Son dönemde Bonzai ile gündeme gelen fakat gündem sıralamasında hak ettiği yeri alamayarak, siyasi gündemlere yenik düşen gençlerin içine düştüğü uyuşturucu gerçeği derinden güncelliğini koruyor.

Türkiye’de gündem hızla değişse de bazı gündem maddeleri toplumun gerçek resmini ısrarla göstermeye devam ediyor. Bütün suni gündemlere inat bu gerçek gündemlerin başında geleceğimiz dediğimiz gençlerimizin uyuşturucu batağındaki çırpınışları geliyor.

BATAKLIK YERİNE SİVRİSİNEKLERLE MÜCADELE!

Son dönemlerde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı vasıtasıyla geliştirilen bazı politikaların ve polisiye tedbirlerin bataklığı kurutmak yerine sivrisineklerle mücadele ettiği artık raporlara yansıyan acı bir gerçek.

Yapılan araştırmalarda uyuşturucu kullanma yaşının 12’lere düştüğü, kokain kullanımında yüzde 572, esrar kullanımında ise son beş yılda yüzde 140 artış görüldüğü belirtilirken, uyuşturucu çeteleri sürekli yeni taktiklerle farklı uyuşturucuları piyasaya sürerek gençleri zehirlemeye devam ediyor.

BAŞBAKAN YARDIMCISI’NIN İTİRAFI

Bu gerçeği Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ise, “Maddi anlamda ülkemize çok büyük hizmetler verdik. Ama aynı gelişmeyi manevi alanda, sosyal alanda yaşayıp yaşamadığımızı tekrar gözden geçirmemiz lazım” şeklinde itiraf ediyor.

ACI TABLO VE GERÇEKLER

İşte bu acı tablonun farklı köşelerde hatta yanı başımızda olmasına rağmen farkına varmasakta ibretlik hikayeler yaşanmaya devam ediyor. Bu acı hikayelerden biri de hiçbir profesyonel destek almadan esrar gibi bir beladan kurtulabilen Nazif’in ibretlik hikayesi…Habervaktim olarak bu önemli konuyu gündemde tutmak adına Nazif’in bu beladan kurtuluş hikayesini kendi ağzından dinledik:

‘BEN ÖLENE KADAR BU ESRARI İÇERİM EVİME GİDER BEBEMİ SEVERİM’

-Öncelikle bu illete nasıl bulaştın? Seni bu illete iten nedenler nelerdi?

2000 senesinde 17 yaşındayken berberliğe başladım. Akşamları benden büyük arkadaşları tıraş ediyordum. Biz kendimizden yarım yaş büyük insana bile abi diyerek büyüdük. Onlar yaşıtlarım gibi değildi. Lakayıt davranıyorlardı, gülüyor, şakalaşıyorlardı. Böylece arkadaşlığımız başladı. Her akşam buluşup esrar içiyorduk. Esrar içince kiminin kolu bacağı kayboluyordu kimi annesini babasını hatırlamıyordu kimi neye güldüğünü bilmiyordu kimi maymunluk şebeklik yapıyordu… Dedim ki bu ne gırgır şamata bişey… Yani şeytan o kadar güzel gösteriyordu ki rezilliğimizi şunu söyledim: ‘Ben ölene kadar bu esrarı içerim evime gider bebemi severim’ Sonra arkama dönüp bir baktım aradan 5-6 sene geçmiş, askere gidip gelmişim fakat akşamdan akşama içerken gündüzde içmeye başlamışım, artık işi kovaya çevirmişim hatta müşteriyi tıraş ederken ‘abi 1-2 dakika müsaade et’ diyip bile çekiyordum. Böyle kafam açıldı mı tekrar ederek akşamı ediyordum.

EVDE ASLANSIN DIŞARIDA KEDİSİN

-Ailenin bu illeti kullandığını öğrendiğinde sana yaklaşımı nasıl oldu?

Ailen sana iyilik yapmak istiyor. Oğlum, yavrum yapma bu kötülüğü diyor. Fakat insanlar senin için dörde bölünüyor. Birincisi akrabaların, ikincisi ailen, üçüncüsü kendin gibi aynı karenin içindekiler, dördüncüsü de çocukluktan beri tanıdığın fakat seni gördüğünde selam vermeyecek insanlar. Ailen senin her zaman yanında fakat bir kere şeytanın peşine düşmüşsün ve aileni tanımıyorsun. Adeta evde aslansın dışarıda kedisin. Uyuşturucu böyle yapıyor insanı.

ARTIK SEMTİ FALAN DA KALMADI HER YERDE VAR

-Uyuşturucuyu nasıl temin ediyordunuz? Nereden buluyordunuz? Kim getiriyordu?

