• DOLAR 34.699
  • EURO 36.827
  • ALTIN 2940.88
  • ...
BM, organ kaçakçılığına göz yumuyor
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Şükrü Gündüz / Doğruhaber

Türkiye, geçtiğimiz Ramazan ayının başından itibaren açlık ve kuraklıkla mücadele eden Somali için seferber oldu. STK’ların düzenlediği kampanyalarda toplanan yardımlar açlıkla mücadele eden Somalilere ulaştırıldı ve bu yardımlar hala devam ediyor. İnsanın içini sızlatan; birçok çocuğun, annelerinin gözleri önünde açlıktan ve hastalıktan öldüğü birçok olay bu güne kadar basında yer aldı.

Peki, Somali niçin bu halde? Somali’de tarım nasıl bitirildi? Tüm bu acıların, ölümlerin arkasında ne var? Afrika kıtasının en fazla sahiline sahip olan ülkede (Kıyı şeridi uzunluğu 3,025 km) neden balıkçılık yapılmıyor? Korsanların arkasında kimler var, korsanların asıl hedefi ne? Somali’deki açlık kader mi, sömürge mi?

Uluslararası Hak İhlalleri İzleme Merkezi UHİM “Somali’deki Açlık Kader mi, Sömürge mi?” adında çarpıcı bir rapor hazırladı. Hazırlanan raporda Somali’deki açlık ve kuraklıkla ilgili ezber bozan çarpıcı gerekçeler ve gerçekler var.  11-18 Eylül 2011 tarihleri arasında Somali’nin başkenti Mogadişu ve Kenya sınırları içinde bulunan Dadaab Mülteci Kampı’ndaki çalışmaları yerinde gözlemleyen heyetin hazırladığı raporu UHİM Başkanı Ayhan Küçük ve Hukuk İşleri Direktörü Mustafa Demiral açıkladı.

AÇLIK VE KITLIĞIN SEBEBİ DIŞ MÜDAHALELERDİR

UHİM Başkanı Ayhan Küçük, Somali’nin coğrafi özelliklerinden kaynaklandığına inanılan açlık ve kıtlığın, aslında Somali’ye gerçekleştirilen dış müdahalelerin bir sonucu olduğuna dikkat çekti. UHİM Başkanı Küçük, 10 milyon hektarlık ekilebilir araziye, Afrika’nın en uzun kıyı şeridine ve hayvancılık alanında dünyanın hemen hiçbir ülkesinde bulunmayan bir zenginliğe sahip olan Somali’de insanların bugün açlıktan hayatını kaybetmesinin oldukça düşündürücü olduğunu söyledi.

İşte UHİM heyetinin 11-18 Eylül 2011 tarihleri arasında Somali’nin başkenti Mogadişu ve Kenya sınırları içinde bulunan Dadaab Mülteci Kampı’nı ziyaret ederek hazırladıkları rapordan önemli satır başları;

ASIL SORUN SİYASİ İSTİKRARSIZLIK

Bugün Somali’de yaşanan sorunların temelinde, ülkede 20 yıldır süren iç savaş nedeniyle devam eden siyasi istikrarsızlık vardır. Birçok köklü medeniyete ev sahipliği yapmış Somali, dinamik ve genç nüfusu, jeopolitik ve jeostratejik önemi ve zengin yeraltı kaynakları nedeniyle çeşitli müdahalelere maruz kalmakta, ülkenin istikrara kavuşması ve diğer Afrika toplumlarına örnek olması engellenmektedir.

EKONOMİK DAYATMALAR ÜRETİMİ SIFIRLIYOR

80’li yılların başından itibaren Somali’de etkili olmaya başlayan küresel finans kurumlarının ekonomi politikaları ve yaptırımları, Somali ekonomisinin çöküşünü hazırlamıştır. Üretim alanları kısıtlanmış, ithal ürünlerle tarım durma noktasına gelmiştir. 10 milyon hektar ekilebilir tarım arazisine sahip olmasına karşın, Somali arazilerinin büyük çoğunluğu bugün Avrupalı tarım devlerine kiralanmış, ağaçlarının önemli bir kısmı da kömür üretimi için yine Batılı firmalarca kesilmiş durumdadır.

