DİYARBAKIR - Kalp krizinin çoğu zaman ani ve beklenmedik bir şekilde gerçekleştiğini belirtien Momorial Hastanesi Kardiyoloji Bölümü dokturlarında Uz. Dr. Çayan Çakır, kalp krizine neden olan kronik hastalıklar ve risk faktörlerinin yanı sıra kalp krizini tetikleyen birçok durumla günlük yaşam içinde karşılaşılabildiği uyarısında bulundu.

Kronik stres krizlere zemin hazırlar

“Günümüz kent yaşamın temel sağlık sorunlarından biri strestir.” Diyerek, stresin insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkisine işaret eden Dr. Çakır, “ Kronik stres koroner damar darlıklarına sebep olabilirken, ani başlangıçlı stres özellikle kalp krizi geçirmeye meyilli kişilerde krizi tetikleyebilir. Mental, duygusal, ikili ilişkilerden kaynaklanan stres, iş stresi ve diğer birçok nedenden kaynaklanan stres kalp krizine zemin hazırlamaktadır. Özellikle stresin aşırı yoğun olduğu durumlarda kalp krizi oluşabilmektedir.” dedi.

Krizler en sık pazartesi günü gerçekleşiyor

Bazı kişilerin stres karşısında daha kırılgan ve daha hassas olduğunu ve bu kişilerin stres karşısında kalp krizi geçirme riskinin daha yüksek olduğunu belirten Dr. Çakiır, “Bu kişilerin kalp krizi geçirmeden önce profesyonel psikolojik yardım görmeleri önemlidir. Yoğun tempolu, stresin ve riskin yüksek olduğu, mobbing ve cinsiyet ayrımcılığının olduğu iş koşullarında çalışmak da kalp krizini tetikleyebilmektedir. Kalp krizlerinin iş başlangıcı olan pazartesi sabahları daha fazla görülmesi iş stresinden kaynaklı kalp krizini gösteren bir örnektir.” tespitinde bulundu.

Trafik kalbi yorar

Yoğun ve gürültülü trafiğin hem strese neden olduğunu hem de hava kirliğine neden olarak kalp krizini tetiklediğini belirten Dr. Çakır, yapılan araştırmalarda yoğun trafiğin olduğu ana cadde üstlerinde ikamet edenlerin kalp krizi ile karşılaşma risklerinin daha fazla olduğunu belirtti.

Hareketsizlik krizi tetikler

Özellikle uzun süre masa başı işi yapıp beraberinde düzenli olarak spor yapmayan kişilerde şeker, obezite, yüksek kolesterol ve kalp krizi riskinin arttığı uyarısında bulunan Dr. Çakır, hareketsiz yaşama sahip kişilerin doktor kontrolünden geçmeden aniden ağır egzersiz yapmamaları ve uzun, yorucu seyahatlere çıkmamaları uyarısında bulundu.

Dr. Çakır, “Özellikle masa başı işi yapan veya hareketsiz yaşama sahip kişiler haftanın en az beş günü 30-45 dk kadar tempolu yürüyüş yapmalıdırlar. Egzersizi sabahın soğuk saatlerinden ziyade akşam serinliğinde yapmak kalp sağlığı açısından daha güvenlidir. Sabah saatleri özellikle soğuk veya sıcak hava da eşlik ediyorsa kalp krizi geçirme riskinin en yüksek olduğu saatlerdir.” ifadelerini kullandı.

Aşırı heyecanlı kişiler risk atında

Ani ve aşırı bir şekilde heyecanlanma, korkma, üzülme, sinirlenme ve hayal kırıklığına uğrama gibi olumsuz duygu ve davranışların kalp krizine yol açabileceği uyarısında bulunan Dr. Çakır,  deprem, sel, savaş, göç gibi olaylardan sonra da kalp krizi riskinin arttığını söyledi.

Beslenme alışkanlıklarına dikkat

Ağır ve tuzlu yemek ile alkol tüketiminin kalp krizini başlatan nedenler olduğunu hatırlatan Dr. Çakır, kalp krizi açısından riskli bireylerin ağır yemek yemelerinin kalp krizini 7 kat daha artırdığı uyarısında bulundu.

Dr. Çakır, “Bunun yanında kafeinli kahve tüketimi kalp hızı ve tansiyonu artırarak kalp krizine yol açabilir. Sıklıkla kahve içme alışkanlığı olmayan hastalarda, kahve içimi sonrası kalp krizi riski, düzenli olarak her gün birkaç fincan kahve içenlere göre daha yüksek bulunmuştur. Dolayısıyla kahve alışkanlığı olmayan kişilerin üst üste kahve içmekten kaçınması yararlı olabilir.” tavsiyesinde bulundu. (İLKHA)