Mahkumlar ÖLÜME TERKEDİLİYOR
Türkiye`de hasta mahkumların durumu içler acısı. Tutuklu ve hükümlülerin tedavilerinin, olması gereken şartlarda yapılmadığı ve bundan dolayı bir çok mahkumun hayatını kaybettiği bir gerçektir. Mahkumların, yetkililerin önyargılı tavırları dolayısıyla hep mağduriyet yaşadıkları sürekli gündem oldu. Cezaevlerinde yaşanan bir düzine sağlık problemlerine bir yenisi eklendi. Siirt Cezaevinde yatmakta olan bir Hizbullah mahpusunun sağlık durumuyla ilgili gelen haber, yine dikkatleri hasta tutuklu ve hükümlülere çekti
İbrahim Toprak / Doğruhaber
Hasta mahkûmlar konusunda ciddi problemlerin yaşandığını belirten İnsani Hak ve Hürriyetler Derneği (Hür-Der) Genel Başkanı Avukat Mirhan Özbekli, başta Adalet Bakanlığı olmak üzere, İçişleri Bakanlığı ve Cumhurbaşkanının yaşanan mağduriyetlere sessiz kaldığını ifade etti. Adalet Bakanlığı ve Ceza Tevkif Evleri Müdürlüğünün cezaevlerindeki sağlık hizmetleri için gerekli araç ve personeli ayırmadığını vurgulayan Av. Özbekli, “Örneğin yapılması gereken şeylerden birisi her cezaevinde hazırda bekleyen bir ambulans olmalıdır. Çünkü ciddi sağlık problemleri yaşanıyor. Özellikle bazı hastalıklar var ki zamanında hastaneye ulaştırılmazsa ölümle neticelenebiliyor” dedi.
Özellikle Hizbullah tutuklu ve hükümlülerinin sağlık sorunlarından dolayı ciddi mağduriyetler yaşadığını ifade eden Av. Özbekli, Hizbullah ana davasından yargılanan Turan Arı’nın, yine Hizbullah davasından yargılanan Cahit Durmaz’ın, Musa Özer’in sair hastalıklardan dolayı cezaevinde hayatlarını kaybettiklerini hatırlattı. Yine Hizbullah hükümlülerinden Yasin Demir Hepatit C hastalığına ve Fikret Bayramın yüzde 90 felçli olmasına rağmen adli tıptan rapor alamadığı için yıllardır cezaevinde tutulduğunu belirtti.
HASTA MAHKÛMLARA KARŞI DUYARSIZLAR
Başta Cumhurbaşkanı olmak üzere Adalet Bakanlığının takındığı tavrı eleştiren Av. Özbekli, “Cezaevinden Cumhurbaşkanı tarafından özel affa tabi tutulması gerekenler var. Hastalığının ilerlemesinden dolayı tedavisi cezaevinde devam edilemeyecek hastalar var. Bu konuda hükümet de Cumhurbaşkanı da Adalet Bakanlığı da duyarlı davranmıyor” ifadelerini kullandı.
AİHM’E GİDİLİRSE TÜRKİYE MAHKÛM OLUR
Yaşanan mağduriyetlerin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine götürülmesi halinde Türkiye’nin mahkûm edilebileceğini vurgulan Av. Özbekli, son çarenin bu olduğunu söyledi.
