• DOLAR 34.447
  • EURO 36.303
  • ALTIN 2837.002
  • ...
`Her Silahlı Mücadele Terörizm Değildir`
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

DİYARBAKIR -  Koordinatörlüğü Eyüphan Kaya’nın yaptığı Diyarbakır küçük Millet Meclisi (DkMM), Ekim ayı toplantısını gerçekleştirdi. Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu’nun katılmasıyla gerçekleşen toplantıda önemli tespitlere yer verildi.

Diyarbakır küçük Millet Meclisi (DkMM) toplantısında konuşan Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, önemli tespitlerde bulundu.

“Her silahlı örgüt terör değildir”

Diyarbakır Milletvekili Ensarioğlu, ABD’nin eski usulle artık dünyaya hükmedemediğine dikkat çekerek, “Bu bilgi çağında yöneticileri ikna etse de halk kabul etmiyor, hakkını alamadığı zaman da silaha başvuruyor. Gerektiği zaman ABD’yi, İspanya’yı bile vurdu. Her silahlı mücadele de terörizm değildir. Eğer insanlara kendini ifade etme imkânını vermezseniz, zenginliklerini ellerinden alırsanız bu hakkına ulaşmak için bir mücadele tarzıdır.” dedi.

ABD bunu görünce bu sefer Demokratik Emperyalizm diye yalancı bir yönetimi daha denemeye çalıştığını ifade eden Ensarioğlu, bunun adının da Yeni Demokrasi ve BOP olduğunu söyledi.

“ABD, IŞİD ile Maliki’yi, Kürtleri ve Türkiye’yi frenliyor”

IŞİD konusuna da değinen Ensarioğlu, konuşmasının devamında, “ABD, son günlerde ortaya çıkan IŞİD ile hem Maliki’yi, hem Kürtleri hem de Türkiye’yi bir nevi frenliyor, tedip ediyor. Türkiye ile Irak Kürdistan bölgesel yönetimiyle ciddi stratejik anlaşmalar imzaladı, ABD’ye rağmen. Dikkat ederseniz Koalisyon güçleri her gün 3-5 atışla IŞİD’i vuruyor her gün Kürtlerin kurtarıcısı oluyor. Türkiye’ye dedi ki, bak sen de dur senin içini de karıştırırım ve karıştırdı.” ifadelerine yer verdi.

“Türkiye kendi Kürtleriyle barışık olması lazım”

Türkiye’nin, eğer dünya devleti olmak istiyorsa kendi Kürtleriyle barışık olması gerektiğini sözlerine ekleyen Ensarioğlu, “Buna yeni karar vermişken, Kobani meselesi ortaya çıktı. Türkiye beklenmedik bu gelişmeye temkinli yaklaştı. Ama sahiplenmeye karar verdi. Kapılarını açarak Kobani Kürtlerine kucak açtı. Şu anda 187 bin Kürt misafir edilmiş vaziyette kimseye minnet de etmiyor. Çünkü Kobani meselesini, çözüm sürecinin bir parçası olarak zaten değerlendiriyor. Ayrıca 40 adet ambulans sınırda duruyor ve yaralı PYD’lilerin yaralıları Türkiye’de tedavi oluyor. Ama bu süreçte biraz sertleşme oldu.” ifadelerini kullandı.

“PYD Hewlêr Mutabakatına bağlı kalmadı”

Kürtlerin kendi aralarında 2012 Hewlêr mutabakatını imzaladığını fakat PYD’nin buna bağlı kalmadığını hatırlatan Ensarioğlu, “Ancak bu gün bunu eleştirmenin zamanı değildir. Çünkü burada şu anda bir zulüm var, bir vahşet var. Çünkü Kobani meselesi çözüm sürecinin bir parçası olarak zaten değerlendiriliyor. Ayrıca 40 adet ambulans sınırda duruyor ve yaralı PYD’lilerin yaralıları Türkiye’de tedavi oluyor. Ama bu süreçte biraz sertleşme oldu.” ifadelerine yer verdi.

“Kürtler sadece PYD değil”

Ensarioğlu konuşmasını şöyle sürdürdü: “Berzani diyor ki, aralarındaki sorunları çözün, ben 5 bin Pêşmerge, tankımla, topumla sizin imdadınıza geleyim. Devlet nezdinde PKK terör örgütü ve devlet arasında hala karşılıklı güven tam sağlanamamış. Bu durumda devlet nasıl PYD’ye direk yardımcı olabilir yine de şimdiye kadar 500 insan Kobani’ye savaşmaya gitmiş nasıl gitmiş, giden yolunu biliyor. Sınırları yıkarak gitmenin alemi yok, gündüz gözüyle koridor açmanın ne alemi var. İsteyen her kişinin Kobani’ye gitmenin gereği var mı? Önüne gelen giderse orada ölür. Türkiye ile ABD arasında bir görüşme oldu nasıl bir sonuca varır bilemem. Bu tür anlaşmaları ancak tarih yazar.”

“PKK siyasileşmeyi içine sindirmeli”

Bir örgüt silahı bırakıp siyasi mücadeleyi tercih etmişse takdir edilmesi gerektiğinin altını çizen Ensarioğlu devamla, “IŞİD, HÜDA PAR’ı tekfir etmiş. Malumunuz 14 yıldır silah bırakarak Hizbullah’tan türeme bir siyasi harekettir. Bu önemlidir, siyasetten zarar gelmez. Keşke PKK de siyasallaşmayı içine sindirseydi ben değer biçerdim.” ifadelere dikkat çekti.

“Bundan sonra süreç şeffaf işlemelidir”

Ensarioğlu son olarak, “Aslında çözüm süreci şeffaf yürümesi ve İmralı’yla ne görüşmüşse kamuoyuyla paylaşması lazım ve izleme komisyonları da bunu takip etmesi ve sorumluluğunu yerine getirmeyenleri deşifre etmesi lazımdır diye düşünüyorum. Bunu 10 gün önce Başbakana da ilettiğim için söylüyorum.” ifadelerini kaydetti. (İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir