DİYARBAKIR - Yurt içinde ve yurt dışında beğeniyle izlenen Rehber TV, 3. yılını geride bıraktı. Merkezi Diyarbakır`da bulunan Rehber TV Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Halil Furkan ile gerçekleştirdiğimiz röportajda birçok konuyu ele aldık. Yayın ilkelerinden, TV’nin misyonuna dair İLKHA’ya önemli açıklamalarda bulunan Furkan, ekranlara gözün, kalbin, aklın feyizleneceği, günah kirinden uzak duracağı güzellikleri getireceklerini söyledi. İbrahim Halil Furkan ile yaptığımız röportajı sizlerle paylaşıyoruz.

“Rehber TV yayınlarında İslami hassasiyetleri gözetiyor”

Rehber TV’yi tanıyabilir miyiz? Misyonu nedir?

Rehber TV, 12 Eylül 2011 yılında Çağrı TV adıyla yayına başladı ve şimdi Rehber TV adıyla yayın hayatına devam ediyor. Televizyonumuz yayın hayatımıza başladığı ilk günden bu yana samimi, fedakâr ve ihlâslı kadroyla kısa bir zamanda yurt içinde ve yurt dışında beğeniyle izlenmeye devam ediyor. Rehber TV, yayınlarında İslami hassasiyetleri koruyacağını, çocuklarımızın ahlaki erozyona uğramadan televizyon seyretmesi için alternatif bir kanal olacağını, gündemi ve gelişmeleri hiçbir çıkar ve endişe çıkmazına düşülmeden berrak ve vasat İslam anlayışı ile sunacağını, ekranlara; gözün, kalbin, aklın feyizleneceği, günah kirinden uzak duracağı güzellikleri getireceğini; konuşulmayanların konuşulacağı,  sorunların masaya yatırılıp çözüm yollarının ekrana taşınacağını vaad ediyor.

Her geçen gün daha kaliteli, verimli bir yayın sunabilmek için gayret ediyoruz. Bu konuda izleyicilerimizin görüşlerini de önemsiyoruz. Dönüp üç yıl öncesine baktığımızda iyi bir mesafe kat ettiğimizi görebiliyoruz. Ama bu mesafenin yeterli olmadığının da farkında olarak çalışmalarımıza devam ediyor, izleyicimize layık bir hizmet sunmaya çalışıyoruz. Haber, sohbet, gezi, belgesel, müzik vs programlarımızı her geçen gün zenginleştirerek kalitemizi artırma hedefindeyiz.

“Attığımız her adımda İslam ve Müslümanların maslahatını hedefliyoruz”

Bize ilkelerinizden söz edebilir misiniz?

Tüm programlarımızda, reklamlarda, film ve dizilerde İslami hassasiyetleri muhafaza etmeyi temel ilke edinmişiz. Ülke ve dünya siyasetinde İslam’ın ve Müslümanların maslahatını, birliğini her şeyden önemli gören bir anlayışla hareket ediyoruz. Attığımız her adımda, yazdığımız ve söylediğimiz her sözde İslam ve Müslümanların maslahatını hedefliyoruz. Bu tür bir televizyon özleminde olan insanlara bir umut olduğumuzun farkındayız. Rehber TV’yi izlediğimizde gerçek kimliğimize ait fikri bir yapıyı görerek ve hayata tutunabilecek sağlam bir dayanak, bizi Allah(cc)’a yaklaştıracak, kopmak bilmeyen sağlam bir ipe sarıldığımızın farkına varıyoruz. Bu coğrafyada yaşayan tüm halkların yaşam tarzı ve dillerini ihmal etmeden çok dilli yayıncılıkla belki de coğrafyamızda nev-i şahsına münhasır bir yayıncılık misyonu üstlenmiş bulunmaktayız.

Kaç yerde stüdyonuz var ve daha da açmayı düşünüyor musunuz?

Merkez stüdyolarımız Diyarbakır’da bulunmaktadır. Bunun dışında İstanbul, Batman ve Şanlıurfa’da stüdyolarımız bulunmaktadır. Tabi yeni stüdyo açmak veya mevcut stüdyoları daha aktif hale getirmek maddi imkân da gerektiriyor. Bu vesileyle izleyici ve gönüldaşlarımıza şu mesajı da vermek istiyorum: Televizyon işi ciddi maddi imkânlar isteyen bir iştir. Bu konuda destek ve dualarınızı her zaman bekliyoruz. İzleyici kardeşlerimizi bu işin her yönden ortakları olarak görüyor ve gerekli duyarlılıkları göstereceklerine inanıyoruz.

“Birçok sıkıntıyı kardeşlerimizin özverili çalışmaları ile aştık”

Yayıncılık hayatınızda ne gibi sıkıntılarla karşılaştınız?