ÖLÜME TERK EDİLİYORLAR
Cezaevlerinde hasta mahkûmların yetkililerin önyargılı tavrı dolayısıyla ölüme terk edildiğinin altını çizen Av. Özbekli, bu durumu şöyle anlattı: “Adalet Bakanlığı ve cezaevleri şöyle bir yol izliyor. Bakıyorlar hasta zaten ölecek o zaman bırak gitsin. Tedavi olmasa da olur. Dışarıya çıkmasına da gerek yoktur. Bundan dolayı ciddi bir ihmal vardır”
KÜRDSE, HELE DİNDARSA YAŞAMASIN
Bürokrasinin ırkçı yönüne de vurgu yapan Av. Özbekli, Kürt tutuklu ve mahkûmların hele de dindarsa görmezden gelindiğini, ölüme terk edildiğini ifade ederek, bürokrasinin ırkçı tavrıyla ilgili şunları söyledi: “En bariz sorunlardan birisi de tutuklu ve hükümlülerin Kürt kimlikli olması. Hele de bu Kürt kimliği İslam’la da bir araya gelince zaten sonuç hepten olumsuz oluyor. Bürokrasinin maalesef bakış açısı bu. Hem Kürt hem dindarsa bu zaten ölümü hak etmiş anlamına geliyor. Özellikle uygulama bunun üzerine bina ediliyor. En büyük endişem bundan sonra da birkaç insanın daha cezaevlerinde bakımsızlık, ilgisizlik ve vurdumduymazlıktan dolayı hayatını kaybedecek olmasıdır”
Babamı resmi infazatabi tutuyorlar
Siirt cezaevinde geçirdiği kalp krizi sonrasında 8 gündür hastane hastane gezdirilen Hizbullah hükümlüsü Hamit Çöklü ölüme terk edildi. Hamit Çöklü’nün oğlu Fethullah Çöklü, babasının üç kalp damarının tıkandığını her an kalp krizi geçirebileceğini belirterek, babasının resmi bir infaza tabi tutulduğunu belirtti
Türkiye’nin, bir gözü kör adaleti maalesef cezaevinde yatan hasta mahkûmlar için hem kör hem sağır hem de dilsiz durumda. Daha önce yaptığımız haberlerde de gündeme taşıdığımız hasta mahkûmlar konusunda Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Cumhurbaşkanı herhangi bir girişimde bulunmazken yaşanan yeni bir olay bu kadar da olmaz dedirtti.
23 SAAT SONRA HASTANEYE KALDIRILDI
1998 yılında Hizbullah davasından yakalanan ve 2008’de müebbet hapis cezasına çarptırılan Hamit Çöklü, geçtiğimiz Çarşamba kaldığı Siirt cezaevinde kalp krizi geçirdi. Cezaevinde ilk müdahalesi yapılan Çöklü’nün hayati tehlikesi olmasına rağmen 23 saat boyunca hastaneye götürülmedi. Çöklü’nün durumunun iyiye gitmemesi sonrasında Perşembe sabahı ailesine haber verilerek önce Siirt Devlet Hastanesine oradan da Diyarbakır Tıp Fakültesine sevk edildi. 3 kalp damarı tıkalı olmasına rağmen mahkûmlara bakacak yerleri olmadığı gerekçesiyle Diyarbakır Tıp Fakültesinde ameliyata alınmayan Çöklü, buradan Elazığ Araştırma Hastanesine sevk edildi.
5 GÜN SONRA “AMELİYAT EDEMEYİZ” DEDİLER
Diyarbakır’dan Elazığ’a sevk edilen Çöklü, Elazığ Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavi altına alındı. Damarları tıkalı olması nedeniyle doktorlar acil ameliyat olması gerektiğini söyledi. Bütün tahliller ve hazırlıklar yapıldıktan 5 gün sonra ameliyat günü doktorlar Çöklü’nün ailesine teknik imkânların yetersizliği nedeniyle ameliyata alamayacaklarını söyledi. Duruma tepki gösteren Hamit Çöklü’nün oğlu Fethullah Çöklü, babasının her an kalp krizi riski taşıdığını ve ameliyat olmazsa ölebileceğini söyledi. Babasının 8 gündür hastane hastane gezdirildiğini belirten Fethullah Çöklü, babasının resmi bir infaza tabi tutulduğunu belirtti.
BABAMA İLAÇ VERMİŞ OLABİLİRLER
Ameliyattan vazgeçen doktorla konuştuklarını ifade eden Fethullah Çöklü, doktorun ürkek bir ses tonuyla, “Ben vicdanlı bir insanım. Babanız için yapabileceğim en iyi şey onun sevkini çıkarmaktı” demesi, ameliyattan vazgeçilme sebebinin teknik yetersizlik değil bir yerlerden gelen bir emir doğrultusunda olduğunu düşündüklerini vurguladı.
Babasıyla dosya ortağı olan Musa Özer adlı arkadaşının da cezaevinde kalp krizinden vefat ettiğini söyleyen Fethullah Çöklü, babasına da cezaevinde farklı ilaçlar verilmiş olabileceğinden şüphelendiklerini anlattı.
