Validen Şok Açıklama
Serhad Yıldırım / haber-yorum
Muş’un Bulanık ilçesine bağlı Çataklı köyüne gece saatlerinde eli silahlı bir grup PKK`li militan dağdan iniyor.
Sayıları 30 civarında olan militan grup, köylüleri camide toplatıp propaganda yapıyor.
Ardından yaşları 12 ile 15 arasında olan biri kız, 12 çocuğu zorla dağa kaçırıyor.
Karşı koymak isteyen ailelere çok sert müdahale yapılıp:
“Bize asker lazım” denilerek çocuklar dağa kaçırılıyor.
İş bittikten sonra vali bey şöyle bir açıklama yapıyor:
“Çocukların kendi istekleriyle mi gittiklerini yoksa zorla mı götürüldüklerini bilmiyoruz. Gerekli soruşturmayı yapıyoruz” diyor.
Yani kendi istekleriyle dağa gitmişlerse (ki 12 yaşında bir çocuğun kandırılmadan böyle bir şey düşünmesi mümkün değil) sorun yok türünden bir anlamı çıkarmamak için bir neden kalmıyor valinin açıklamasında.
Bu ne pişkinlik bu ne rahatlık.
Devletin bir valisinin ağzından dökülen cümleler bu şekilde ise gerisini düşünmek bile ürkütücü.
12 yaşında dağa kaçırılan çocuklar için “özgür irade” senfonisini çalıyor…
12 yaşında dağa kaçırılan bir çocuk için nasıl olurda “kendi iradeleriyle mi gittiler yoksa zorla mı götürüldüler bilmiyoruz” diyebilirsiniz…
12 yaşında bir çocuğun özgür iradesiyle dağa çıktığını mı düşünüyorsunuz…
Nerede insan hakları savunucuları!
Nerede çocuk istismarı önleyicileri!
Söz konusu bir liseli gencin namaz kılışı olunca vaveyla kopartanların hümanizmi bu mu?
Hümanizm mi yoksa şeytana ve dostlarına hizmet mi?
Çözüm sürecinin sizi bu kadar sorumsuzlaştırması mümkün değil?
Halbuki 12 yaşlarındaki çocuklar, peygamberi andıkları için muhtıralar yayınlanmıştı…
Peygamberi anınca özgür irade olamaz ama dağa gidince özgür irade olur öyle mi?
Başını kapatarak okula gitmek isteyen öğrenciler için kendi özgür iradeleri olamaz, ama dağa kaçırılınca kendi özgür iradesiyle diyorsunuz öyle mi?
Başını kapattığı için “gerekirse devlet bu çocukları ailelerinden alır” tehditlerini manşetlerden verirsiniz. Ama çocuk ulu orta PKK`liler tarafından kaçırılınca “isteğiyle mi gitti zorla mı götürüldü bilmiyoruz, soruşturma devam ediyor” diyecek kadar rahat davranabiliyorsunuz.
Diyarbakır Şeyh Said Meydanındaki ailelerin sesini 3 aydan fazladır neden duymak istemediğiniz şimdi daha net ortaya çıktı. Mevcut yönetim emretmiş, PKK aleyhine bir iş yapılmayacak, duyurulmayacak ancak kendiliğinden ifşa olursa da en aza indirgenecek, hatta satır aralarından savunulacak ki PKK yanlış anlamasın, çözüm sürecini bozmasın…
Söz konusu PKK olunca ne kadar da toleranslısınız… Konuşurken, demeçler verirken, röportajlar, açıklamalar yaparken ne kadar da kelimelerinizi özenle seçiyorsunuz…
Ne bu halka ne de Hakk’a hesap veremezsiniz…