlar üzerinde uygulamış olduğu zulmün bin beteri şuanda Müslümanlar üzerinde tekrar oynanmaktadır. Müslümanlara yönelik yapılan zulümlerin hiçbiri medyada istenilen düzeyde verilmiyor.” dedi.

“Neden İslami kesimler bu süreçte yok?”

Çözüm sürecini desteklediklerini fakat sürecinin bir ayağının eksik olduğunu vurgulayan Yaman, “Bölgenin yüzde 99`u Müslümandır. Peki, bu yüzde 99`unu Müslümanların oluşturduğu bir alanda çözüm süreci için çalışmalar yapılırken neden İslami kesimler bu süreçte yok? 1970`li yıllarda oluşturulan sol rüzgârı sonucunda gündemin meselesi de maalesef sosyalist, komünist ve ateist kesimlerin eline geçmiştir. Sonucunda şuanda Kürt meselesi sanki sosyalist, komünist ve ateistlerinmiş gibi algılanarak o umutla bir çözüm yoluna girilmiştir. Bu da Kürtlerin en büyük sorunudur.” ifadelerini kullandı.

“İslami kesimlerin düşünceleri göz önünde bulundurulmuyor”

Yaman, “Bu sorunun çözümü yapılırken de bölgedeki İslami kesimlerin hiçbir şekilde ihtiyaçları, durumları, düşünceleri ve geleceği göz önüne alınmıyor. Bu ayak çok büyük bir eksikliktir. Bu ayak çözülmeyene kadar sorunun çözülmesi mümkün değildir. Evinizde otururken eğer ki eviniz her zaman basılma tehlikesiyle karşı karşıyaysa, roketli saldırıya uğramayla karşı karşıyaysa, sokağa çıktığında öldürüleceğin düşüncesi varsa, işyeriniz yakılıyorsa ve sizlere Müslümanca yaşama noktasında sıkıntı oluşturuluyorsa siz nasıl bir tavır içerisine girersiniz?” diye belirtti.

“Bugün sindirilen bir halk vardır”

“Elbette süreç devam etmelidir. Fakat Müslümanlar tamamen bu sürecin en aktif merkezinde yer almalıdırlar.” diyerek sözlerini sürdüren Yaman, “Bazı kesimler hariç ama bugün sindirilen bir halk vardır. Bir insanın geleceği, nesilleri, düşüncesi, fikri garanti altına alınması gerekir. Müslümanların geleceği garanti altına alınması gerekir. İslami kesimi yıldırılarak Kürdistan bölgesinden tecrit edilmesi söz konusudur. Buna devlet müsaade ederse bile Müslüman Kürt halkı edemez. Madem bir devlet vardır, madem barış süreci vardır o sürecin içerisinde İslami kesim aktif olarak yer almalı ve bu şekilde süreç yürütülmelidir. Aksi takdirde bu süreç doğru şekilde yürümüş olmaz.” uyarısında bulundu. (M.Fatih Akgül-İLKHA)