• DOLAR 34.447
  • EURO 36.303
  • ALTIN 2837.002
  • ...
Bu  köy sandığa gitmeme kararı aldı
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

AĞRI – Ağrı merkeze 6 kilometre uzaklıkta olan Aşağı Yoldüzü (Darebî) köyü sakinleri Cumhurbaşkanlığı Seçimini protesto ederek oylarını kullanmayacaklarını söylediler.

Aşağı Yoldüzü köylüleri, Devletin kendilerinden 17 kilometre uzaklıkta olan Sarıtaş (Qejî) köyü sakinlerini kendi köylerine getirerek yerleştirdiğini ve kendi arazilerinin istila edildiklerini iddia ettiler. Bunun büyük bir sorun olduğunu söyleyen köylüler, gerekli mercilere defalarca başvurup, sorunun çözülmesi için söz verilmesine rağmen sorunlarının çözülmediğini söylediler. Köylüler iki köy arasında sık sık kavga çıktığını, sorunun çözülmediği taktirde can kaybının olacağı kavgaların çıkabileceğini ifade ettiler.

1980 yılında köyden bir kişinin devlete arazi sattığını ve Devletinde bu kişinin arazisine Sarıtaş (Qejî) köylülerini getirerek yerleştirdiğini söyleyen, köy sakinlerinden Kemal Kanpolat, bu durumun şuanda çok büyük bir sorun olduğunu ifade etti.

’25 seçimdir Devlet oy dışında gelip de beni muhatap almıyor’

Kemal Kanpolat,” Bu durumumuza Devlet bir emsal göstersin. Şuanda bir köyün başka bir köye nakledildiği tarihte görülmemiştir. Eğer böyle bir örnek varsa bütün topraklarımızı Devlete hibe edip köyü boşaltacağız. Köyümüze yerleştirilen bu insanlar hakkında hiçbir resmi belge yok. Bu mesele öyle bir hale geldi ki şuanda kendi köyümüzde can güvenliğimiz yok. Arazilerimizi rahat bir şekilde ekip biçemiyoruz. Ve köyümüzde boşaldı. Devletin hangi kurumuna gidiyorsak bize ’30 yıllık sorunu biz mi? Çözelim’ diyorlar. Tek söyledikleri bu. 67 yaşındayım ve 25 seçim gördüm. Devlet sandığı getirip oyumu alarak gidiyor. Başka hiçbir şekilde bizi kale almıyor. Devlet ile bağlantımız bu kadar. Devletin yaptığı konutlarda kalan bu aileler ara ara köyden çıkıyorlar ve hiç tanımadığımız insanları buraya yerleştiriyorlar. Devlet ya seçimler haricinde de bizi görüp de sorunumuzu halletsin veya bütün arazilerimizi satın alıp bizi başka bir yere yerleştirsinler. “ dedi.

Köylerinin istila altında olduğunu belirten Köy Muhtarı M. Naci Deniz ise, kendilerinin kaderlerine terk edildiğini söyledi.

‘Devlet birbirimizi öldürmemizi mi bekliyor?’

Deniz,” Köyümüze yerleştirilen bu insanlar karayoluna, okulun bahçesine, hazine arazisine ev yapmışlar. Devlet hiçbir şey yapmıyor. Dava açtığım zaman ‘Muhtar dava açamaz’ diye karar veriliyor. Peki biz kime sığınacağız. Köyümüz resmen istila altındadır. Biz şuanda kendi köyümüzde Filistin İsrail meselesini yaşıyoruz. Bu insanların köylerinde heyelan var diye yerleştirildiler. Ama Devlet raporlarına göre heyelan falan yok. 1985-86 yıllarında Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık kurumlarından toprak istiyorlar ama ‘Topraklandırılmanız mümkün değildir’ diye cevap geliyor. Bu insanlara Devlet hiçbir hak vermezken ve yine bu insanlar ‘Devletten sadece bir konuta yerleştirilmemizi beyan ederiz’ diye dilekçe vermelerine hiçbir Devlet yetkilisi bizim sorunumuzu görmüyor. Sürekli bizi oyalıyorlar. Peki bizim birbirimizi öldürmemizi mi bekliyorlar. HDP ve Ak Parti Milletvekillerine gidip derdiğimizi anlattım. Ağrı Valisi Mehmet Tekinarslan’a gidip sorunumuzu anlattım. Defalarca kavga ettik. Şuanda iki tarafta bir biri ile konuşmuyor. Devlet yetkilileri birilerinin ölmesini mi bekleyecek. “ şeklinde konuştu.

‘Cumhurbaşkanlığı olmak üzere sorunumuz giderilmeyene kadar hiçbir seçimde oy kullanmayacağız’

Sadece seçim zamanında yetkilileri gördüklerini daha sonrasında da kendileri ile hiç kimsenin ilgilenmediği siteminde bulunan Muhtar Deniz,” Öyle bir hale geldi ki durum köyümüzü satılığa çıkardık. Köyümüzü satın alsınlar biz çıkıp gidelim dedik. Allah korusun benim bir gencime bir şey olsa Dünyayı da verseler ne kıymeti var. Veya onlardan biri ölse ne yapacağız. Şimdi seçim var. Kimse kusura bakmasın, bizim sorunumuz çözülmediği sürece başta Cumhurbaşkanlığı seçimler olmak üzere hiçbir seçimde oy kullanmayacağız. Sıkıntı yaşamasınlar diye köyümden 60 hane batı illerine göç etmek zorunda kaldılar. Ve bir çoğu şuanda zor durumdadırlar. Devlet nasıl oluyor da Sarıtaş köyüne yakın 5 köyde yer bulmazken bizim arazimize yerleştiriyorlar. Afet kanunlarında köyün köy üstüne getirilip yerleştirilmesi yazıyor mu? Manisa Alaşehir’de Romanlar ile oranın sakinleri arasında çıkan olay büyümesin diye bir gecede mahalle tahliye ediliyor. Bunu yapabilen Devlet 30 yıllık bu sorunumuzu mu çözemeyecek. Bir ayrımcılık var burada. “ ifadelerini kullandı. (Ömer Adıgüzel/Hasan Özbay - İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir