Doğruhaber / Haber Merkezi

Büyük bir aşiret ve zengin bir aileye mensup olarak bu Mustazaf harekete katılmak her babayiğidin harcı değildi. Çünkü gelirken kefenle geliniyordu. Öyle işin edebiyatı falan değil, mutlak manada kefenle geliniyordu. Ama vardı bir örneğimiz asrısaadetten. Mus`ab gibi yaşadı ve Mus`ab gibi davaya canını verdi.

Şehid Sertip 1973 Diyarbakır`da doğdu. Şehid Sertip, liseyi bitirdikten sonra girdiği sınav sonucu Dicle Üniversitesi Eğitim Fakültesi`ni kazandı. Çevresinde güler yüzlü, kararlı, bilinçli ve ahlaklı olarak tanınan Sertip, yaptığı çalışmalarla herkesin ilgisini çekmişti. İbadetlerine çok düşkündü.

Ayrıca İslami faaliyetlerde aldığı sorumluluk kendisine yaşının üzerinde bir olgunluk kazandırmıştı. Tabi, şer odaklarının fazlaca gözüne batıyordu. Camii ve okul faaliyetleri onu hedef haline getirmişti. Bizi üzen onun mürtetlerce takip edilmesi ve hedefe konulması değildi. Ama dost bildiğimiz ve kendilerince İslami faaliyet yapan kişilerin, İslam davasına Mus`ab gibi baş koyan bu gence saldırmaları içimizi acıtan bir olaydı. Bir defasında dost yüzlü bu kişilerin satırlı saldırısına uğramış, ancak yara almadan kurtulmuştu.

BİR RÜYA VE ŞEHADET

Şehid Sertip bir gece rüyasında, beyaz bir levha üzerinde altın sarısı ile yazılı olan bir ayet gördü. Ahzap Suresi`nin 23. ayeti yazılıydı levhada: “Mü`minler arasında öyleleri var ki Allah`a verdikleri sözde dururlar. Kimileri sözünü yerine getirip o yolda canını vermiştir, kimileri de şehitlik beklemektedir. Onlar hiç sözlerini değiştirmediler.” ayetini okudu. Bu rüyayı arkadaşlarına anlattıktan iki gün sonra camiye giderken daha önceki satırlı saldırganların bu kez silahlı saldırısına uğradı. Kafasına aldığı kurşunla, camii merdivenlerinde Rabbine verdiği sözü yerine getirerek şehid oldu.