Bitlis'te 'İlköğretim Haftası' kutlandı
Bitlis'te 'İlköğretim Haftası' düzenlenen bir programla kutlandı.
BİTLİS - Merkez 100. Yıl Ortaokulunda düzenlenen programda günün anlam ve önemini belirten konuşmayı yapan İl Milli Eğitim Müdürü Mürteza Oğur, 2014-2015 Eğitim ve Öğretim yılına başlamanın coşku ve heyecanı içinde olduklarını söyledi.
Dünyanın en kıymetli varlığının insan olduğunu ve insanın en önemli görevi de bu kıymetli varlığın eğitilmesi olduğunu vurgulayan Oğur, “Bu görev zor olduğu kadar zevkli ve keyifli bir iştir. Dünyayı isteyen ilme sarılsın. Ahreti isteyen ilme sarılsın. Hem dünyayı hem de ahreti isteyen yine ilme sarılsın. Her şeyin bir yolu vardır. Cennetin yolu da ilimdir. Bir ülkenin kendisine nasıl bir gelecek hazırlayacağının en önemli göstergelerinden biri o ülkenin eğitime verdiği önem ve sahip olduğu eğitim sistemidir. Nitelikli bir eğitim bir milleti geri kalmışlıktan kurtarır modern, ileri ve mümtaz bir toplum haline getirir. Gelişmiş ülkeler eğitim sistemlerini sürekli sorgulama ve gözden geçirme ihtiyacı duymaktadırlar. Devletimizde 2012-2013 yılları itibari ile çağdaşlık, akılcılık ve bilimsellik ilkeleri doğrultusunda ama öz değerlerine sahip bir eğitim modeli geliştirmek ve eğitim niteliğini arttırmak için yeni bir modele geçmiş ve bunu da başarı ile yürütmektedir.” şeklinde konuştu.
2014-2015 Eğitim-Öğretim yılı açılışına katılmak üzere Bitlis’te bulunan Milli Eğitim Balkanlığı Uluslararası Dini Eğitim Öğretim Daire Başkanı Osman Demirgül yaptığı konuşmada, “Doğrusu 10 yıl boyunca insanlarına hizmet etmekten büyük mutluluk duyduğum Bitlis’te bir eğitim öğretim yılı açılışında sizlerle birlikte bulunmaktan derin bir memnuniyet içindeyim. Bugün bütün dünya ülkelerinin önceliği olan eğitim öğrencilerimizin, öğretmenlerimizin, anne ve babalarımızın kısacası bütün kesimin birlikte yürüteceği kolektif bir faaliyettir. Bu unsurlar ne kadar birbirine entegre olarak çalışabilirse başarıya ulaşmamızda o kadar hızlı ve kolay olacaktır. Bu amaçladır ki bu anlayıştan dolayı birkaç yıldır biz Bakanlık olarak illerdeki tüm eğitim faaliyetlerine, çalıştaylara, konferanslara ve açılışlara imkânlar ölçüsünde iştirak etmeye çalışıyoruz. Öğretmen arkadaşlarımızın heyecanlarını birlikte yaşayıp onların görüşlerini alarak Türkiye’nin yeni eğitim politikasında kendimize bir yol tutmaya özen gösteriyoruz. Bugün geldiğimiz noktada artık eğitim öğretim çağındaki çocuklarımızın okullaşma sorunu büyük oranda çözülmüş olup, eğitim ortamı ve fiziki yapı son yıllarda yapılan yatırımlarla ciddi oranda iyileştirilmektedir.” dedi.
Konuşmasının devamında Demirgül, “Artık bugünün Türkiye’si eğitim öğretim yılı başladığında okullarda ders kitaplarının bulunmadığı, her bir kitabın başka bir ilden sipariş edildiği, okullara ödenek gönderilmediği için okulların ısıtılamadığı ve derslerin yarıdan fazlasının boş geçerek eğitim öğretime başlandığı bir Türkiye değildir. Bugün bu sorunlar büyük oranda aşılmış ve artık bizim hem Milli Eğitim Bakanlığı olarak hem de arazide çalışan çok değerli eğitimciler olarak başarıya ulaşmak anlamında herhangi bir mazeretimiz kalmamıştır. Bugün Türkiye sadece kendi vatandaşlarının eğitim ihtiyaçlarını karşılamakla kalmamış, ekonomik alanda ortaya çıkan gelişmelerde eş zamanlı yurt dışındaki 5 Milyondan fazla vatandaşımızın çocuklarının eğitim ihtiyacını karşılamak üzere Danimarka’dan Avusturya’ya Somali’den Kırgızistan’a kadar pek çok yerde okullar açmaktadır.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin artık eski Türkiye olmadığını söyleyen Vali Yardımcısı Salih Altun, bir zamanlar rekabetin köy okullarının içinde olduğunu ancak şimdiki Türkiye öğrencilerin kendi aralarında değil de dünyayla rekabet ettiklerini belirtti.
Eğitim sisteminin geldiği noktaya değinen Altun, “O köy okulunda bir tane veya iki tane ilçe merkezine öğrenci giderdi. Oradan da büyük illere okumaya bir iki kişi giderdi. Eninde sonunda birkaç kişi iyi üniversitelerde okur meslek sahibi olur hizmetine devam ederdi. Ancak şimdi rekabet koşulları çok farklı bir duruma geldi. Şimdi artık siz kendi köy okulunuzda veya ilçe okulunuzdaki öğrencilerle değil dünyayla rekabet ediyorsunuz. Bugün artık üniversite sınavları kontenjanların dolmadığı hatta üniversitelerin reklam verdiği bir döneme geldik. Bizim dönemimizde 100 kişi imtihana girer 10 kişi kazanırdı diğer 90 kişi kazanamazdı. Bugün artık üniversiteyi kazanmak eskisi gibi anlamlı değil. Bir şeyler üretmek inovasyon yapmak ve ülkeyi ileri taşımak için yepyeni icatlar yapmak çok önemlidir.” diye konuştu.
Konuşmaların ardından 8. Sınıf öğrencileri bu yıl okula yeni başlayan birinci sınıf öğrencilerini çiçeklerle karşıladılar. Düzenlenen program öğrenciler tarafından söylenen türkülerle ve halkoyunları gösterileri ile son buldu. (Şükrü Tontaş-İLKHA)