Charlie Hebdo dergisinin yayımladığı karikatürle Hz. Muhammed’e yapılan hakarete tepkiler dinmiyor. Türkiye’nin birçok yerinde olduğu gibi Bitlis’te de tepkiler artarak devam ediyor. Bitlis'teki 11 Sivil Toplum Kuruluşundan oluşan Bitlis Kardeşlik ve Adalet Platformu (BİKAP) da yaptığı açıklamayla peygambere hakareti kınadı.

Sabah namazında Tatvan İnsan Der’de bir araya gelen BİKAP bileşenlerinin basın açıklamasını dönem sekretaryası Tek-Der Başkanı Fırat Kıranşal okudu.

“Charlie Hebdo’ya saldırı, batının, ektiğini biçmesidir”

Avrupa'da İslamofobi'nin artık kitleselleşmeye başladığına dikkat çeken Kıranşal, batının İslam düşmanlığının bir sonucu olarak, günümüzde bütün İslam coğrafyası kana bulandığını söyledi.

Ümmet coğrafyasının mazlumların kan ve gözyaşları ile yıkandığını belirten Kıranşal, “Charlie Hebdo saldırılarının yaşandığı gün bile, Suriye’de, Yemen’de, Arakan’da, Doğu Türkistan’da, Kürdistan’da ve benzeri İslam coğrafyasında binlerce mazlum şehid edilmiştir. Bu tablo karşısında yapılan saldırılar İslami fobiye sebep olamaz. Bu tür saldırılar, İslam coğrafyasında yaşanan zulümlerin bir neticesidir. Yaşananlar, İslam ve peygamber düşmanı batının ektiğini biçmesidir.”

“Kutsallara saldırı ifade özgürlüğü olamaz”

İfade özgürlüğü adı altında İslam’a ve Hz. Muhammed'e (sav) yapılan saldırıların, batı dünyası tarafından adeta ödüllendirildiğinin altını çizen Kıranşal, “İkiyüzlü batı dünyası, Fransa’nın 100 yıldır Cezayir’de, Mali’de, Orta Afrika’da, Suriye’de ve tüm ümmet coğrafyasında yapmış oldukları katliamları, görmezden gelerek ifade özgürlüğü maskesiyle İslam coğrafyasında yapılan zulümleri haklı göstermeye çalışmaktadır.

Ölümlerden ders çıkarmayan kâfirleşmiş haçlı zihniyeti, yine büyük bir alçaklıkla küfürlerini ve kinlerini kusmaya devam etmektedir. Yaşananlara sebep olan küfür dergisi Charlie Hebdo, İslam ve Hz. Muhammed (sav) düşmanlığıyla çizmiş olduğu karikatürleriyle bir haçlı seferinin zihinsel kodlarını taşımaktadır.

Yine bu dergi İslam’ın kutsallarına karşı saldırılarına devam edeceği küstahlığını göstermiştir. Bu alçaklar, yaptıkları ahlaksızca saldırılar ile Müslümanları tahrik etmeye devam etmektedirler. Bilinmeli ki, ölümlü olaylarının tekerrür etmesi halinde bunun tek sorumlusu sorumsuz ve ikiyüzlü davranan Batı dünyası olacaktır.” diye konuştu.

“Müslümanların inancı kimseye zulüm etmeyi mazur görmez”

Ne yazık ki, yaşanan olayları hikmetli bir tarzda değerlendiremeyen bazı Müslümanların da onlarla beraber lanetleme yarışına giriştiğini ifade eden Kıranşal, hatta hızını alamayan bazı Müslümanların, işi “Masum insanları hedef alan terör saldırıları” söylemine kadar götürme cüretinde bulunduklarını kaydetti.

Kim masum? Resüllülah’ı alaya alan, milyonlarca Müslüman’a eziyet eden, hicveden, aşağılayan, tahkir eden tuğyan içindeki bu kendini beğenmiş azgınlar mı? Sorusunu yönelterek açıklamasına devam eden Kıranşal, “Müslümanların inancı, müşriklerin ilah bildiklerine sövmeye de, kimseye hakaret etmeye de, kimseyi inancından ötürü aşağılamaya da izin vermez. Ama kendi inançlarına hürmet edilmesini de mutlaka bekler.

Müslümanların bu tür çirkinliklere karşı verdikleri bu tarz tepkilerin ne tür propagandalara zemin oluşturduğunu da ayrıca hesap etmeliyiz. Müslümanların tepkileriyle ortaya çıkan görüntünün oluşturulmak istenen İslam’ın kan içici, vahşi, fanatik bir din olduğu imajına hizmet edip etmediği hususunda dikkatli olmalıyız.

“Katledilen milyonlarca Müslüman’ın hesabını kim verecek?”

Bu tür eylemlerin etkilerini, doğruluk ya da yanlışlarını elbette konuşup, tartışıp değerlendirmek gerekir. Yapılan eylemin sonuçları özellikle Avrupa’da yaşayan Müslümanları nasıl etkileyecektir? Gibi soruları sormadan önce şu soruyu da sormak istiyoruz ‘Yapılan bu tür saldırıların nedenleri ne olacak? Terörize edilmiş, aşağılanmış, katledilmiş milyonlarca Müslüman, diri diri yakılan Mali ve Orta Afrika halkları ne olacak? Kim kınayacak onlara reva görülenleri? Kim görecek bu ikiyüzlülüğü, kim kınayacak bu ölümleri, kim lanetleyecek bu katliamları?  Bütün bu saldırıların nedeni Batı'nın ikiyüzlü politikalarıdır. Kınamaya, lanetlemeye önce onlardan başlamak gerekir.” dedi.

“Resüllülah’a sahip çıkmak, müminler için bir vazifedir”

Küfür tek millettir hakikatine de dikkat çeken Kranşal, “Müminler için Hz. Muhammed (sav) annelerinden ve babalarından, servetlerinden, makamlarından ve en sevdiklerinden daha değerli ve daha kutsaldır. İslam’a düşmanlık besleyen batılı haçlı zihniyetinin, Müslümanların en kutsallarına yaptıkları bu hakaret ve saldırılarla tehlikeli bir oyuna kalkıştıklarının farkında olmalarını bekliyoruz. Ve tabi ki bu saldırılar karşısında Müslümanların da ümmet bilinciyle ortak değer ve kutsallarımızdan olan Resüllülah’a sahip çıkması müminler için bir vazifedir.

Müslümanlar olarak her nerede olursa olsun, İslam’a ve Hz. Muhammed’e (sav) yapılan saldırıları kabul etmiyor ve lanetliyoruz. Zulmün her çeşidine karşı sesimizi gür bir şekilde çıkarmaya devam edeceğimizi buradan kamuoyuna duyuruyoruz.” şeklinde konuştu.  (şükrü Tontaş - İLKHA)