Evet, televizyonumuz 4. yılına girdi. Başlangıcımızdan şimdiye kadar birtakım sıkıntılar yaşadık. Bu sıkıntıların bir kısmı Allah(cc)’ın yardımıyla ortadan kalktı. Örneğin, teknik konularda bu işe sıfır denilecek noktadan ve tecrübelerimiz olmadan başladık. Ama Allah’a hamdolsun, fedakâr kardeşlerimizin çabalarıyla bu alanlarda pek sıkıntılarımız kalmadı. Yukarıda da belirttiğimiz gibi İslami hassasiyetlerle yayın yapan bir televizyonuz. Bu hassasiyetlerimizi reklam alanında da gösteriyoruz. Günümüzde reklam filmlerinin birçoğunun İslami hassasiyetten yoksun, hatta müstehcen bir şekilde sunulduğunu biliyorsunuz. Boykot ürünü markaların da yoğunlukta olduğu hepimizin malumu. Bu durumda bu tür reklamları televizyonumuzda yayınlamamız İslami duyarlılığımızdan dolayı imkânsızdır. Durum böyle olunca genellikle düşük bütçeli yerel reklamlar ile yetinmek zorunda kalıyoruz. Tabi bu da ciddi maddi sıkıntıları beraberinde getiriyor. İşte yukarıda da belirttiğim gibi izleyici kardeşlerimizin bu hususları göz önünde bulundurarak televizyonlarına sahip çıkmaları gerekiyor.

Üç Kıtada yayın yapıyorsunuz. Bunu biraz açar mısınız?

Türksat uydusu 2A Batı frekansından Asya, Avrupa ve Afrika’nın bir kısmında yayınlarımız var. Kısa bir süre sonra 4A uydusundan yayınlarımıza devam edeceğiz. Yine bu üç kıtada belki daha fazla bir alana yayınlarımız ulaşmış olacak inşaallah.

Üç dilde yayın yaptığınızı görüyoruz (Türkçe, Kürtçe, Zazaca) Arapça olmadığını görüyoruz. Bununla ilgili çalışmalarınız var mı?

Evet, şimdilik üç dilde yayınlarımız var. Arapça ile ilgili de çalışmalarımız var. Bizim için her dil Rabbimizin ayetlerindendir ve önemsiyoruz.

Film ve dizi çalışmalarınız var mı?

Dizi film veya sinema filmi sektörü başlı başına ciddi bir sektör. Bu konularda küçük çaplı çalışmalarımız var. Ama kısa sürede neticelenecek bir çalışmamız henüz yok. Bu sektörde ciddi manada söz sahibi olmamız gerektiği düşüncesindeyiz.

“Ülkenin her yerinden olumlu mesajlar alıyoruz”

İzlenme oranlarınız nasıl?

İzlenme oranları biliyorsunuz, reyting ölçüm şirketleri tarafından televizyon kanallarına ücret karşılığı yapılmakta. Sistemleri ise kısaca şöyle; bin adet televizyona (ev, işyeri) cihaz yerleştiriyorlar ve bu televizyonlardan merkezlerine gelen verileri bir anket sistemiyle verilere döküyorlar. Bu reyting ölçümleri de bir anket sistemi olmuş oluyor ve televizyonların izlenme oranlarını bu şekil tespit etmeye çalışıyorlar. Malumunuz bu reyting şirketlerinin güvenirliğiyle ilgili geçmiş yıllarda ciddi şaibeler ortaya çıktı ve tutuklamalar da oldu. Bizim reyting ölçüm şirketleriyle bir anlaşmamız yok. Bu kısa bilgiden sonra bizim izlenme oranlarımıza gelince; ülkenin her ilinden bizi arayıp memnuniyetlerini dile getiren izleyiciler, programlarımıza telefon ile yoğun katılımlar ve sahadaki gözlemlerimiz gösteriyor ki ciddi bir izleyici kitlesine sahibiz. Rabbimiz kendisi için kabul etsin.

Genel olarak izleyici tepkileri nasıl?

Daha önce de belirttiğimiz gibi biz, izleyicimizi sadece izleyici olarak görmüyoruz. İzleyicimiz aynı zamanda bu hayırlı işin birer ortağıdırlar. Ortak olunca bu işin hayır-sevabında ortak oldukları gibi yapılacak yanlışlıklarda da uyarıcı görevi üstlenmiş olmalıdırlar. Birçok izleyicimiz bu bilinçle hareket ediyor ve bu hayırlı işimize ortak oluyor. İzleyicimizin genel olarak tepkileri olumlu olmakla beraber bizden genelde film ve dizi film talepleri var.

Son olarak izleyicilerinize neler söylemek istersiniz?

Rehber TV tüm izleyicilerimizin televizyonudur. Televizyonumuza sahip çıkalım. İnşallah 10 Ekim 2014’te yeni yayın dönemimizle beraber izleyicimize yeni programlarla daha iyi bir yayın sunmaya çalışacağız. Dualarınızı bizden eksik etmeyin. (M. Erkan Yavuz-İLKHA)