Hakim ve savcı adayları kura heyecanı yaşadı
Adalet Bakanı Bozdağ, bugün kura çekerek göreve başlayan hakim ve savcıların, ülkenin hukuk devleti niteliğinin güçlenmesine büyük katkılar yapacağına olan inancını dile getirdi.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "2015 yılında ve diğer yıllarda 2014`te aldığımızdan daha fazla hakim ve savcının, adalet mensuplarının arasına katılması için Bakanlık olarak etkin çalışmalar yürüteceğiz, daha fazla hakim ve savcı alımı yapacağız" dedi.
Bozdağ, Nazım Hikmet Kongre ve Sanat Merkezi`nde düzenlenen, 16. Dönem Adli Yargı Hakim ve Cumhuriyet Savcıları ile 9. Dönem İdari Yargı Hakimleri`nin kura töreninde konuştu.
Zorunlu ve bir o kadar yorucu yarış ortamından sonra hakimlik ve savcılık adaylığı sınavını kazanıp, eğitim aşamasını kazandıktan sonra bugün Cumhuriyet Savcısı ve Hakim adayı olarak kura çekmeyi başarmanın kolay olmadığını ifade eden Bozdağ, bu başarıyı kazananları kutladı.
Hakim ve savcı adaylarının bu başarısında aileleri ve hocalarının da emekleri olduğunu belirten Bozdağ, onlara da teşekkür etti.
Anayasa`nın 6. Maddesinin egemenliğin kayıtsız, şartsız millet adına olduğunu, egemenlik yetkisinin yetkili organlar eliyle kullanılacağının altını çizdiğini anlatan Bozdağ, yetkili organlardan birinin de yargı olduğunu vurguladı.
Bozdağ, bu yetkinin Türk milleti adına kullanıldığının altını çizerek, şunları söyledi:
"Bu yetkinin kullanılması sürecinde yargının yetkiyi kimin adına kullanıldığını her zaman hatırında tutmasında fayda var. Bu yetki Türk millet adına kullanılmaktadır. Türk milletinin verdiği bir yetkidir. O çerçevede kullanıldığını hatırımızdan hiçbir zaman çıkarmamamız lazım. Yasama, yürütme, yargı birbiriyle rekabet içinde olan, birbiriyle çatışan, birbirine üstünlük sağlamaya çalışan devlet organları değil, aksine bizim parlamenter sistem anlayışımız içerisinde Anayasamızın başlangıcında da ifade edildiği gibi birbiriyle işbirliği içinde olan bir iş bölümünü ifade eden bir yapılanmadır. Öyle görmeli ve bu çerçevede hepimiz görevimizi millet adına yaptığımızı unutmadan vazifemizi yerine getirmeliyiz."
-"Cumhuriyetin en önemli niteliklerinden"
Hukuk devleti ilkesinin Cumhuriyetin en önemli niteliklerinden olduğunu ifade eden Bozdağ, şöyle konuştu:
"Hepimiz Cumhuriyetimizin hukuk devleti niteliğinin sadece Anayasa`da yazılı kalmaması için gayret etmemiz lazım. Uygulamada bu vücut bulursa işte o zaman gerçek bir hukuk devleti olma vasfını kazanmış oluruz. Anayasa ve yasalarda yazılı kurallar ne olursa olsun, belki hukuk devletini dünyada en güzel ifade eden cümleleri anayasamıza yazmış olsak bile hukuk devletini gerçek anlamda tesis edemeyiz. Çünkü yazıyla hukuk devleti olunmaz, olunması da mümkün değildir. Gerçek anlamda hukuk devleti Anayasa ve yasaların hukuk devletine uygunluğunun yanında sizin gibi millet adına hukukla bağlı olan hakim ve savcıların verdiği adil kararlarla ancak hayat bulur. Hukuk devletine vücut verecek olanlar adil kararlarıyla ancak sizlersiniz. Sizlerin verdiği kararlar ben eminim ki hukuk devletine olan inancı da yargıya olan güveni de yükseltecektir. Herhangi bir vatandaşla ihtilafı olan ya da devletle ihtilafı olan ya da haksızlığa uğradığını düşünen her bir insanımızın koştuğu yer yargıdır. Orada `ben hakkımı alırım, orada hakkım bana teslim edilir, haksızlığa uğramam, mağdur olmam` bilinci, inancı, kabulü toplumun her bir ferdinde güçlü olursa işte bizim hukuk devleti vasfımız o kadar güçlü olur. Ama eğer insanlar `yargıya işim düştü eyvah` demeye başladığı zaman, yargıya güvenmediğini ifade etmeye başladığı zaman hukuk devleti anlayışımız yara almış demektir. Hukuk devleti anlayışı yara almadan yoluna devam etmeli."
Hakim ve savcıların, yaptıkları adli işlemler, verdikleri kararlarla mutlaka hukuk devletinin güçlenmesine, yargıya güvenin her geçen gün artmasına katkı vermesi gerektiğini belirten Bozdağ, bu katkının verildiğine yürekten inandığını söyledi.