Çalışıyordum. Allah rızkımızı veriyordu fakat bilmeden etmeden onu harama çeviriyordum. Her yerden alabiliyorduk. Artık semti falan da kalmadı. Keçiören’de de var, Yenidoğan’da da var, Doğantepe’de de var, Siteler’de de var, İskitler’de de var, Sincan’da da var… Her yerde var. Git Keçiören-Ostim dolmuşuna bin Batıkent’e varana kadar 6-7 yerde var. Ben Demetevler çocuğu değilim ama orada da var. Bir sürü tezgah var...

-Nasıl yani?

Öyle kurulmuş marangozdan çıkma tezgah değil. Yani adam bekliyor elinde torbayla, kenara bir yere gömüyor. Sen zaten alıcısın hemen kılığından anlıyorlar. Sağa sola harman harman aç köpek gibi bakıyorsun. Bunun için yeter ki paran olsun. Bulmak çok kolay.

TAM BİR KİBİR ABİDESİ OLUYORSUN

-Esrar içince nasıl bir değişim oluyordu? Nasıl bir karaktere bürünüyordun? İnsanlar sana nasıl bakıyordu?

İnsanlar seninle muhatap olmak istemiyorlar. Adam seninle göz göze gelince kaçacak yer olmazsa Selamunaleykum-Aleykumselam o kadar. Seninle kimse diyalog kurmuyor. Sen de diyorsun ki bunlar kendilerine baksınlar. Tam bir kibir abidesi oluyorsun. Şeytan sana diyor ki; ‘Senin hiç kimseye ihtiyacın yok. Hani küçükken annen baban sana sen ne kadar zekisin diyordu ya işte sen öylesin ve hiç kimseye ihtiyacın yok bunu içmeye devam et.’ Böylece içmeye devam ede ede hani lavaboda elini yüzünü yıkarsında su gider ya işte öyle aklın akıyor gidiyor. İnsanlardan sürekli bir şey bekliyorsun ve beklediğin şey olmayınca ondan otomatik olarak nefret ediyorsun.
Bu esrarı içtikten sonra emelime bir yerde ulaşacağım diyordum. İçiyordum, içiyordum. Ama bir yerden sonra artık hiçbir şey anlamamaya başlıyorsun.

ATTIĞIM HER ADIM BANA HAZ VERECEK ZANNEDİYORDUM

-Nasıl bir emele ulaşacağım diyordun?

Attığım her adım bana haz verecek, her adım beni mutlu edecek zannediyordum. İnsanlarla aramın düzeleceğini zannediyordum. Halbuki daha da pisliğe batıyormuşsun. Eğer uyuşturucu içiyorsan karşındakinin sana ne dediğini dahi anlayamıyorsun.

-Uyuşturucu kullandığın bu süreçte vukuatın oldu mu?

Cezaevi olmadı ama nezaret oldu. Bir gün polisin beni çevirmesi sonucu haberim dahi olmadığı halde kayıtlarda uyuşturucu satıcısı olarak geçtiğimi ve sabıkam olduğunu öğrendim.

-Peki, nasıl oluyor bu?

Gidip gelirken bir iki defa aynı polise yakalandığın zaman o polis öyle geçiriyor seni kayda. Bir gün bizi polis yakaladı elimde bir gazete sigara vardı içmek için. Elimdekini verdim. Fakat yanımdaki çocuğun cebinden ‘çiftli’ dediğimiz sigara çıkınca o damgayı yedik.

‘ÖTE GİT’ LAFI BİLE BİR KAVGA SEBEBİ OLUYOR

Sonra ufacık bir çocuk “Abi ne yapıyon ya” diyor. Çocuk ya kullandı diye bile onu dövebiliyorsun. Mesela otobüste muavinin ‘öte git’ lafı bile bir kavga sebebi oluyor. Bu esrar pisliğine bulaşmışsan dayak yiyeceğini bilsen bile kavga etmemen mümkün değil. Acayip agresif yapıyor insanı. Ama sopayı yiyince de oturuyorsun kenara.

-Sanırım böyle bir sopa yeme tecrüben var?

Benim başıma ne geldiyse bu pislik yüzünden geldi. Nallıhan’a bizi esrar dikecek yer aramaya götürdüler. Evli barklı arkadaşlar ben bunu satacağım, kaybettiğimi kazanacağım diye ne yapacağını şaşırıyordu. Arkadaşlar orada başkasının diktiklerini yoldular. Sonra bölgenin yerlisi toprak sahibi amcalar bizi ‘dikici’ zannedip sopayla kilim döver gibi dövdüler.

UYUŞTURUCU ‘DELİKANLI ADAM ESRARSIZ GEZMEZ’ DEDİRTİYOR

-Bu uyuşturucuyu alacak parayı nereden buluyordunuz?