BALIKÇILIK VE DENİZ TİCARETİ ENGELLENİYOR

1992 yılında iç savaşın etkisi ile azalmış olmasına karşın 40 milyon olan hayvan sayısı, dünyanın pek çok ülkesinin sahip olmadığı bir zenginliğe işaret etmektedir. Ayrıca Afrika’nın en büyük kıyı şeridine sahip olan Somali’de balıkçılık ve deniz ticareti de, çeşitli manipülasyonlarla engellenmektedir. Somali açıklarında koca bir ülkeyi doyuracak kadar balık olmasına karşın, insanların açlıktan ölmesi düşündürücüdür. Bugün dünyanın en lezzetli ve paha biçilemez balık çeşitliliğine sahip Somali’nin balıklarını Uzakdoğulular, yumurtalarını ise Batılılar yağmalamaktadır.

KORSANLIĞI ULUSLARARASI ŞİRKETLER KÖRÜKLÜYOR

Somali Afrika’da okyanusa en uzun kıyısı olan ülkedir. Buna karşın, balıkçılık, liman işletmesi ve turizm açısından son derece müsait olan Somali kıyıları, bugün uluslararası şirketlerin nükleer atık deposu olarak kullanılmaktadır. Son yıllarda Somali açıklarında artan korsanlık faaliyetlerinin, buradaki kaos ortamının ve denetimsizliğin sürmesine zemin hazırladığı açıktır.

EĞİTİMSİZLİK BİLİNÇSİZ VE BAĞIMLI YIĞINLAR ÜRETİYOR

Yakın geçmişe kadar Afrika kıtasındaki eğitim merkezlerinden biri olan Somali’de, bugün eğitim çağındaki 3 milyon çocuk ve gencin yaklaşık %80’i eğitim alamamaktadır. Bu durum bilinçsiz ve bağımlı yığınların oluşmasına neden olmaktadır.

GIDA YOK, AMA SİLAH VAR

Ülkede 1991 yılından bu yana süren iç savaş, güvenli yaşamı imkânsız kılmaktadır. Binlerce yıldır barış içinde yaşayan toplumların birbirine düşman edildiği pek çok coğrafyada olduğu gibi Somali’de de iç savaş körüklenmekte ve bitmesine izin verilmemektedir. Süreç içerisinde tarafların bu yönde attığı yapıcı adımlar maniple edilmiş ve barış süreci her defasında baltalanmıştır. Bugün Somali, insanların yiyecek yemek bulamadığı halde silah sahibi olduğu ve en ufak sorunların dahi çatışmaya neden olduğu bir ülkeye dönüşmüş durumdadır. Bu durum normalleştirilmeye çalışılmakta, ölümler istatistik bilgi olmaktan öteye geçememektedir.

ÖLENLERİN YAŞAYANLARDAN DAHA ŞANSLI OLDUĞU MÜLTECİ KAMPI

İç savaşın başladığı 1991 yılında kurulan Dadaab Mülteci Kampı, mevcudu her geçen gün artan bir açık laboratuara dönüşmüş durumdadır. İnsanların yalnızca tüketen varlıklar olarak hayatta kaldığı Dadaab Mülteci Kampı, Avrupa ülkelerinden gelen pratisyen hekimlerin staj mekânı olarak kullanılmaktadır. Kampta organ ticaretinin yapıldığı, insanlar üzerinde tehlikeli deneylerin uygulandığı ve BM’nin yapılanlara göz yumduğu iddiası da giderek kuvvetlenmektedir. BM’nin kontrolü altındaki kamplarda yaşanan bu olaylar, ölülerin yaşayanlardan daha şanslı sayılacağı hale gelmiştir.

SOMALİ BOŞALTILIYOR

Bugün 650 bin kişilik mevcudu ile küçük bir ülkenin nüfusuna yaklaşan Dadaab Kampı, Somali’nin boşaltılmasında kullanılmaktadır. Yardıma muhtaç yüz binlerce insana yaşadığı bölgelerde yardım ulaşmazken, insanlar Kenya sınırları içindeki Dadaab Kamıpı’na yönlendirilmektedir.

Raporun sonunda UHİM tarafından Somali’deki sorunların çözümü için hazırlanan çözüm önerilerine yer verildi.

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir