Geçmişte birçok müslüman mağdur edildi: En somut örnek İhya-Der davası
DOĞRUHABER - Özgür-Der, "Tahşiye davası" ile ilgili iddialara ilişkin basın açıklaması yaptı. Açıklamada Tahşiye davasının baştan sona düzmece olduğu ifade edilen açıklamada bu tür olaylara en önemli örneklerden birinin de İhya-Der davası olduğu belirtildi. Açıklamanın İhya-Der ile ilgili bölümünde şunlara yer verildi: "İhya-Der`in Elazığ`daki merkezi ile Malatya, Palu ve Kovancılar şubelerine yapılan baskınlarla başlayan ve Nisan 2009`da açılan dava süreci 14 Ocak 2010 tarihinde sonuçlanmış ve yasal bir derneğin izin alınarak sürdürdüğü etkinliklerinin “yasadışı örgütsel faaliyet” kapsamında değerlendirilmesi neticesinde içlerinde felçli bir hanımın da bulunduğu 19 kişiye 150 yıl hapis cezası verilmiştir. İsrail`in Gazze saldırısını protesto; Mekke`nin Fethi kutlaması; Kerbela faciasının anılması gibi etkinliklerin “Hizbullah” örgütüyle ilişkilendirildiği davada aynen Tahşiye davasında ayakkabılıkta bulunan bomba misali, bir İhya-Der mensubunun işyerindeki çekyatta “örgütsel doküman” ele geçirilmiştir! Çekyatın içinden çıkan bu dökümanda Elazığ`da Gülen Cemaatine bağlı bir okulda müdürlük görevinde bulunan bir kişinin isminin yuvarlak içine alındığı görülmüş ve polisin “eliyle koymuş gibi” bulduğu bu kağıt parçası Malatya 3. Ağır Ceza mahkemesince suikast hazırlığının delili olarak kabul edilmiştir."
Bu tür davalar ile birçok müslümanın mağdur edildiği belirtilen açıklamanın devamınlar şunlara dikkat çekildi: "Aynı kafa yapısının ürünü deliller, benzeri suçlamalar ve kurgulanmış davalarla bugüne kadar pek çok Müslümanın mağdur edildiği bilinmektedir. Bugün ortaya çıkan “Tahşiye olayı” bu bağlamda yapılan edilenlere ilişkin bir ipucu sunmaktadır. Durum Gülen Cemaati mensupları ve savunucularının konuyu savuşturma adına “Roma`yı da Cemaat yakmıştı!” türünden demagojik yaklaşımlarla geçiştiremeyeceği kadar vahim ve acildir. Bu noktada hükümet de bir giyotin gibi işlemiş ve pek çok mağdur üretmiş hukuksuzluk olgusunun üzerine ciddiyetle gitmeli ve yaşanan mağduriyetleri sadece Gülen Cemaatine karşı bir darbe mantığıyla ele almayıp hukuksuzluğun tasfiyesi için bir arınma vesilesi olarak değerlendirmelidir."