Günlük bizim meslekte, berberlikte 120 lira mı kazandın, yarısını mal sahibine vereceksin, kalan 60 liranın ise eve gidene kadar lirası kalmıyor. Bu esrara bulaşmış çok evli barklılar var, evde ekmek bekleyen çocuklar var. Fakat bu uyuşturucu ‘delikanlı adam esrarsız gezmez’ dedirtiyor. Uyuşturucu belası herkesi birbirine düşürüyor. Çoluğuna çocuğuna bakmayan adam esrar bulunca senin hakkını mı gözetecek?

Bir gün arkadaşlarımdan biri 650 lirayla çıktı geldi. Baktık ki annesinin zor günleri için sakladığı altını alıp gelmiş, sonra bir poşet hap almışlar. Çünkü artık bizi esrarda kesmiyordu. Fakat o gece ben bundan kullanmayacağım dedim ve kullanmadım.

TÖVBE İSTİĞFAR ETTİM VE NİYETLENDİM

-Şimdi görünüşüne de yansıyan bu değişim nasıl oldu? Nasıl pişman oldun ve sonunda bıraktın?

Bu arada yanılgılar, kendini avutmalarla 13 senem geçti. 2013’ün Kurban Bayramına 11 gün kala 3 arkadaşımla esrar içerken arkadaşlarım bayramda bırakacağız dediler. Ben ise bırakamam dedim. Sonra arkadaşlardan biri bir mesaj okudu. Yanılmıyorsam bir hadisti ve mesajda diyordu ki; “her kim Zilhicce ayının 3 başında 3 ortasında 3 sonunda 9 gün oruç tutarsa Allah o kuluna bir gün için 1000 gün oruç sevabı verir.”

Ardından arkadaşlara dedim ki gelin yarın oruç tutalım ve bu pislikleri bırakalım. Üçü de hayır dedi. Ben ise gece güzelce abdest aldım tövbe istiğfar ettim ve niyetlendim. Sonra benim için her şey bitti ve o gün bugündür o hayata dönmedim elhamdulillah. Bu vesileyle namaza başladım. Şimdi anne ve babam da benim vesilemle namazlarını 5 vakit kılıyor. Her gün Kur’an okumaya başladım. Fakat bayramda bırakacağım diyen arkadaşlar hala kullanmaya devam ediyor. O çevre beni terk etti. Şimdi beni gören o çevrenin mensupları yollarını değiştiriyor.

ÇIRAĞININ YANINDA ELEMAN OLARAK ÇALIŞAN BİR İNSANIM

Bu illet beni öyle bir hal getirdi ki, ben bugün çırağının yanında eleman olarak çalışan bir insanım! Hamdolsun ar etmeden, yılmadan Allah’a dayanarak helalinden rızkımın peşindeyim.

POLİSİN İÇİNDE TORBACILARLA KANKA OLANLARI BİLE VAR

-Devletin bu illetin toplumdan uzaklaşması için aldığı tedbirler yeterli mi?

Allah insanı dünyaya hangisi daha iyi kulluk edecek diye yollar. Eğer bir toplumda iman yoksa o toplumda her türlü pislik olur. Devlet toplumda iman atmosferini yaşatmalı. Toplum boşluk kabul etmiyor. Bu yollar açık olduğu müddetçe insanlar o yollara gidiyor. Bu yollar kapatılmalı.

Bir de, polisin içinde esrara göz yumanları, torbacılarla kanka olanları hatta torbacıların abi dedikleri bile var.

SİZ DE KURTULABİLİRSİNİZ

-Son olarak bu belaya bulaşmış/bulaşmamış gençler ve ailelerine mesajın nedir?

Bugün gençler içlerinde büyük bir boşluk ile yaşıyor. Bu boşluğu doğru şekilde Allah’a iman ve gereklerini yerine getirerek doldurmadıkları müddetçe doğru yolu bulamayacaklar ve şeytanın keyifli gösterdiği bu tür pisliklere bulaşacaklar. Bu illet insanı -kullananlar kabul etmese de- düşkünden düşkün, acizden aciz ediyor. Rabbinden uzaklaştırıyor. Aileler de çocuklarını düzgün yetiştirmek istiyorlarsa Allah’ın kanun ve hükümlerine uymak zorundadırlar. Kendini İslam ile terbiye etmeyen bir aile çocuğunu terbiye edemez. Son olarak, ben bunu 13 sene içtim ve Rabbime yönelerek kurtuldum. Siz de kurtulabilirsiniz.

-Yaşadıklarını bizimle paylaştığın için teşekkür ederiz.

Bunları ibret olması adına gençlere ulaştırma fırsatı verdiğiniz için ben teşekkür ederim.

Bahaeddin Carda / Habervaktim