Bozdağ, "Her ne kadar zaman zaman bazı kamuoyunu yakından ilgilendiren davalar, soruşturmalar nedeniyle tartışmalar oluyorsa da yargı görevini yapan hakim ve savcılarımızın büyük bir özveriyle çalıştıklarına, hukuku, adaleti ayakta tutmak, hakkı sahibine teslim etmek için adalete uygun davranma konusunda büyük bir fedakarlık yaptığına yürekten inanıyorum. Bu fedakarlığa, bu inanca sizin de halel getirmeyeceğinizi bildiğimi ifade etmek isterim" değerlendirmesinde bulundu.
-"Yargının bağımsız ve tarafsız olması son derece önemli"
Yargının bağımsız ve tarafsızlığının da çok önemli olduğunu belirten Bozdağ, bağımsız ve tarafsız yargı olmazsa hukuk devletini güçlendirmenin, ayakta tutmanın, hukuk devletine olan inancı daha ileri taşımanın mümkün olmadığını dile getirdi.
Tarafsız ve bağımsız bir yargının, hesapsız, kitapsız, keyfi davranan bir yargı anlamına da gelmeyeceğini vurgulayan Bozdağ, Anayasa`nın 138. maddesi uyarınca yargının, Anayasa, kanun ve hukuka uygun vicdani kanaatlere bağlı olduğunu aktardı.
Bakan Bozdağ, herkesin kendisine ait bir fikri, siyasi düşüncesi, kendisini diğer insanlardan farklı kılan özellikleri bulunduğunu ifade ederek, "Bunlar bizi diğerlerinden ayıran, toplumumuzu zengin kılan farklılıklarımızdır. Bundan hiçbirimizin rahatsız olmaması lazım. Ama yargı bağımsızlığı, tarafsızlığı söz konusu olduğu zaman önemli olan bu farklılıkların adli işlemlerimizi ve kararlarımızı etkilememesidir" dedi.
Hukuk devletinin, sağlıklı işleyen demokrasinin de sigortası olduğunu vurgulayan Bozdağ, adil olmanın, adaleti her yerde ayakta tutmanın, hakkı sahibine teslim etmenin sadece adaleti ayakta tutmak değil aynı zamanda huzuru, barışı, insanların mutluluğunu kalıcı kılmak anlamına geldiğini kaydetti.
Bozdağ, huzurun, barışın, güvenliğin sigortasının adalet olduğunu ifade ederek, bugün kura çekerek göreve başlayan hakim ve savcıların, ülkenin hukuk devleti niteliğinin güçlenmesine büyük katkılar yapacağına olan inancını dile getirdi.
-"Almamız gereken çok mesafe var"
Yargılamaların uzun sürdüğünü, bunun hakim ve savcı sayısının azlığı, dosya sayısının çokluğu ve başka pek çok nedenden kaynaklanabileceğini belirten Bozdağ, şöyle konuştu:
"Adaletin Etkinliği Komisyonu CEPEJ`in raporuna göre Avrupa Konseyi ülkelerinde 100 bin kişiye düşen hakim sayısı ortalama 21, savcı sayısı ortalama 11`dir. Ülkemizde 2002 yılında 100 bin kişiye düşen hakim sayısı ortalama 7, savcı sayısı ise ortalama 4. Bugünkü rakam, 100 bin kişiye düşen hakim sayısı 12, savcı sayısı da 6`dır. Bizim bu noktada almamız gereken çok mesafe vardır. Bunun farkındayız. O nedenle 2015 yılında ve diğer yıllarda 2014`te aldığımızdan daha fazla hakim ve savcının, sizin gibi değerli adalet mensuplarının arasına katılması için Bakanlık olarak etkin çalışmalar yürüteceğiz, daha fazla hakim ve savcı alımı yapacağız. 2015 için planlamamız 5 bin civarında alım yapmaktır. Böylelikle biz 2023`te yakalamayı planladığımız bu hedefi 2018`de yakalayacak bir çalışmayı hayata geçireceğiz. Dosya sayısında azalmalar da artan hakim sayısıyla mutlaka gerçekleşecektir."
Parlamentoda görüşülen kanunla hakim ve savcıların özlük haklarında iyileştirme yapılacağını anımsatan Bozdağ, "Sizin şansınız göreve başladığınız ilk ayda inşallah bu iyileştirmeyle başlayacaksınız. Bir iyilikle başlayacaksınız, yolunuz da hep böyle iyiliklerle açık olsun. Rehberiniz hukuk ve adalet olsun" diye konuştu.
Dereceye girenlere plaketlerinin verilmesinin ardından, 16. Dönem 478 Adli Yargı Hakim ve Cumhuriyet Savcısı ile 9. Dönem 7 İdari Yargı Hakiminin görev yerleri kurayla belirlendi.