Bu durumun insan haklarına aykırı olduğunu, babasına bir şey olması halinde yetkili mercilere suç duyurusunda bulunacağını ifade eden Çöklü, yetkilileri bu anlaşılmaz olayı araştırmaya çağırdı. “Sanki birileri babamın ölmesini istiyor” diyen Çöklü, “Babam birkaç gün daha ameliyata alınmazsa ölecek, bunun vebalini de kimse kaldıramaz,” dedi.
BAKANLIK SEVKİ DURDURDU
Teknik yetersizlik bahanesiyle Elazığ’dan da sevki çıkarılan Hamit Çöklü için ailesince ambulans helikopter talep edildi. Kayseri Eğitim ve Araştırma hastanesine sevki çıkarılan Çöklü’nün yaşadıkları basına yansıyınca Bakanlık olaya el koyarak sevki durdurdu. Edinilen bilgilere göre Bakanlık Elazığ Eğitim ve Araştırma hastanesinde açık kalp ameliyatı için yeterli donanımın olduğunu ve hastanın sevkinin iptal edilmesini ve ameliyatın yapılmasını istedi. Hamit Çöklü tüm uğraşlardan sonra dün ameliyat edildi.
Türkiye’de hasta Mahkûmların durumu hep gündem oldu. Tutuklu ve hükümlülerin tedavilerinin, olması gereken şartlarda yapılmadığı ve bundan dolayı bir çok mahkûmun hayatını kaybettiği bir gerçektir. Mahkûmların, yetkililerin önyargılı tavırları dolayısıyla hep mağduriyet yaşadıkları sürekli gündem oldu. Cezaevlerinde yaşanan bir düzine sağlık problemlerine bir yenisi eklendi. Siirt Cezaevinde yatmakta olan bir Hizbullah mahpusunun sağlık durumuyla ilgili gelen haber, yine dikkatleri hasta tutuklu ve hükümlülere çevirdi
ÖLÜMLERİ DURDURUN
Hasta mahkûmlar konusunda ciddi problemlerin yaşandığını belirten İnsani Hak ve Hürriyetler Derneği (Hür-Der) Genel Başkanı Avukat Mirhan Özbekli, özellikle Hizbullah tutuklu ve hükümlülerinin sağlık sorunlarından dolayı ciddi mağduriyetler yaşadığını ifade etti. Av. Özbekli, Hizbullah ana davasından yargılanan Turan Arı’nın, yine Hizbullah davasından yargılanan Cahit Durmaz’ın, Musa Özer’in sair hastalıklardan dolayı cezaevinde hayatlarını kaybettiklerini hatırlattı. Av. Özbekli, Hizbullah hükümlülerinden Yasin Demir Hepatit C hastalığına ve Fikret Bayram`ın yüzde 90 felçli olmasına rağmen adli tıptan rapor alamadıklarından yıllardır cezaevinde tutulduğunu belirtti.
23 SAAT SONRA HASTANEYE KALDIRILDI
1998 yılında Hizbullah davasından tutuklanan ve 2008’de müebbet hapis cezasına çarptırılan Hamit Çöklü, geçtiğimiz Çarşamba kaldığı Siirt cezaevinde kalp krizi geçirdi. Cezaevinde ilk müdahalesi yapılan Çöklü’nün hayati tehlikesi olmasına rağmen 23 saat boyunca hastaneye götürülmedi. Çöklü’nün durumunun iyiye gitmemesi sonrasında perşembe sabahı ailesine haber verilerek önce Siirt Devlet Hastanesine oradan da Diyarbakır Tıp Fakültesine sevk edildi. 3 kalp damarı tıkalı olmasına rağmen mahkûmlara bakacak yerleri olmadığı gerekçesiyle Diyarbakır Tıp Fakültesinde ameliyata alınmayan Çöklü, buradan Elazığ Araştırma Hastanesine sevk edildi ve yoğun uğraşlar sonucu ameliyata alınabildi. Aciliyet durumuna rağmen bu süre tam 9 gün sürdü.