En son şehadetinden birkaç gün öncesini hatırlıyorum. Bir bayram sabahı günün ilk ışıklarıyla birlikte bayramlaştığımızda büyük bir muhabbetle ve şefkatle bizi kucaklayıp bağrına basman daha dün olmuş gibi gözlerimin önünde canlanıyor. Bizim için dua etmiştin. Allah Teâlâ`nın bizim, ülkedeki Müslümanların ve bütün İslam ümmetinin özgürce yaşayacağı hayırlı bayramlar nasip etmesini arzulamıştın. Dünyanın gidişatının bu şekilde kalmayacağını, Müslümanların bir gün özgürce, göğüslerini gere gere Müslüman olduklarını haykıracaklarını ve zalimlerin saltanatlarını yerle bir edeceklerini bildirmiştin.

Özledik Rehberim, hem de çok özledik… Senden sonra rahat yüzü görmedik. Bizi yok etmek, tarih sahnesinden silmek ve gelecek nesillerimize kadar her şeyimizi elimizden almak için büyük oyunlar oynadılar. Yapmadığımız şeylerle bizi itham edip yalan ve iftiralarla yıllarca karalamaya çalıştılar. Üzerimize yığınlarla gelen polislerine, sayfa sayfa iftira yağan gazetelerine, hakaretleri ardı ardına sıraladıkları televizyon ekranlarına ve diğer yayın organlarına karşı koyacak güç ve imkanımız yoktu. Onlar saldırdıkça sabrettik. Allah Teala`ya sığınıp şikayetlerimizi Rabbimize arz ettik. Allah Teala`nın bir gün bütün bunların hesabını soracağını, bize zulmedenleri rezil rüsva edeceğini bekleyerek çalışmalarımızı sürdürdük.

Onların saldırılarına aldırmadan yolumuzda yürümeye devam ettik. Doğrularımızı savunmak için çabaladık. Aç kaldık, elbisesiz kaldık, evsiz kaldık, perişan olduk, çoğu zaman hastalarımızı doktora götürecek imkân bulamadık. Ancak bütün bunların imtihan gereği olduğunu düşünüp yine sabrettik.

Oysa onlar zulüm çarkını döndürmeye devam edip durdular. İslami gördükleri herkesi suçlu görüp zindanlara doldurdular. Havadan sudan bahanelerle nice yiğitlerimizi ömür boyu zindanla cezalandırdılar. Bununla da yetinmediler. Ailelerimize de darbeler vurdular. Annelerin ya da eş ve çocukların zindandaki yiğitlerini rahatlıkla ziyaret etmelerini engellemek için uzak zindanlara sürgün ettiler. Zulüm çarkının içine aileleri de alarak daha fazla ezmeye çalıştılar.

Ama şükürler olsun hiç bıkmadık, hiç usanmadık Rehberim. Yalvarmadık… Hak bildiğimiz yolda yürümek için çabaladık. Bize geri adım attıramayınca fakir fukaraya yardım eden derneklerimize yöneldiler. Filistin`i anma programlarını suç sayıp yoksullara yardımdan başka bir şey yapmayan gençlerimizi zindanlara doldurdular.

Özledik Rehberim… Çok özledik… Bütün bunları yaparken İslam düşmanlarına boyun eğmedik. Sabrettikçe, direndikçe, Allah Teala`ya dayandıkça üzerimize rahmet kapıları açıldı. Yıllardır bize zulmeden, binlerce gencimizi zindanlara dolduran, yüzlerce gencimize müebbet zindan cezası verenler büyüyüp büyüyüp şiştikten sonra Allah Teala`nın izniyle patlayıp dağıldılar. Bir süredir etrafa yayılan çirkinliklerini izliyoruz. Bize yaptıkları zulümden dolayı Allah Teala`nın dünyadaki gazabına uğradılar. İşledikleri cinayetlerin bedelini bir bir ödüyorlar.

Bizi ezip yok etmeye çalışsalar da, yüzlerce azizimizi zindanlara doldursalar da hesaba katmadıkları bir şey vardı. Evet, artık çocuklarımız büyümüştü. Çalışmanın birer eri haline gelmişlerdi. İslam`ın yükünü sırtlayıp çalışma sahasına girmişlerdi. Kimileri sırtında eşya, fakir fukaranın yardımına koşarken, kimileri de medreselerde ilimle meşgul oluyordu. Kimileri derneklerde kültürel faaliyetler yürütürken kimileri de parti amblemi altında İslami davaya hizmet etmeye çalışıyordu.

Senin başlattığın yürüyüş hiç durmadan devam ediyor. Zalimlerin bozmak için çalıştığı ve büyük entrikalarla etkilemek için uğraştığı Müslüman halk destek vermeye çalışınca İslam düşmanları yine tedirgin oldular. Korkuya kapılan Mülhidler eskiden olduğu gibi kin ve nefretleriyle saldırmaya başladı. Bazı gençlerimizi vahşice şehit ettiler. Yasin Börü ve arkadaşları gibi yeni yeni fidanlarımızı vahşice katlederek tarihte çok ender rastlanan barbarlıklarına yenilerini eklediler.

Ama Rehberim… Tıpkı eskisi gibi büyük bir panik yaşıyorlar. Saldırdıkça, darbe vurmaya çalıştıkça Allah`ın izniyle kan kaybediyor ve daha fazla batıyorlar.

Şehidlerin kanıyla büyüyüp gelişen İslam cemaatine güç yetiremeyen dinsiz sürüleri eski yalan ve iftiralarına bir kez daha sarıldılar. Şükürler olsun ki tutmuyor yalanları. Müslümanların çığlıklarına tercüman olan ve gündeme taşıyan İslami medya yalancı ve müfteri çehrelerini bir bir gözler ününe seriyor.

Özledik Rehberim… Çok özledik… Yaşadıklarımızı birkaç cümleyle özetlemeye çalıştım. Ama seni hiç unutmadık. Eksikliğini her zaman yaşadık ve yaşıyoruz. Yine de gözün arkada kalmasın. Senin okulunda tedrisini yapmış Müslümanlar, büyük bir azimle ve gayretle çalışıyorlar. İnşallah bu davanın erleri, menziline ulaşana ve İslam`ın izzetli günleri gelene kadar çalışma ve gayretlerini sürdürecekler.

Özledik Rehberim… Çok özledik… Gözün arkada kalmasın. İslam`ın aziz evlatları toplumu kuşatan cahili hayatı yok etmek ve İslami hayatı canlandırmak için büyük bir çaba ve özveriyle çalışıyorlar. İşler zor, imkanlar kısıtlı da olsa Allah Teala`nın izniyle büyük bir sabır, dirayet ve ihlasla sürdürülen bu çalışmalar hedefe ulaşana kadar devam edecek.

Şehadetin pak kanıyla Rabbi`nin huzuruna kanatlanan Şehidim! Gözün arkanda kalmasın… Bu davanın fedakâr askerleri bu onurlu davayı canları pahasına koruma azmini sonuna kadar sürdürecekler.

Özledik Rehberim… Seni çok özledik… Allah Teala`nın izniyle bu davanın fedakâr evlatlarıyla birlikte Havz-ı Kevser`in başında buluşmak üzere… 

Nevvab Yıldız - Hürseda Haber