• DOLAR 34.447
  • EURO 36.303
  • ALTIN 2837.002
  • ...
PKK ve HDP intihar etti, PYD bitti
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Ama Geziciler daha sonra defalarca teşebbüs etmelerine ve çağrı yapmalarına rağmen bir daha toparlanamadılar. Çünkü devlet, Gezicileri bir ay boyunca detaylı olarak izledi. Onların bütün iç ve dış siyasi ve maddi bağlantılarını tespit etti. Zaten bu detaylara tamamen ulaşmak için olayların devamına göz yumuldu ve fazla müdahale edilmedi. Alınan yeni tedbirler nedeniyle de Gezi provokatörleri bir daha toparlanamadılar.

Kobani bahanesiyle günlerce sokak terörü yapanların da iç ve dış bağlantılarının yakından izlendiğini ve tespit edildiğini zannediyoruz. Bunun yansımalarını ilerleyen süreçte yakından izleyebiliriz. MGK, Paralel örgütün 17 Aralık darbe girişimini, ülkenin “Beka sorunu” olarak tespit etmişti. O sorunla ilgili önemli tedbirler alınmıştı. Bu son olaylar da ondan farklı görünmüyor. Kobani bahanesiyle iç savaş çıkarmak isteyenler de muhtemelen aynı kapsamda değerlendirilecektir.

Şimdi devlet, komşu ülkelerdeki iç savaşları gözeterek, içerideki kargaşa çıkaran örgütlerin bu dış bağlantılarını da hesaba katarak çok ciddi ve geniş kapsamlı tedbirler alabilir.

Alınacak bu tedbirlerden PKK’nın HDP’nin ve Paralel destekçilerinin çok ağır yaralar alacaklarını tahmin etmek zor değil. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Rize’de yaptığı konuşmada bunun mesajları anlaşılıyor.

Bu olaylar sırasında HDP yönetiminin isteği, işareti ve yönlendirmesi ile 30’un üzerinde Kürt vatandaşımız öldürüldü. Hüda Par’lı olduğu için insanlar vahşi yöntemlerle katledildiler. Sakallı olduğu için iki Arap öldürüldü. Cami yakıldı, Kur’an Kursu yakıldı. Kürt çocuklarının okuduğu okullar ve yurtlar yakıldı.

O nedenlerle bundan sonra PKK sadece devletten değil, bugüne kadar az çok destek aldığı Kürt tabandan da büyük darbe alacaktır. Bu yaptıkları karşısında PKK, mütedeyyin Kürtlerden tamamen dışlanabilir.

PKK bu defa Kürtlere öyle bir ihanet etti ki, çözüm sürecini başlatan, üstelik bunu PKK’ya rağmen yürütmeye çalışan samimi bir hükümete savaş açmış oldu. Son yapılanlarla sadece hükümetin değil ülkede yaşayan Türklerin de Kürtlere karşı güvenini olumsuz etkileyecek ihanet adımları attı. HDP ve PKK’nın son ihaneti, Türkler ve Kürtler arasındaki bin yıllık güven bağına, 30 yıllık PKK terörünün veremediği kadar büyük zararlar verdi.

Umarız öyle olmaz. Ama HDP ve PKK’nın bu son ihaneti, Doğu ve Güneydoğu dışındaki Kürtlerin bile sosyal ve ticari ilişkilerini hatta hatta siyasi ilişkilerini olumsuz yönde etkileyebilir. Batıdaki halk, artık iyi Kürt kötü Kürt diye ayırması zor olacağı için tüm Kürtlere önyargılı davranabilir. Buna fırsat vermemek lazım. Bunun önlenmesi için de en büyük sorumluluk yine de Kürt vatandaşlarımızın kanaat önderlerine düşüyor. Kürt vatandaşlarımızın hızla kendilerini PKK ve onun siyasi uzantılarından uzaklaştırmalarında fayda var. Bu son olayları yapan HDP ve PKK’nın özellikle Kürtler tarafından tamamen yalnızlaştırılması gerekir.

