Müslümanlar bu geceyi Mekke`nin fethine uygun şekilde geçirmelidir
Yılbaşı kutlamalarına tepki gösteren Diyanet-Sen Gaziantep Şube Başkanı Müslüm Göral, 31 Aralık`ın Mekke`nin fetih yıl dönümü olduğunu, bunun dışında Müslümanlar için 31 Aralık`ın başka bir anlam ifade etmediğini vurguladı.
Mekke'nin fethinin İslam tarihi için bir dönüm noktası olduğuna dikkat çeken Diyanet-Sen Gaziantep Şube Başkanı Müslüm Göral, İslam düşmanlarının Mekke`nin fethinden ziyade, bu geceyi topluma yılbaşı gecesi olarak aşıladıklarını belirterek, Müslümanların bu geceyi Mekke`nin fethine uygun bir şekilde geçirmeleri gerektiğini söyledi.
Mekke`nin İslam tarihindeki yerine değinen Göral, “Mekke`nin fethi olayı bir dönüm noktasıdır. İslam Mekke`de indiği, Efendimizin doğup büyüdüğü şehirdir. Peygamberimiz İslam`ı ilk olarak Mekke`de anlatmaya ve buradan dünyaya yaymaya çalıştı. Mekke Peygamberimizin anavatanıdır. Peygamberimiz Mekke`de birçok zorluklarla karşılaştı. Peygamberimize ve sahabelere birçok eziyete maruz kaldı. Yine onlara boykot uygulandı. Bu boykotlar neticesinde birçok sahabe hem Habeşistan`a, hem Medine`ye hicret etti. Nihayet Allah`ın emri ile Peygamberimiz de Medine`ye hicret etmek zorunda kaldı. Tabi insanın kendi öz yurdundan çıkarılması ve ayrılması kolay değildir. Her insan kendi öz vatanına mutlaka bir muhabbet besler. Hatta Peygamberimiz Mekke`den ayrılırken ‘Ey Mekke eğer çıkartılmak zorunda kalmasaydım senden hiç ayrılmazdım.`diyerek Mekke`den ayrılırken hüzünlenmiştir. Daha sonra Medineli Müslümanların kucak açmasıyla Medine`ye yerleştiler.”şeklinde konuştu.
Mekke`nin fethinin İslam tarihinde bir dönüm noktası olduğunu vurgulayan Göral, “Mekke`nin fethinden önce birçok Seriyye ve Gazve yaşanmıştır. Peygamberimiz ve sahabeler, Umre yapmak istiyorlar. Bunun ardından Mekke`ye Umre için yola çıkan Müslümanların yolu, Hudeybiye`de müşrikler tarafından kesilir. Tabi Peygamber Efendimiz kan dökmek istemediği için, çözüm yolunu arar. Fakat müşrikler Müslümanların Mekke`ye gitmelerine izin vermez. Nihayetinde Müslümanlar ile müşrikler arasında bir antlaşma yapılır. Fakat 10 yıllık yapılan antlaşmaya müşrikler sadık kalmayarak, antlaşmayı bozuyorlar. Antlaşmanın bozulması üzerine Peygamberimiz Mekke`yi fethetmeye karar verir. Yola çıkmadan önce Peygamberimiz Mekkeli müşriklere haber gönderir. Müşriklerle savaşmadan bir damla dahi kan dökmeden Mekke`yi fethetmek istiyor. Tabi bazı Mekkeliler savaşmak istiyor. Fakat müşrikler, Peygamberin ordusuyla geldiğini görünce bu niyetlerinden vazgeçer. Bazı sahabeler savaşılmasını istiyorlar. Fakat Peygamberimiz kan dökülmesini istemediği için izin vermiyor.” ifadelerini kullandı.
“Mekke bir dönüm noktasıdır”
İslam tohumlarının ilk olarak Mekke`de atıldığını belirten Göral, “Mekke`de Allah`ın evi olan Kâbe vardı. Allah`ın evi Müslümanların eline geçmeliydi. Çünkü Mekke Peygamberimizin İslam`ın ilk tohumlarını attığı topraklardı. İslam dünyaya ilk olarak dünyaya Mekke`den yayıldı. Birçok zorluklar Mekke`de çekildi. Mekke bir dönüm noktasıdır. Mekke`nin Fethi ile bir tarih yazılmıştır. Çünkü Mekke bir damla kan dökülmeden Fethedilen bir diyardır. Mekke`nin fethine bakmadan Medine`deki İslam kardeşliğini anlamalıyız. Eğer bizler Ensar, Muhacir kardeşliğini sağlarsak o zaman Allah bize fetihler nasip edecektir. Bu gün dünyaya baktığımızda İslam dünyası paramparça, neden? Çünkü bizde İslam kardeşliği yoktur. Müslümanlar arasında birlik beraberlik yoktur. Biz Müslümanlar olarak Ümmet şuuruna varmamız gerekiyor. Eğer bizler Ümmet şuuru ile hareket etmezsek, bir araya gelmezsek bizler İslam düşmanlarının oyuncağı olmaktan kurtulamayız. Yine bizim bu ayrılığımızın diğer bir nedeni ise başımızda bir halifenin olmamasıdır. Ne zaman Müslümanlar halifesiz kaldı. İşte bizler o zaman ayrı ayrı düştük. Ne zaman halifelik kaldırıldı. Müslümanlar birbirinden ayrıldı. Bir araya gelemediğimiz için, herkes kendi yaptığını doğru gördüğü için, bu gün İslam dünyası kan ağlıyor.”dedi
Müslümanların bu geceyi Mekke`nin fethine uygun bir şekilde geçirmesi gerektiğini vurgulayan Göral, “Bundan dolayı İslam dünyasının yarası hep kanadı. Ne zaman İslam âlemi bir liderin, liderliğinde bir araya gelirse o zaman İnşallah İslam âleminin yüzü gülecektir. İşte bakın bizler birbirimizden ayrı düştüğümüz için, bu gün bakın Mekke`nin fethi yılbaşının gölgesi altında kalıyor. Yılbaşında noel diye tabir edilen bayramın bizimle uzaktan, yakından alakası yoktur. Bu gece noel olarak kutlanan, Hristiyanların bayramıdır. Bizim için 31 Aralık`ın manası Mekke`nin fetih yıl dönümüdür. Bunun dışında 31 Aralık`ın başka bir anlamı yoktur. Tabi İslam düşmanları Mekke`nin fethinden ziyade bu geceyi bize yılbaşı gecesi olarak aşıladılar. İşte AVM`lerde görüyoruz. Her yer çam ağaçları ile süslenmiş. Neymiş efendim! Kim yeni bir yıla sevinç içerisinde kutlayarak girerse bütün bir yılı bu şekilde geçirirmiş. Bunlar sadece aldatmaca sözlerdir. Bizler Peygamberimizin buyurduğu gibi ‘Kim bir kavme benzerse oda onlardandır.` hadisini göz önüne alarak, bizden olmayan kavimlere benzemeyelim. Bizim olmayan bayram denilen günlerden uzak duralım. Bizim bu geceyi Mekke`nin fethine uygun bir şekilde geçirmemiz gerekir.”diye konuştu. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)