Güneydoğu`daki STK`lar PKK`ya Yeter Dedi
Diyarbakır, Siirt, Batman, Şırnak ve Mardin`deki bazı sivil toplum kuruluşları, PKK`nin sivillere yönelik eylemlerini kınadı
Diyarbakır Ticaret Borsası Başkanı Fahrettin Akyıl, AA muhabirine yaptığı açıklamada, şiddet olaylarının artık sona ermesi gerektiğini belirterek, halkın şiddet olaylarından bıktığını söyledi.
"İnsan olarak ne diyeyim. Artık insanlığımdan utanıyorum, bunlar vahşet" şeklinde tepkisini dile getiren Akyıl, şöyle konuştu: "Ucu kime dokunuyorsa dokunsun bu saldırıları şiddetle kınıyorum.
Siirt’teki 4 genç kızımız hayatını kaybetti, bugün de Batman’da hamile bir kadın ile 4 yaşındaki çocuğu öldü ve 20 günlük polis hayatını kaybetti. Dünyada böyle bir şey var mı... Bunun izahı yok. Kimden gelirse gelsin şiddeti kınıyorum. Bunun bir an önce durdurulması gerekir. Kim olursa olsun artık yeter. Hangi çağda yaşıyoruz, vatandaşın tahammülü kalmadı. Silahla, şiddetle dünyada kimse başarılı olmamış. Bu işin çözümü parlamentodadır."
Dicle Toplumsal Araştırmalar Merkezi (DİTAM) Başkanı Mehmet Kaya da, şiddeti başlatan unsurların ortadan kaldırılması gerektiğini belirterek, şiddeti başlatan temel unsurun da diyalogsuzluk olduğunu söyledi.
-"ŞİDDET OLMADIĞINDA BÖLGEDE EKONOMİ GELİŞİYOR"-
Siyasette şiddet dilinin hakim olduğunu, dünyanın hiç bir yerinde şiddeti yöntem olarak kullanarak, demokratik hak elde etme devrinin kalmadığını belirten Kaya, şöyle dedi: "Öncelikle dili barışçıl hale getirmek sonra da demokratik kanalları olabildiğince kullanmaktır. Bu çerçevede özellikle iktidar partisinin BDP’yi Meclise çağrısının ve dilinin olumlu olması, BDP’nin de bir an önce Meclise dönmesi gerekiyor. Demokratik kanalların bir an önce açılması gerekiyor. Kürt sorunu sadece bölgeyi ilgilendiren bir sorun değil. Maalesef şiddet ortamı ister istemez bölgede hem sosyal hem de ekonomik yaşamı çok olumsuz etkiliyor. Şiddetin olmadığı dönemlerde bölgemize baktığımızda gerçekten hayatın güzel aktığını, ekonominin geliştiğini görebiliyoruz. Ama son günlere baktığımız zaman belli saatten sonra evlere çekilmek, sosyal yaşam gittikçe daralmaya başlıyor. Bu da ister istemez ülkemizin, bölgenin ekonominin zarar görmesine, hem de yaşam olanaklarının daralmasına neden oluyor. Şiddetin tırmanması toplumda endişeye yol açıyor. Bir şekilde bu şiddetin artık bu topraklarda sona ermesi gerekiyor."
-"SÖZÜN BİTTİĞİ YERDEYİZ"-
"Sözün bittiği yerdeyiz " diyen KAMER Vakfı Başkanı Nebahat Akkoç ise, "Aslında siviller doğrudan hedef değilmiş gibi açıklama yapılıyor, ’gezmeden gelirken vuruldu’ diye bir açıklama yapılıyor. Ama böyle çatışmalar olursa kimin bu çatışmalarda hayatını kaybedeceğini bilemeyiz. Ben bunu kaza olarak kabul etmiyorum" dedi.
İnsanların evlerinden dışarda olduğu saatlerde yapılan çatışmaların mutlaka kurbanları olacağını vurgulayan Akkoç, "Bütün şiddet olaylarını kınıyorum" dedi.
Diyarbakır İş Kadınları Derneği Başkanı Hülya Çetin de saldırıları şiddetle nefretle kınadığını, şiddet olaylarının toplumlar arasındaki kardeşlik duygularına zarar verdiğini söyledi.
-"BU CENAZELERİN HİÇ KİMSEYE BİR FAYDASI OLMAZ"
Batman Baro Başkanı Yusuf Tanrıseven, şiddetin tırmanışının çok üzücü olduğunu, bunu onaylamanın mümkün olmadığını belirterek, şiddet olaylarını her zaman kınadıklarını ve bunu her ortamda dile getirdiklerini söyledi.
İnsanların ölümüne neden olan şiddet olaylarının tasvip edilmeyeceğini kaydeden Tanrıseven, "Hiç bir şey insan canından daha önemli değil" dedi.
Şırnak Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Osman Geliş de, saldırıların tüm toplumu olumsuz etkilediğini ve huzursuz kıldığını belirtti.
Hayata olan bakışı daraltığını ifade eden Geliş, "Bu cenazelerin hiç kimseye bir faydası olmaz. Ne zamana kadar bu olumsuzlukların içinde cebelleşeceğiz. Herkesi kendi kulvarında sorumluluğa davet ediyoruz. Tekirdağ’da, Muğla’da, Hakkari’de aynı sorumluluk içindeyiz. Bu gemide hepiz varız, bu geminin güzellikleri de olumsuzlukları da hepimiz için. Bu saldırıların tamamen bertaraf olması için hepimizin katkı sunması lazım" şeklinde konuştu.
-"BÖLGENİN HUZURA İHTİYACI VAR"-
Siirt Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Vekili Nedim Kuzu da şiddet olaylarını kabullenmenin ve tasvip etmenin mümkün olmadığını belirterek, şunları söyledi: "Son aylarda bölgemizde ve ilimizdeki şiddet olaylarında büyük bir artış görülüyor. Hepimizi derinden üzen bu olayları tasvip etmek mümkün değildir. Bu olaylarda bir çok masum insan yaşamını yitirmektedir. Artık, akan bu kan durmalıdır. Anneler gözyaşlarına boğulmamalı, gencecik insanlar yaşamlarının baharında ölmemelidir. Bölgenin huzura ihtiyacı vardır. Yatırımcının gelmesi için öncelikle bunun sağlanmış olması gerekiyor. Bu nedenle herkesin ama herkesin sağduyulu davranması gerekiyor. Bu olayların sona ermesi halinde ülkemizin önü açıktır. Ülkemizi dünyanın önde gelen ülkeleri haline getirecek uzlaşma ile hazırlanacak demokratik çağın gereklerine uygun yeni bir anayasa ivedilikle hazırlanmalıdır."
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Mardin Şube Başkanı Kazım Aksoy da terör örgütünün saldırılarını kınadıklarını, Güneydoğu’daki sivil toplum örgütleri olarak istikrarın sağlanmasından yana olduklarını söyledi.
Sorunların demokratik mekanizmalar içerisinde çözüme kavuşturulması için daha çok çaba gösterilmesi gerektiğine inandıklarını belirten, Aksoy, "Şiddete başvurmanın faydası yok. Bölge yatırımlarına, turizmine, ticaretine, refah ve huzuruna darbe vuracak bu puslu havanın biran önce dağılması gerekmektedir. Halkımızın sağduyusuyla bu kaosun da üstesinden gelecektir" dedi.
aa