Artık şurası son derece açıktır ki, bu son sokak terörü ile Kürt meselesine çözüm için çalışan hükümet, çözüme destek olan ve Türkiye’ye entegre olmaya çalışan Mesud Barzani ile Irak Kürtleri, çözüm sürecinin diğer tarafında oturan Abdullah Öcalan ve sömürgeci Batı ülkelerine karşı bağımsız politikalar uygulayan Yeni Türkiye hedef alınmıştır. Hedef alınan taraftakiler bundan sonra daha fazla güç birliği yapacaklardır...

Ayrıca PKK’ya acı bir hatırlatma... 1984 yılından bu yana başlattığınız terör nedeniyle gerçekte 60 bin civarında ölüm oldu. Bu ölümler sizin emir, taktik ve talimat almakta olduğunuz Avrupa ülkeleri ve ABD’nin hiç umurunda olmadı. Şimdi de umurunda değil. Beşşar Esad Suriye’de üç buçuk senede 200 bin insanı yok etti. Ülkenin yarısı evini terk etti. Batının umurunda mı? Batı hala Esad’a açık destek vermiyor mu?

Bu kesinlikle bir beklenti veya temenni değil. Ve gidişatın bu noktaya gelmesini asla arzu etmeyiz. Ama size acı bir hatırlatma... 200 bin vatandaşını haksız yere katleden bu katil Beşşar Esad bile Batıdan böyle destek görüyorsa... Türkiye, eğer bu terörü devam ettiren 5 bin PKK’lıyı daha yok etse, Avrupa’da, Amerika’da kimin umurunda olur sizce..! Bunu hiç düşündünüz mü?

Cevabı biz verelim. Hiç şüpheniz olmasın; kimsenin umurunda olmaz.

Ayrıca Kobani ve çevresinde Kürt BAAS’ı şeklinde tek tip devlet kurmak için inançlı, ılımlı tüm Kürtleri kuzey Irak`a sürdünüz. Kuzey Irak’taki 550 bin Kürtle, şu an Türkiye’de misafir edilen 200 bine yakın Kürt bir süre sonra elbette topraklarına dönecek. Bu insanların tamamı sizin yanlış politikalarınızın cezasını çekiyorlar. Döndüklerinde bu yaşananların hesabını sizden sormayacaklarını mı zannediyorsunuz?

Açıkça söyleyelim. Son saldırı, suikast ve terör olayları ile HDP ve PKK intihar etmiştir. PYD ise siyaseten neredeyse yok olmuştur. PKK ve HDP çözüm sürecinde muhatap olma hakkını ve yeteneğini kendi elleri ile imha etmiştir. Bundan sonra HDP ve PKK’ya çözüm sürecinde ne devlet ne de Kürtler güvenebilirler.

Bundan sonra Kürtler, PKK, HDP veya PYD’nin hiçbir vaadine güvenmeyecektir. Özerklik, bağımsızlık veya kanton hikayeleri ciddiye alınmayacaktır. O özerklik, kanton masallarını yeni çıkmış IŞİD gibi bir örgüt birkaç günde çöpe atmıştır.

Ayrıca PKK veya PYD Allah korusun bir otonom yönetim kursa, Kürtlere neler yapacağını bu son olaylarla açıkça göstermektedir. Camileri, Kur’an kurslarını, okulları, yurtları vahşice yakanların, sakallı olduğu için insanların başlarını ezerek öldürenlerin “Kobani’de IŞİD bize şöyle yapıyor” diye acındırmasına kimse inanmaz.

PKK ve HDP Kürtleri sevmiyor. Sevselerdi bu son saldırıları yapmazlardı. PKK ve HDP, Kürtleri Beşşar Esad gibi veya Kuzey Kore gibi yönetmeyi seviyor.

Alper TAN - kanalahaber

Bu haberler de ilginizi çekebilir